15 Temmuz Darbe Girişimi

Eski 2. Ordu Komutanı Adem Huduti: Darbeyi oğlum haber verdi

"Kimseye emir vermedim, darbeci hiç kimse ile görüşmedim"

10 Mart 2017 10:29

15 Temmuz darbe girişiminin en üst rütbeli komutanı olan eski 2. Ordu Komutanı Orgeneral Adem Huduti, dün mahkemede ifade verdi. Huduti, darbe girişimiyle bir ilgisinin olmadığını ve olaydan oğlunun telefonuyla haberdar olduğunu söyledi.

15 Temmuz darbe girişiminde önemli rol oynadığı belirtilen eski 2. Ordu Komutanı Orgeneral Adem Huduti, dün Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ifade verdi.

Cumhuriyet'ten Selahattin Gökatalay'ın haberine göre, darbe girişimini yapanları lanetlediğini söyleyen Huduti, 'FETÖ’yle ilişkin hiçbir faaliyetinin olmadığını, iddianamede de 'FETÖ’ye yardım ettiğine dair tek maddi delile ulaşılamadığını söyledi.

Evinde uyuduğunu, darbe girişimini İstanbul’dan kendisini arayan oğlundan öğrendiğini söyleyen Huduti, Genelkurmay İkinci Başkanı’nı aradığını ancak eşi ile görüşebildiğini, evden çıkarken saat 23.50 sıralarında Vali Toprak’ı bir kez aradığını ancak ulaşamadığını belirtti. Huduti, 'Yurtta Sulh Konseyi' mesajını incelediğini, uygunsuz emir olduğu için uygulanmaması emri verdiğini söyledi. Huduti, "Kimseye emir vermedim, darbeci hiç kimse ile görüşmedim. Sorumluluk bölgemde darbenin engellenmesi için tüm gücümle çalıştım. ‘Çocuklar ne yaptınız, beni de yaktınız’ şeklinde söz kullanmadım. Darbeciler beni Ankara’ya götürmek istediler. Kurmay Başkanım, Kara Havacılık Alay Komutanı’nı arayarak, bunu engellemiştir. Elimizdeki birkaç kez fırsat varken, darbecileri etkisiz hale getirmediğimiz, darbecilere süre kazandırdığımız iddiaları doğru değildir” dedi.

"15 Temmuz'u oğlumun aramasıyla öğrendim"

Kalkışmayı, oğlunun İstanbul’dan kendisini aramasıyla öğrendiğini ifade eden Ongeneral Adem Huduti, şunları söyledi:

"Yatağımda uyuyordum, televizyonu bile açmadım. Çünkü Gaziantep, İskenderun, Adana ziyaretlerim olmuştu. Daha sonra Kurmay Başkanı Avni Angun bölgemizde helikopter uçuşlarının yasaklandığını belirtti. Bunun dışında darbeyle ilgili ne Genelkurmay Başkanlığı, ne karargah, ne de bölgemizdeki mülki amirlerden herhangi bir bilgi tarafına ulaşmadı. 43 yıldır şan, şerefle hizmet ediyorum. Yanlış başlayan gözaltı kararına müteakip Türkiye'nin o günlerdeki ve halen devam eden konjonktürdür, bu hukuki yanlışları takdirlerinize bırakıyorum. Bu yanlış kararla şerefim ve onurumla oynanmıştır. Çok sevdiğim mesleğimden ihraç edilmeme neden oldu."