Şair Nazım Hikmet, “komünizm” suçlamalarıyla 12 yıl hapis yattıktan sonra 1950’de afla tahliye olmuş, bir yıl sonra da yurtdışına çıkmıştı. Nazım Hikmet, 1957’de Bulgaristan’ın Balçık şehrinde olduğu dönemde “Ceviz Ağacı” adlı şiirini yazmış ve bir mektupla İstanbul’da bıraktığı sevgilisi ve çocuğunun annesi Münevver Andaç’a göndermişti. Daha sonra Cem Karaca’nın besteleyerek şarkıya dönüştürdüğü şiir, daha da meşhur olmuştu.
Başım köpük köpük bulut, içim dışım deniz, ben bir ceviz ağacıyım Gülhane Parkı'nda, budak budak, şerham şerham ihtiyar bir ceviz. Ne sen bunun farkındasın, ne polis farkında. Ben bir ceviz ağacıyım Gülhane Parkı'nda. Yapraklarım suda balık gibi kıvıl kıvıl. Yapraklarım ipek mendil gibi tiril tiril, koparıver, gözlerinin, gülüm, yaşını sil. Yapraklarım ellerimdir, tam yüz bin elim var. Yüz bin elle dokunurum sana, İstanbul'a. Yapraklarım gözlerimdir, şaşarak bakarım. Yüz bin gözle seyrederim seni, İstanbul'u. Yüz bin yürek gibi çarpar, çarpar yapraklarım. Ben bir ceviz ağacıyım Gülhane Parkı'nda. Ne sen bunun farkındasın, ne polis farkında.
|