Gizem KARADAĞ/ANKARA, (DHA) - BÜYÜK Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, “Hazine yardımı hiçbir partiye verilmesin. Devlet bu kadar borç içindeyken, millet bu kadar borç içindeyken, bu 4 partiye verilmemeli” dedi.
Genel Merkez binasında düzenlediği haftalık basın toplantısında konuşan BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, tüm İslam aleminin Mevlit Kandilini kutladı. Dün toplanan Milli Güvenlik Kurulu ile ilgili açıklama yapan Destici, “Büyük Birlik Partisi olarak şu anda içeride ve dışarıda tüm terör örgütlerine karşı ciddi ve kararlı bir şekilde sürdürülen bu mücadeleyi sonuna kadar destekliyoruz. Bu mücadele içerisinde şehit olan Mehmetçiklerimize, polislerimize, komşularımıza ve sivil vatandaşlarımıza Allah\'tan rahmet diliyoruz. Yaralı gazilerimize acil şifalar niyaz ediyoruz ve şu anda kahramanca mücadele eden güvenlik güçlerimizin Rabbim yar ve yardımcısı olsun diyoruz\" dedi.
\"Türkiyemizin işi kolay mı? Kolay değil\" diyerek Türkiye\'nin kuşatılmaya çalışıldığını belirten Destici sözlerini şöyle sürdürdü:
\"Türkiye\'ye karşı terör örgütleri oluşturuluyor ve daha sonra da bunlar Türkiye\'ye karşı içeride ve dışarıda saldırı düzenlemesi için her türlü destekle donatılıyor. Şimdi PKK’nın kuruluşundan bugüne kadar baktığımızda PKK\'yı 30\'dan fazla ülkenin doğrudan ya da dolaylı olarak desteklediğini biliyoruz, hala desteklemeye devam ediyorlar. Suriye\'nin kuzeyinde PYD ve YPG adıyla yapılanmış PKK, bugün terörle mücadele ediyorum diye bütün dünyaya bu mesajı veren Amerika Birleşik Devletleri tarafından doğrudan destekleniyor. Bizim bildiğimizi ABD bilmiyor mu? PYD’nin, YPG’nin, PKK\'nın bir uzantısı ve ta kendisi olduğunu bizden daha iyi biliyor. Niye destek vermeye devam ediyor? Çünkü kendi çıkarları ve İsrail\'in çıkarları, batının çıkarları bunu gerektiriyor. Bundan da asla vazgeçmeyecek. ABD’nin kendi isteğiyle vazgeçmesini beklemek hayal ötesidir. Ülkemizin kararlı bir şekilde duruşu ve kararlı bir şekilde mücadelesi ve gözünü karartarak atması gereken adımları atması sayesinde Amerika bundan vazgeçebilir. Fırat Kalkanı Harekatı bu atılan doğru adımlardan bir tanesiydi. İdlip operasyonu aynı şekilde atılan doğru adımlardan bir tanesiydi. Israrla vurguluyoruz. PYD ve YPG’nin varlığına asla müsaade edilmemeli. Arkasında Amerika Birleşik Devletleri olsa da, her türlü desteği verse de Türkiye ne pahasına olursa olsun, müdahale etmelidir. Milli Güvenlik Kurulu kararları açıklandığında gördük ki; Afrin’e bir operasyon hazırlığı var. Bunu çok doğru buluyoruz. Destekliyoruz ve gecikmeden yapılması gerektiğini buradan söylüyoruz.”
\'ÇIKARLARI İÇİN DESTEKLİYOR\'
ABD’nin PYD’yi neden desteklediğini soran Destici, “Çok sevdiği için desteklemiyor. Çıkarları için destekliyor. Adına Kürt koridoru diyorlar. Samimi Kürt kardeşlerimizin de duygularıyla oynayarak Kürt koridoru diyorlar. Halbuki orada oluşturmaya çalıştıkları bir terör örgütü koridorudur. Bir terör bölgesi oluşturmaya çalışıyorlar. Amaçları, Kerkük ve Musul petrollerine ve o bölgedeki doğalgazı Türkiye\'ye uğratmadan direkt sıcak sulara indirecekler. Akdeniz\'e indirecekler. İkinci amaç siyasi. Türkiye ile İslam dünyasının arasına bir terör bölgesi koyacaklar ve İslam dünyasının kalbine bir hançer saplayacak ki; Müslümanların birliği tesis edilemesin, Müslümanlar askeri, ekonomik, siyasi, ticari işbirliğini geliştirmesin ve bu bölgede her zaman kan ve gözyaşı ve iç savaş olsun. Yapılmaya çalışılan budur” diye konuştu.
