CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, BDP İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder’in CHP'yle ilgili, "Bunlar bu kadar kuş beyinlidir" sözlerine, "Ortadan mal toplamaya çalışan, fırsattan istifade etmeye çalışan siyasetçilerin bu gibi söylemleri tek kendilerini bağlar. Cevap verme durumunda değilim" dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, Kurban Bayramı'nın 3’üncü gününde memleketi Samsun’da CHP İl Başkanlığı’nı ziyaret etti. Burada partililerle bayramlaşan Koç, daha sonra basın toplantısı düzenleyerek gazetecilerin ülke gündemine ilişkin sorularını yanıtladı. Bir basın mensubunun BDP İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder’in CHP'yle ilgili, "Bunlar bu kadar kuş beyinlidir" sözlerini hatırlatması üzerine Koç şöyle konuştu:
"Sırrı Süreyya Önder şu anda bir milletvekilidir. İfadeleri kendilerini bağlar. Ona o düzeyde cevap verme durumunda değilim. Sorumlulukları içerisinde Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul’da da, Ankara’da da büyükşehir bazında en iddialı adaylarla seçime girecek. Yani ortadan mal toplamaya çalışan, fırsattan istifade etmeye çalışan siyasetçilerin bu gibi söylemleri tek kendilerini bağlar. Cumhuriyet Halk Partisi’nin muhatabı değildir. Yorumları kendisine aittir kendisini bağlar. Cevap verme durumunda değilim" dedi.
'Başbakan'ın meşru muhattabı kalmadı'
Bir basın mensubunun terör konusunda CHP ile BDP’nin arasında pazarlık varmış gibi bir durumun yaratıldığı yönündeki yorumları sorması üzerine Haluk Koç şu yanıtı verdi:
"Başbakanın stratejilerinden bir tanesi. İmralı’da terör örgütü liderini devlette siyasi muhatap haline getiren CHP değil bizzat sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’dır. Çözüm süreci, barış süreci adını verdiği gizli pazarlıklar çerçevesinde bir süreci çalıştırmaya çalışan bizzat Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’dır. Onun için sayın Başbakanın şu anda bu politika çerçevesinde meşru muhatabı komşu ülkelerde dahi kalmamış olan bir durumdadır. Bakıyorsunuz Irak’taki merkezi hükümetle başbakanının meşru muhataplığı söz konusu değil. Keza Suriye, Mısır. Başbakan ancak El Kaide ve El Nusra ile muhatap olabilmektedir. Bütün bu süreçleri Türkiye’ye yaşatan, Kürt yuttaşlarımızın demokratik taleplerinin bir siyaset malzemesi olarak çözüm adı altında PKK ile müzakere eder duruma gelen, devletin PKK’nın siyasi muhatabı haline taşıyan sorumluluk Başbakanın omuzlarındadır. Onunu için başbakan ne kadar CHP’yi belli noktalarda tarif etmeye de çalışsa mızrak çuvala sığmamaktadır."
'AKP'nin eşbaşkanı İmralı'dadır'
Başbakan Erdoğan’ın PKK hastalığına tutulduğunu öne süren CHP Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç sözlerini şöyle sürdürdü.
"Başbakan burada malül durumdadır. Zaten son paket olarak tarif ettiği, demokratikleşme adımı olarak tarif ettiği süreçte siyasi partilere eş başkanlık getirmeyi önermiştir. Kendisinin eş başkanı da İmralı’da oturmaktadır. Bunu da bütün milletin bilmesi gerekmektedir. Yani CHP’yi BDP ile bir noktada tarif etmesi başbakanın rüyasıdır. BDP başbakanın PKK aracılığıyla siyasi koalisyon ortağı durumuna gelmiştir. Başbakan kendini tarif etmeye çalışıyor. Başbakan bu demokratik taleplerin yanına bile yaklaşamamaktadır. Başbakanının olduğu yerde demokratikleşme olmaz . AKP ile demokrasi olmaz. Bunu maalesef yaşayarak görüyor, onun için Başbakan’ın CHP hakkındaki hezeyanları CHP’yi ilgilendirmiyor."
'İlk dört madde kırmızı çizgimizdir'
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, yeni anayasa ile ilgili CHP’nin verdiği sözün arkasında olduğunu ve kurullarını söylediğini belirterek, "Türkiye Cumhuriyeti Devletini ve Türk Milletini tarif eden ilk 4 madde konusunda da kırmızı çizgisini belirtmiştir. Gelin yapalım daveti de ortadadır. Başkanlık talebi masada durduğu sürece anayasanın gerçekleşme imkanı yok gibi gözükmektedir" dedi.