HDP İzmir Milletvekili Müslüm Doğan, Adalet Bakanı’nın yanıtlaması istemiyle hazırladığı önergede Denizli T Tipi Cezaevi’ndeki işkence iddialarını, bu konuda bakanlığın yürüttüğü çalışmaları sordu. Doğan, Adalet Bakanı’na bir mektup yazarak “Denizli T Tipi Cezaevi'ne yönelik iddiaların hiçbir kuşkuya yer bırakmayacak şekilde araştırılmasının ve açıklığa kavuşturulmasının ilerde olabilecek hak ihlallerini engellemek açısından da oldukça önemli olduğunu” belirtti.
Doğan’ın Denizli T Tipi Cezaevine ilişkin Adalet Bakanına gönderdiği mektup şöyle:
"Sayın Bakanım; 20 Kasım 2017
Basına ve kamuoyuna yansıyan haberler ve tarafıma iletilen bilgilere göre Denizli T Tipi Cezaevinde bulunan siyasi tutuklu ve hükümlüler ayrımcılığa, aşağılamaya ve psikolojik şiddete maruz bırakılmaktadır. Denizli T Tipi Cezaevinde hükümlü bulunan Kazım Benek’in ifadesine göre yaklaşık 4 ay önce Antalya’dan Denizli’ye sevk edilirken işkenceye maruz bırakılmıştır. İddialara göre Kazım Benek Denizli T Tipi Cezaevine geldikten 10 gün sonra ancak revire çıkabilmiştir. Bu nedenle buraya sevk edilirken maruz kaldığı işkencenin delilleri karartılmıştır. Yine iddialara göre Denizli T Tipi Cezaevinde bulunan siyasi tutuklu ve hükümlüler tek kişilik hücrelerde tutularak sağlık hizmetlerinden yararlanamamaktadırlar. Günde sadece 1 saat havalandırmaya çıkartılan siyasi hükümlülere istedikleri gazetelerin verilmediği, diğer hükümlülere metal çatal kaşık verilmesine rağmen kendilerine plastik çatal kaşık verildiği, sayım yapılırken koğuşlarda elbiselerine basıldığı belirtilmektedir. Ayrıca 4 Temmuz’da tutuklularla görüşmek için Denizli T Tipi Kapalı Cezaevi’ne giden İnsan Hakları Derneği avukatlarından Perihan Üge’nin hazırladığı rapora göre siyasi tutuklulara askeri nizamın dayatıldığı ve uygulamaya karşı çıkanların ise darp edildiği belirtilmektedir. Raporda ayrıca siyasi tutukluların kartlarına "Terör örgütü üyesi" yazıldığını ve karşı çıkan tutukluların bu kez kartlarına "PKK" yazıldığını ifade edilmekte ve kameraların olmadığı alanlarda fiziksel şiddete maruz bırakıldıkları belirtilmektedir. Aldığımız son bilgilere göre 16 Kasım 2017 tarihinde Kazım Benek'in ağabeyi Ahmet Benek ile yaptığı telefon görüşmesinde Kazım Benek ve arkadaşlarının 13 gündür açlık grevinde oldukları, açlık grevlerinin 4.gününde cezaevi yönetimince hücrelerine baskın yapıldığı ve tuz, şeker, çay gibi ihtiyaçlarının ellerinden alındığı ve sularının kesildiği beyan edilmiştir.
Basına yansıyan ve mahkumların ailelerinin tarafıma bildirdiği hak ihlalleri vahim bir aşamaya gelmiş bulunmaktadır. İlgili iddiaların hiçbir kuşkuya yer bırakmayacak şekilde araştırılması ve açıklığa kavuşturulması ilerde olabilecek hak ihlallerini engellemek açısından da oldukça önemli olacaktır. Bakanlığınız bünyesinde bulunan cezaevlerine yönelik bitmek bilmeyen hak ihlalleri ile ilgilenmenizi bekliyor, kamuoyunun doğru bilgilenme hakkını savunan bir noktadan ilgili iddiaların aydınlatılmasını beklediğimi belirtmek istiyorum.
Gerekli hassasiyeti göstereceğinizi umuyor, saygılar sunuyorum."
