Gazetecilere Özgürlük Platformu, 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü nedeniyle İstanbul Valiliği önüne yürüyüş düzenledi. Gazeteciler adına, Gazetecilere Özgürlük Platformu dönem sözcüsü ve Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç’in yaptığı basın açıklamasında, “Freedom House tarafından açıklanan dünya basın özgürlüğü raporundan Türkiye’nin basın özgürlüğü sıralamasında 120’den 134. sıraya düşmesinden utanç duyuyoruz. Ama asıl utanç, bu gerçeği yaratanlardadır” denildi. Yürüyüşe Karşı gazetesi Direnişi’nden gazeteciler, yakın zamanda Ergenekon davasından tahliye olan gazeteci Tuncay Özkan, tahliye olmadan önce dünyanın en genç tutuklu gazetecesi olan Sami Menteş, Greif işçileri ve Sol Cephe Beyoğlu Meclisi de katılarak destek verdi.
Gökhan Çelik’in ulusalkanal.com.tr’de yer alan haberine göre, Cağaloğlu Meydanı’nda öğlen saatlerinde toplanan gazeteciler, İstanbul Valiliği önüne yürüyüş düzenleyerek basın açıklaması yaptı. Gazeteciler adına basın açıklaması yapan Pınar Türenç, “Düne kadar dünya coğrafyasında ‘kısmen özgür ülkeler” arasında yer alan Türkiye, bugün ‘Özgür olmayan ülkeler ligine düştü. Freedom House tarafından açıklanan dünya basın özgürlüğü raporundan Türkiye’nin basın özgürlüğü sıralamasında 120’den 134. sıraya düşmesinden utanç duyuyoruz. Ama asıl utanç, bu gerçeği yaratanlardadır” dedi.
Türkiye’nin geldiği bu dramatik durumdan endişe duyduklarını belirten Türenç, “Kendimizi aldatmayalım. İfade ve basın özgürlüğünün olmadığı bir ülkede tam demokrasiden bahsedilemez. Temel hak ve özgürlüklerden ödün verdiğimiz sürece dünya liginde daha da aşağı düşeceğimiz kesindir. Eleştiriye tahammülsüz, baskı, yıldırma, korkutma, tutuklama, baskıyla gazete sattırma ve el değiştirme politikalarının telefon talimatlarıyla özgür haberciliği yönetme çabalarının, Türkiye’yi dünyanın en alt ligine ittiğini artık görmeliyiz” ifadelerini kullandı.
Basın açıklamasının ardından gazeteciler, “Özgür basın susturulamaz”, “Zindanlar boşalsın gazetecilere özgürlük”,” “Alo Fatih olmayacağız”, “Sahibinin değil halkın sesiyiz”, “Ne telefon ne MiT bizi susturamaz” sloganları ile İstanbul Valiliğine kadar yürüdü.
Valilik binası önünde gazetecilerin sorularını yanıtlayan gazeteci yazar Tuncay Özkan, “Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nde yaptığımız yürüyüş boyunca elimde müebbet hapis cezasına çarptırılan gazeteci Füsun Erdoğan’ın fotoğrafını taşıdım. Çünkü o bir gazeteci, o bir anne. Biz onun gazeteci olduğu için içeride olduğunu biliyoruz. Artık bu ülkede özgürlük istiyoruz” açıklamasında bulundu.