Gündem

Fatih Altaylı: Cahiliyenin bilmediği şudur, hilafetle güç sahibi olunmaz

28 Temmuz 2020 15:43

HaberTürk gazetesi yazarı Fatih Altaylı, Mustafa Albayrak’ın imtiyaz sahibi olduğu ve genel yayın yönetmenliğini Kemal Özer’in üstlendiği Gerçek Hayat adlı dergi 27 Temmuz tarihli sayısında 'hilafet' çağrısı yapılmasını bugünkü köşesine taşıdı. 

Altaylı, "Meseleye yukarıdan baktığınız zaman aşağıdakinin nereye doğru gittiğini, nereye varacağını, hangi hedefe varmak üzere yola çıktığını görebilirsiniz.Mesele zaviye meselesidir.Aynı seviyeye inmemek, biraz yukarıdan, geniş açıdan bakabilmektir. Murat Bardakçı 10 Temmuz günü Ayasofya’nın ibadete açılma kararı ile ilgili yazısında muhafazakar camianın 2 hedefinden ikincisinin de tamamlandığını yazınca ertesi gün ben de şöyle yazdım 'Murat Bardakçı dostum yazmış zaten ‘1930’lu senelerden beri muhafazakar camianın iki büyük hasreti vardı. Biri ezanın Arapça okunması, diğeri Ayasofya’nın ibadete açılması’ diye. Aslında Murat’ın da bildiği gibi ‘muhafazakar’ dediği camianın iki değil 3 mefkuresi vardı. ‘Yeni muhafazakarları’ kastetmiyorum. Cumhuriyet kurulduğu günden beri karşı çıkan örgütlü muhafazakar camia üç şeyi hasretle beklerdi. Murat ikisini yazmış. Üçüncüyü yazmamayı tercih etmiş anlaşılan. Şimdi Murat’ın yazmadığı üçüncü mefkureyi ben yazarsam ayıp olur. En iyisi siz tahmin edin!' Fazla beklemenize gerek kalmadı. Üçüncüyü de patlattılar. 'Hilafet” ifadesini kullandı. 

Altaylı, "Evet tam da budur. Cumhuriyet karşıtı bir kesim, Cumhuriyet kurulduğu günden bu yana hilafetin geri gelmesini ister. Bilmez ki, Arap asla Türkiye’nin halifeliğini kabul etmez, bu onlar için kavmi hatta kabilevi bir durumdur. Ve dahi bilmez ki, Osmanlı padişahları devletin güçlü olduğu zamanlarda hilafet lafını ağızlarına alma, unvanlarına katma gereği duymamıştır. Ecdadın en devletlilerinden Kanuni Sultan Süleyman’ın Fransa Kralı François’ya yazdığı meşhur mektupta bile Kanuni her türlü unvanını yazar, tüm bu toprakların Sultanı ve Padişahıyım derken 'Halifesiyim' deme gereği hissetmemiştir.Ama ne zaman ki imparatorluk dağılma duruma gelmiş, her taraf isyanlarla sarsılmış, bağımsızlık hareketleri imparatorluğu paramparça etmiştir o zaman 'Hilafet'e sarılmışlardır.  Ama bir işe yaramadığını da tarih göstermiştir." değerlendirmesinde bulundu. 

Altaylı, "Arap yarımadasının en Arapları, hilafet sahibi Osmanlı’nın yanında değil, İngilizlerle birlikte tam karşısında yer almışlardır. Cahiliyenin bilmediği şudur. Hilafetle güç sahibi olunmaz. Güçlü isen zaten hilafete ihtiyaç duyulmaz. Ama yine de biliyorduk ki, karşı devrim silsilesinde sıra ona gelecekti. Sağ olsunlar fazla bekletmediler. Şimdi tartıştırma, alıştırma faslı başladı." görüşünü savundu. 

Yazının devamı için tıklayın

Ne olmuştu?

Mustafa Albayrak’ın imtiyaz sahibi olduğu ve genel yayın yönetmenliğini Kemal Özer’in üstlendiği Gerçek Hayat adlı dergi 27 Temmuz tarihli sayısında 'hilafet' çağrısı yaptı.

Gerçek Hayat adlı dergi 27 Temmuz tarihli sayısında 'hilafet çağrısı' yaptı. Derginin 27 Temmuz-2 Ağustos tarihlerini kapsayan sayısını Abdurrahman Dilipak yorum yapmadan paylaştı. Derginin kapağında, "Şimdi değilse ne zaman, sen değilsen kim? Hilafet için toparlanın" sözlerine yer verildi.

27 Temmuz tarihli sayısının kapağında, "Hilafet için toparlanın" ifadesi taşınan Gerçek Hayat adlı derginin Genel Yayın Yönetmeni Kemal Özer, "Müslümanların birlikteliğini savunmak ne zamandan beri provakasyon sayılıyor?" dedi.

TIKLAYIN | 'Hilafet çağrısı' yapan derginin Genel Yayın Yönetmeni: Müslümanların birlikteliğini savunmak ne zamandan beri provokasyon sayılıyor?