Medya

Faruk Bildirici, Cüneyt Özdemir'in 'işbirliği' videolarını eleştirdi: Gazetecilik ve pazarlama faaliyeti birlikte yürümez

"Diyarbakır Valiliği ile 'işbirliği' kapsamında kayyım uygulamalarına güzellemeler yağdıran Cüneyt Özdemir, başka bir videosunda 'Kürt sorunu' yorumu yapıyor!"

11 Kasım 2022 08:01

Medya Ombudsmanı Faruk Bildirici, gazeteci Cüneyt Özdemir'in YouTube’daki "Cüneyt Özdemir Medya" kanalında gündem, belgesel, söyleşi gibi videolar dışında bir de "Cüneyt şehirde" ve "Cüneyt yolda" başlıkları altında, "işbirliği kapsamında" çekilmiş onlarca videosu olduğunu belirterek Özdemir'i eleştirdi.

Bildirici, kendi internet sitesinde kaleme aldığı yazısında; Cüneyt Özdemir'in elinde mikrofon, önünde durduğu tema parkı övdüğünü, bir süre sonra yöneticinin gelerek parkın tanıtımını yaptığını hatırlatarak, "Özdemir, bu videonun 'işbirliği kapsamında' hazırlandığını en sonda söyleyip geçiyor" dedi. 

Bildirici, "örtülü reklam" olarak tanımadığı videolar için, "Çünkü videoların çoğunun üzerinde izleyenler için diğer videolardan ayıran 'Bu bir reklamdır', 'İşbirliği' ya da 'Advertorial' gibi bir uyarı yok. Özdemir’in çoğu videosunda olduğu gibi, Diyarbakır videosu da yanıltıcı. Gazetecilik faaliyeti izlenimi veriyor ama para karşılığı yapılan bir pazarlama/reklam faaliyeti olduğu en sonunda bir cümleyle geçiştiriliyor" dedi. 

"'Cüneyt Yolda' serisinin sonuncusu Diyarbakır’da çekilmiş. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın düzenlediği 'Sur Kültür Yolu Festivali' ve kentteki değişim tanıtılıyor bu videoda. 55 dakikalık videonun 11 dakikası Diyarbakır Valisi ve 'kayyım' belediye başkanı Ali İhsan Su ile söyleşi" bilgisini paylaşan Bildirici, yazısında şu ifadelere yer verdi: 

"Reklam oyunculuğu yapmadan da gelir elde etmek mümkün"

"Kültür Turizm Bakanlığı ya da Diyarbakır Valiliği ile 'işbirliği' yaparak kentteki 'kayyım' ve uygulamalarına güzellemeler yağdıran Cüneyt Özdemir, Selahattin Demirtaş’ın T24’te yayımlanan 'Yeni başlayanlar için Kürt sorunu nedir?' yazısını yorumlarken 'Fil hâlâ odanın içinde duruyor, o filin adı da Güneydoğu’daki filin adı da Kürt sorunu' diye konuşabiliyor!

Bundan daha âlâ 'çıkar çatışması' olamaz. Bir yandan para alıp anti-demokratik yöntemlerle işbaşına getirilen kayyumun reklamını yapıyor, öbür yandan da Kürt sorunu ile ilgili yorumlarda bulunuyor!  Çıkar sağlayınca gazeteciliği pazarlama faaliyetine dönüştürebilen bir kişi yorumlarında da özgür olamaz; gazeteciliğin gerektirdiği 'kamu yararı' ile özel çıkarı arasındaki dengeyi koruyamaz.

Elbette Cüneyt Özdemir’in sık sık söylediği gibi 'taş yemesin', kendisi ve ekibi için gelir elde etsin. Ama hatırlatayım; birincisi Cüneyt Özdemir, YouTube’da en çok izlenen gazetecilerden birisi ve oradan bir gelir elde ediyor. Ben de Cüneyt Özdemir’in örtülü reklam videolarını, YouTube’da en fazla izlenen gazetecileri araştırırken fark ettim.

İkincisi Cüneyt Özdemir’in halen CNN Türk’ten de geliri var. Üçüncüsü de patreon gibi kanallardan izleyici desteği alıyor. Dördüncüsü şeffaf yöntemlerle sponsorluklar almasının da önünde bir engel yok.

Kısacası, gazetecilik, pazarlama ve reklam/halkla ilişkiler faaliyetlerini içiçe geçirmeden, ikisini birbirine karıştırmadan, reklam oyunculuğu yapmadan da gelir elde etmek pekâlâ mümkün. Yeter ki, gazetecilik etik ilkelerine değer verilsin…" 

Yazının tamamı için tıklayın.