Fransa'da, cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci turunu Sosyalist aday Francois Hollande kazandı. Resmi olmayan sonuçlara göre, Hollande, oyların yüzde 52'sini kazanırken, Nicolas Sarkozy yüzde 48 oranında oy aldı.
Hollande'ın seçimi kazandığına ilişkin haber, Sosyalist Parti'nin başkent Paris'teki genel merkezinde büyük çoşkuyla karşılandı. Sosyalistler, Francois Mitterrand döneminden bu yana üç dönemdir Elysee Sarayı seçimini kazanamıyordu.
57 yaşındaki Hollande, siyasi kariyerine Mitterrand'ın danışmanı olarak başlamıştı.
Sarkozy: Seçim yenilgisini sorumluluğunu üstleniyorum
Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'nin, ikinci turda seçimi kaybetmesi üzerine bazı Fransızlar, Paris'in ünlü Bastille Meydanı'nda kutlama yapmaya başladı.
Seçim sonuçlarının açıklanmasının ardından binlerce Parisli tarihi meydanı doldurdu. Sarkozy aleyhinde, yeni Cumhurbaşkanı Francois Hollande lehinde sloganlar atan seçmenlerin coşkulu gösterileri, renkli görüntülere sahne oldu.
Sarkozy, Paris'teki parti genel merkezinde yaptığı konuşmada, yenilgiyi kabul ettiğini açıkladı ve Fransız vatandaşı olarak Hollande'a yeni görevinde başarılar diledi.
Hollande'ın artık bu ülkenin yeni Cumhurbaşkanı olduğunu ifade eden Sarkozy, ''Bu, demokratik ve Cumhuriyet'e yakışan bir seçim oldu. Herkes yeni cumhurbaşkanına saygı duymalı'' dedi.
''Seçim yenilgisiyle ilgili bütün sorumluluğu kabul ettiğini'' bildiren Sarkozy, ''Hollande'ı, biraz önce bizzat arayıp tebrik ettim'' diye konuştu.
Hollande'ı bekleyen sorunlar
Öte yandan Sosyalist Parti'nin, Francois Mitterrand'dan bu yana, 17 yıl aradan sonra ilk defa Elysee Sarayı'na temsilci gönderme başarısını gösterdi. Ülkenin 5. Cumhuriyet dönemindeki 7. Cumhurbaşkanı seçilen Hallande'ı, ''giderek artan işsizlik, büyüme hızının giderek düşmesi ve bütçe açıkları'' gibi önemli sorunlar bekliyor.
Dünyanın 5. büyük, Avrupa'nın ise 2. büyük ekonomisine sahip Fransa'nın bütçe açıkları son dönemde ciddi oranda artmıştı. 57 yaşındaki Hollande, 11 yıldır Sosyalist Parti'nin genel sekreterlik görevini yapıyordu. Hollande, daha önceki açıklamalarında Elysee Sarayı'na seçilmesi halinde ilk olarak Fransa'nın tarihi ortağı Almanya'yı ziyaret edeceğini ve Angele Merkel ile AB içindeki reformları görüşeceğini söylemişti. Hollande, daha önce AB içinde bütçe disiplininin güçlendirilmesini öngören hükümetlerararası sözleşmeyi tekrar tartışmaya açacağı sözünü vermişti.
ABD'de düzenlenecek NATO ve G-8 zirveleri, Hollande'ı dış politika arenasında bekleyen en önemli iki sınav olarak gösteriliyor. Hollande'ı bekleyen diğer önemli bir konu da 10-17 Haziran'da iki turlu düzenlenecek genel seçimler...
Yarı başkanlık sisteminin geçerli olduğu Fransa'da, sosyalistler, genel seçimleri de ilk sırada bitirip, Meclis'te söz sahibi olmak istiyor. Geçen yıl yapılan senato yenileme seçimlerinde, sosyalistler, burada sandalye üstünlüğüne sahip olmuştu.
Türkiye ile ilişkiler
Hollande, hazirandaki genel seçimlerin ardından ilk kez Fransa Cumhurbaşkanı olarak bir AB zirvesinde ülkesini temsil edecek. Hollande, seçim kampanyası boyunca, Fransız askerlerinin Afganistan'dan hemen çekileceği sözünü vermiş, eşcinsellerin resmi evliliğine sıcak baktığını, sağcı iktidara oranla sert göç politikalarını yumuşatacağını ve Sarkozy'nin aksine düşürülen devlet memuru sayısını artıracağını taahhüt etmişti.
Fransa Parlamentosu'nda kabul edilen, Anayasa Konseyi'nde ise reddedilen 1915 olaylarıyla ilgili Ermeni iddialarının inkarının suç sayılmasını öngören yasaya destek veren Hollande, daha önceki söylemlerinin aksine sön dönemde müzakerelerini gereğinden fazla uzadığını gerekçe göstererek Türkiye'nin AB üyeliğine artık sıcak bakmadığı mesajlarını vermişti.
Erdoğan, Slovenya'ya hareketinden önce gazetecilerin soruları üzerine, Fransa'daki yeni dönemin, Türkiye-Fransa ilişkilerinde çok daha farklı olması gerektiğini ifade ederek, ''Barışa yönelik, dayanışmaya yönelik, paylaşıma yönelik bir dönemin duyarlılığı içinde olması lazım yoksa seçim meydanlarındaki popülist mesajlar, eğer bu yönetimin de uygulamalarına yansıyacak olursa tabii bu Türkiye-Fransa ilişkilerini olumsuz istikamette etkiler. Temennim odur ki bu, sadece meydanlarda söylenmiş sözler olarak kalır'' değerlendirmesini yaptı.