Kültür-Sanat

Hafızanın zamanında bir şiirin sahnesi: Şairler Mezarlığı

Dilek Uluer ve Selena Demirli | Şairler Mezarlığı oyunundan

11 Mart 2025 14:55

Güncelleme: 11 Mart 2025 15:07

T24 Kültür-Sanat

2024-2025 tiyatro sezonunda A.H.E.N.K’in sahneye taşıdığı Şairler Mezarlığı, tiyatro ve şiir türünü iç içe geçiren özgün bir anlatıyla, seyirciyi 'bilinen' ile 'bilinmeyen'in sınırında gezinen gerçeküstü bir evrene davet ediyor. Sekiz saatlik bir ömre sahip prematüre bir bebek ile iki çocuğunu Dünya’da bırakıp bedeninden ayrılan bir şairin —Mısra ve Piraye’nin— öte dünyadaki zamansız karşılaşması, unutulmaya yüz tutmuş sözcükler, yaşanamamış hayatlar ve şiirle dolu bir hafızanın içinden geçerek sahnede can buluyor.

Ersin Doğan’ın kaleme aldığı, Selena Demirli’nin yönettiği; aynı zamanda Mısra karakterini yaşattığı, Dilek Uluer’in Piraye karakterine can verdiği Şairler Mezarlığı, klasik anlatı ve sahneleme yöntemlerinden farklı bir yaklaşımla ve çok yönlü, disiplinlerarası bir bakış açısıyla sahneleniyor. Anlatının ve rejinin merkezinde yalnızca sözcükler değil, beden, renk, hareket ve sessizlik de var.

Oyunun yapısal dili; şiirsel metni dansa taşıyan fiziksel performansla, bedensel bir hafızayla birleşiyor. Bedenler, tıpkı dizeler gibi sahnede ritmik ve bazen de akışkan bir devinimle sürekli hareket ediyor. Tıpkı çok yön barındıran, edebiyatın özgür türü “şiir”gibi.

Selena Demirli ve Dilek Uluer | Şairler Mezarlığı oyunundan

Zafer Metin imzalı ışık ve dekor tasarımı, oyunun mistik evrenini görünür kılan en önemli unsur olarak dikkat çekiyor.

Sefa Eraslan tasarımıyla özenle hazırlanmış kostümler de karakterlerin iç dünyasını ve temsil ettikleri durumları, aynı zamanda bedenlerin olası fiziksel özelliklerini yansıtıyor; mekânla ruh arasındaki köprüyü kuruyor.

Oyun boyunca sahnedeki iki oyuncunun her adımı, her duruşu an be an yaklaşan, bazen de uzaklaşan ve her yönüyle er ya da geç bütünleşen yeni bir mısraya, daha doğrusu yeni bir şiire dönüşüyor.

Şairler Mezarlığı, geçmişin gölgeleriyle, şiirlerin fısıltısıyla ve 'vazgeçilmez olmayışın' yankısıyla örülmüş bir hafıza tiyatrosu… Tarihi, kayıpları, hasretleri, var olma çabasını, insanın insanla olan evrensel mücadelesini, asırlardır saklayan gizli bir hafızanın oyunu. Hafızanın kalıpsız ve kuralsız zamanıyla, ölümün ötesinde bile yankılanan soruların ve hiç söylenememiş cevapların oyunu, Şairler Mezarlığı Mart ve Nisan ayında birbirinden farklı sahnelerde can bulmaya devam edecek.

Selena Demirli ve Dilek Uluer | Şairler Mezarlığı oyunundan

Oyunun takvimi

22.03.2025 Cumartesi / 20:30 | Pax Sahne / İstanbul

07.03.2025 Perşembe / 20:30 | Caddebostan Kültür Merkezi / İstanbul

03.04.2025 Perşembe / 20:30 | Kadıköy BOA Sahne / İstanbul

06.04.2025 Pazar / 20:30 | İBB Habitat Sahne / İstanbul

23.04.2025 Çarşamba / 20:30 | Claphall / İstanbul

Oyunun konusu

"Ölümün ötesinde, varlığın ve yokluğun iç içe geçtiği bir yerde, iki “ruh” : ‘Mısra’ ve ‘Piraye.’

Çocuklarını Dünya’da bırakmanın acısını taşıyan bir anne ve Balat’ta, Dünya’ya doğamadan “kıyıya bırakılmışlar arasına” defnedilmiş bir bebek.

Doygunluğun doyumsuzlukla, acının merakla birleştiği bir uzak evrende, iki ‘ruh’un zamansız ve mekansız buluşması:

“Şairler Mezarlığı” …

“Demirin sarısını altın görüp içtiğimiz sudan değerli sanırken bana geçen günü sormayın sakın.”

Size, yepyeni ve özgün bir tiyatro deneyimi sunmaktan heyecan duyuyoruz.

Geçmişin gölgeleri, şiirlerin fısıltıları ve mistik çatışmaların içinde, her bir anın gizemli yankısını, “vazgeçilmez olmayışın ayak seslerinden” , iki şairden dinlemeye davetlisiniz. Sizi sıradanlığın dışına çıkarak bilinmeyene doğru bir yolculuğa çıkaralım!

“Şairler Mezarlığı” ,

“A.H.E.N.K” ile sahnede!"

Künye

Yazar: Ersin Doğan
Yönetmen: Selena Demirli
Yardımcı Yönetmen: Kübra Karatepe
Oyuncular: Dilek Uluer, Selena Demirli
Dekor ve Işık Tasarımı: Zafer Metin
Kostüm Tasarımı: Sefa Eraslan
Görsel Tasarımlar: Coşkun Yaşar
Reji Asistanları: İrem Buldu, Akif Fentçi, Cemre Naz Gözütok
Yapım Asistanı: Akif Fentçi
Makyaj Tasarımı: Nehir Altuğer
Ses ve Işık Operatörü: Eren Süloğlu, Akif Fentçi
Özel Teşekkür: Asmalı Sahne, Muharrem Uğurlu, Manitu Sanat, Eylül Sahnesi
Fotoğraflar: Yiğit Tumri