SOÇİ’DE YAPILAN GÖRÜŞMELERİ DEĞERLENDİRDİ
Türkiye’nin Rusya ve İran’la Soçi’de yapılan görüşmelerini de değerlendiren Destici, şöyle devam etti:
“Bu görüşmeler olumludur. Burada bir tavsiyemiz şudur; burada dikkatli olunması gerekir. Dikkatli adımlar atılması gerekir. Amerika Birleşik Devletleri\'ne güvenemeyeceğimiz gibi, Rusya’ya da güvenemeyiz. Uluslararası ilişkiler güven üzerine dayalı olarak götürülemez. Karşılıklı mütekabiliyet esaslarına bağlı kalmakla birlikte, çıkarlar üzerine kurulmuştur. Azerbaycan, Kazakistan, Pakistan gibi kardeş ve dost ülkeler ile ilgili bunu söylemiyorum. Uluslararası, batılı güçler ile ilgili bunu söylüyorum. Burada Türkiye\'nin çok dikkatli ve tedbirli olması lazım. Çünkü bizim gördüğümüz manzara şudur; Amerika Birleşik Devletleri ile Rusya, aslında Suriye üzerinde anlaşmıştır. İran da bu anlaşmanın bir parçasıdır. Rusya Esad\'ın ve Şam yönetiminin hem yönetimde kalma güvencesini, hem Suriye\'nin önemli bir bölgesini kontrol etme garantisini almıştır. Amerika Birleşik Devletleri de Suriye\'nin kuzeyinde PYD ve YPG bölgesinin garantisini almıştır. Yoksa Amerika Birleşik Devletleri oradan çekip gidecek olsa, onlarca üssü hala Suriye\'de kuruyor olmasının açıklaması nasıl yapılabilir? Şu anda Rakka’da Amerika Birleşik Devletleri askeri üst kurmaktadır. Kalıcı olmayacak olsa, niye buna ihtiyaç duyacaktır ki? Türkiye\'deki üstlerinin kullanması Türkiye\'nin müsaadesine bağlıdır. Ama Suriye\'deki üsleri kullanmak için hiç kimseden müsaade almayacak ve üstlerde istediği ülkeye, istediği bölgeye, istediği operasyonları yapabilecektir. Bizim bu oyunları iyi görmemiz lazım ve dolayısıyla da çok dikkatli bir şekilde bu politikaların yürütülmesi ve götürülmesi lazım ve bizim çıkarlarımız neyi gerektiriyorsa terör örgütlerinin hiçbirisine aman vermeden Türkiye\'nin kararlı bir şekilde kendi politikaları uygulaması lazım. Bizim de bütün bir millet olarak bütün siyasi partiler, bütün sivil toplum örgütleri, toplumun tüm kesimleri bu mücadelede devletin, devleti yönetenlerin ve güvenlik güçlerimizin sonuna kadar yanında durmalıdır. Çünkü bu bir milli mücadeledir. Bu bir beka sorunudur. Milletin İstiklali ve İstikbali söz konusudur.”
Siyasi partilere yapılan hazine yardımı ile ilgili açıklama yapan Destici, “Hazine yardımı hiçbir partiye verilmesin. Devlet bu kadar borç içindeyken, millet bu kadar borç içindeyken, bu 4 partiye verilmemeli. Bir genel seçimde 4 siyasi partiye ödenecek para 800 trilyon. Allah\'tan korkmak lazım. Biz hazine yardımını almadan siyaset yapıyoruz. Onlar da hazine yardımı almadan siyasetlerini yapsınlar” diye konuştu.