Kültür-Sanat

Fazıl Say'dan Gürer Aykal'a; 74 yaşındaki bir şef kendini ne hale getirdi

Orkestra Şefi Gürer Aykal'ın 'Bundan sonra hiçbir zaman eserlerini yönetmem' dediği Fazıl Say, yalan ve yanlış bilgilerle manipülasyon yapıldığını söyledi

06 Kasım 2014 22:36

Dünyaca ünlü piyano virtüözü Fazıl Say’ın kurucusu olduğu ve 14 yıl boyunca sanat yönetmenliğini üstlendiği Antalya Piyano Festivali’nden ayrılmasının ardından, göreve gelen Orkestra Şefi Gürer Aykal'ın Fazıl Say’a yönelik "Bundan sonra hiçbir zaman kendisinin eserlerini yönetmem veya onun projelerinde yer almam. Hatta elimde imkân olsa benim yönetimimde yapılan bütün DVD, CD ve diğer kayıtların iptal edilmesini isterim” ifadelerine Fazıl Say, kişisel Facebook hesabından yanıt verdi.

Fazıl Say, Gürer Aykal'ın bu açıklamasına sevindiğini belirterek, festivalin önceki yönetimlerine sataşarak gündem olmaması gerektiğini söyledi. 

Fazıl Say'ın Facebook hesabında yaptığı açıklama şöyle;

Adıyaman'ın Tut kasabasında doğup, Uluslararası Antalya Piyano Festivalinin 14 yıl boyunca her şeyini üstlenen, Türkiye'de Klasik Batı Müziği adına en büyük Organizasyonları gerçekleştiren, temiz kalmış ender insanlardandır Kadir Dursun. Onun bugünkü Facebook yazısını aynen yayınlıyoruz. Hürriyet gazetesine röportaj veren bu Festivalin yeni Sanat Yönetmeni Gürer Aykal'ın yalan yanlış tanımlamalarına cevaben yazılmış, kibar bir mektuptur. 

Not; Aykal'ın bugünkü Hürriyet röportajının manşeti "DAHA DA YÖNETMEM FAZIL SAY ESERİ" dir. Ben şahsen bu açıklamasına sevindiğimi söylemeliyim. Kadir Dursun'un saygın mektubunu lütfen okuyun
Çünkü; Etik olarak
Bir Festival'in içeriği, önemli olmalıydı, daha önceki yönetime bu Festivali bugünlere getirenlere sataşarak gündeme gelmek olmamalıydı. Hele yalan yanlış bilgiler ile manipülasyon hiç olmamalıydı. 
Hayret...
74 yaşındaki bir şef kendini ne hale getirdi........

 

Kadir Dursun'un Gürer Aykal'a mektubu

 

Sayın ve çok değerli Gürer hocam,

Festivalin açılış günü olan yarın, size tüm samimiyetimle başarılar dileyen bir mesaj yazacaktım.

Ancak; bugün Hürriyet gazetesinde yer alan röportajınızı okuyunca , yarını beklemeden size hem başarılar dilemek, hem de haddim olmayarak ufak bir sitemde bulunmak ve yanlış bilgiyi düzeltmek için bu yazıyı yazıyorum.

Röportajınızda yer aldığı üzere, benim de katıldığım Antalya'daki toplantıda , sizin sanat yönetmenliğiniz konusu geçmedi. Aksine bu konu benim katılmadığım İstanbul'daki toplantınızda konuşuldu.

Fazıl Say beyin içinde olmayacağı bir festivalde benim de olmayacağımı hep söyledim. Fazıl Say beyin içinde olacağı bir festivalin yaşaması için direndim ve sizden yardım istedim.

Ayrıca; benden organizatör diye bahsetmişsiniz. İsmimi söylemenizi isterdim ya da ismimi hiç geçirmeseniz de olurdu. 14 yıl önce festivali kuran ve festivalin bu günlere ulaşması için yıllarca emek veren, sizin de hatırlayacağınız üzere 2 bin 500 metre yükseklikteki Nemrut dağı'ndaki konser de dahil olmak üzere, sayısını hatırlamadığım kadar çok konserinizi organize eden biri olarak, defalarca sofrasına oturduğum, ailemin bir üyesi kadar yakın hissettiğim sizin; benden sıradan bir organizatör olarak bahsetmenize üzüldüğümü bilmenizi isterim.

Sizinle çok güzel ve değerli işler yaptık ve paylaşımlarımız oldu. Çok güzel hatıralarımız var. Bana her zaman değer verdiniz, inandınız, güvendiniz. Ben de güveninize layık olmaya çalıştım. Saygı ve sevgim her zaman daimdi.Bundan sonra da saygıda kusur etmeyeceğimi bilmenizi isterim.

Festivalle ilgili yaşanan gelişmelerden dolayı yıllarca festivali beraber yaptığım Fazıl Say beyin içinde olmadığı bir festivale devam etmemin etik olarak doğru olmayacağından ve vicdanıma bunun hesabını veremeyeceğimden dolayı festivalden ayrılmamın daha doğru olacağını düşündüm.
Düşüncemi anlayış ve hassasiyetle karşılamanızı ve saygı göstermenizi isterdim.

Festivalin başarılı geçmesi en büyük dileğimdir.

Saygılarımla

İlgili Haberler