Sağlık

'Huzursuz bacak sendromu' uykusuzluğa yol açıyor

'Hamilelik, böbrek yetmezliği, kansızlık gibi demir eksikliği ile ilişkili durumların yüzde 25-30’unda HBS gelişebilir'

22 Ocak 2015 13:45

Acıbadem Ankara Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Nural Aydın, Son dönemlerde bilinirliği artan huzursuz bacak sendromunun (HBS) sık görülen bir hastalık olup, toplumun yaklaşık yüzde 10’unu etkilediğini belirtti. Aydın, şöyle devam etti:

“Hastaların yaklaşık üçte birinde ilaç tedavisi gerektirecek semptomlar bulunmaktadır. Hastalar semptomlarını genellikle dinlenme ya da yatma-oturma gibi hareketsizlik durumlarında oluşan veya kötüleşen bacaklarda hareket ettirme dürtüsü, rahatsız duyumlar ve ağrı olarak ifade eder. Bunun sonucunda birçok hastada uyku bozukluğu sonucunda anksiyete ve depresyon meydana gelmekte ve günlük yaşam kalitesi olumsuz etkilenmektedir.

Olguların yüzde 50’sinde aile öyküsü bulunmakla birlikte ailesel HBS’nin altta yatan mekanizması halen tam olarak bilinmemektedir. Öte yandan hamilelik, böbrek yetmezliği, kansızlık gibi demir eksikliği ile ilişkili durumların yüzde 25-30’unda HBS gelişebilir. Merkezi sinir sistemindeki hormonal bir disfonksiyon da aynı tabloya sebep olabilir. HBS sıklıkla dizler ve ayak bilekleri arasına lokalize, nadiren kol tutulumu görülen, hoş olmayan ürpertici duyumlarla karakterizedir. Bu duyumlar uyluk veya ayaklarda da hissedilebilmektedir. Semptomlar hastalığın başlangıcında tek taraflı olabilmekle birlikte zaman içinde her iki bacak da etkilenebilir.

Semptomların sirkadiyen özelliğe sahip olması, yani akşam saatleri ve geceleri daha belirgin olması, istirahat halinde ortaya çıkması ve/veya artması HBS için karakteristiktir. Hastalar bacaklarını hareket ettirmeye yönelik karşı konulamaz bir dürtü hissettiklerini ve rahatlayabilmek için yürümek zorunda kaldıklarını ifade ederler. HBS semptomlarısinemada, tiyatroda veya uzun yolculuklarda çok şiddetli olabilmektedir. Özelikle yatarken çok sıkıntı çekilmektedir. Duyumlar saatler içinde yok olabileceği gibi fasılalı bir şekilde sabaha kadar devam edebilmektedir.”

HBS’nın tanısı klinikle konulan bir hastalıktır olduğunu söyleyen Dr. Aydın, “İyi bir hasta öyküsü ve fizik muayene ile basit laboratuar tetkikleri ile ayırıcı tanı yapılabilir veya HBS’nin altında yatan nedenler ortaya çıkarılabilir. HBS tedavisindeki amaç semptomlarda iyileşme sağlamak ve sonucunda hastaların yaşam kalitesini arttırmaktır.

Uyku hijyeni, alkol, kafein ve nikotinden sakınma gibi birtakım yaşam tarzı değişiklikleri, fizik tedavi egzersizleri semptomlarda iyileşme sağlamaktadır. Gerekli olduğu durumlarda medikal tedavi ile semptomlar baskılanabilmektedir” diye konuştu.