DTP Genel Başkanı Ahmet Türk, Diyarbakır Milletvekili Aysel Tuğluk'a 18 ay hapis cezası verilmesini eleştirerek, "Tuğluk'un savunduğu düşünceler, her birimizin siyasal anlayışı ve yaklaşımıdır" dedi.
Türk, partisinin TBMM Grup toplantısında yaptığı konuşmada, hükümetlerin seçimlerin güvenlik içerisinde ve demokratik koşullarda geçmesini sağlama görevi bulunduğunu belirterek, bu çerçevede geçen hafta Diyarbakır'da, İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın başkanlığında toplantı yapıldığını söyledi.
Seçim güvenliği ve adayların rahat bir ortamda seçim çalışmalarını yürütebilmeleri için bazı kararların alındığını kaydeden Türk, ilçe ve belde adaylarını tanıtım toplantılarından sonra 28'i kadın olmak üzere 32 kişinin gözaltına alındığını, bunlardan 3'ünün tutuklandığını belirterek, Bakan Atalay'ın yaptığı toplantıda alınan kararların, sadece AKP'li adaylara yönelik olduğunu ileri sürdü.
Türk, şunları söyledi:
"Biz DTP olarak, her koşulda barışçıl ve demokratik bir yarışın koşulları için mücadele etmeye devam edeceğiz. AKP eliyle ve jandarma-polis işbirliği içerisinde halkımıza ve adaylarımıza yönelik baskılara karşı demokratik tepkimizin çok net ve kararlı olacağının bilinmesinde yarar görüyoruz.
Seçim güvenliği sadece DTP açısından değil, tüm partiler açısından hayati önemdedir. Bu koşulların gerçekleşmesi için bütün partilerin ve elbette ki güvenlik güçlerinin azami çabası gereklidir. Eğer bir parti buna dikkat edecek ama diğer partiler bunu ihlal edecekse kaygımız odur ki hiç kimse açısından güvenlikli bir seçim atmosferi kalmayacaktır."
Ergenekon devlete hâkim
Hakkari'nin Çukurca ilçesinde yapılan ev aramalarında gaz bombası kullanıldığını ve yaşlı bir kişinin kolunun dipçik darbeleriyle kırıldığını iddia eden Türk, "Bütün bunlar Gazze'de yaşansaydı tepkiniz ne olurdu acaba? Meydanlarda ve forumlarda kabadayı edasıyla bağırıp çağırırdınız muhakkak ki. Ama kendi ülkenizde benzer olaylar yaşandığında sessiz kalıyorsanız, İsrailli yöneticilerden pek bir farkınızın kalmadığını bilmeniz gerekir" diye konuştu.
Çukurca'daki olayla Ergenekonu ilişkilendiren Türk, "Gerçek Ergenekon’un Kürt coğrafyasında iş başında olduğunun kanıtıdır Çukurca olayları. Ergenekon, halen daha devlete hâkimdir. Çukurca olayı, Ergenekon’un halen faaliyette olduğunu ortaya koymaktadır" dedi.
Tuğluk’un düşünceleri…
DTP Diyarbakır Milletvekili Aysel Tuğluk'a 18 ay hapis cezası verilmesine değinen Türk, şunları kaydetti:
"Bir milletvekilinin kendi siyasi anlayışı çerçevesinde yaptığı konuşmanın mahkemeler tarafından cezalandırılması, hukuk devletlerinde yeri olmayan bir uygulamadır. Düşüncelerinden dolayı bir milletvekilinin bile cezalandırıldığı bir toplumda artık düşünce özgürlüğünden söz edilemez.
Sayın Aysel Tuğluk'a verilen ceza, tümüyle siyasi içeriklidir. Değerli milletvekili arkadaşımızın savunduğu düşünceler her birimizin siyasal anlayışı ve yaklaşımıdır. Sayın Tuğluk'a verilen cezanın, siyasi alt yapısını oluşturan anlayış, bizzat Başbakan tarafından DTP'ye yönelik başlatılan linç kampanyasıdır. Ancak, şunun da bilinmesi gerekir ki özgürlükler için bedel ödenmesi gerekiyorsa ben ve arkadaşlarım bu bedeli seve seve ödemekten bir an bile geri durmayacağız."
Beyaz ‘rüşvet’…
Türk, Grup konuşmasında Tunceli'de dar gelirli vatandaşlara beyaz eşya dağıtılmasını da değerlendirdi.
Yoksul insanlara yardım yapılması gerektiğini, bunun da sosyal devlet olmanın gereği olduğunu ifade eden Türk, "Ama bunu bir lütufmuş gibi sunar ve bir seçim rüşvetine dönüştürürseniz, burada sosyal devlet devreden çıkar, halkın yoksulluğunu sömüren rantçı bir iktidar gerçeği devreye girer. Yaşanan manzara tam da budur. Hükümetten birileri çıkmış 'sosyal devlet devam edecek' diyor. Sormak istiyorum; sosyal devlet seçimlerden seçimlere mi devam ediyor? Daha önce niye bu yardımları yapmıyordunuz? Sizin sosyal devletten, yoksullara el uzatmaktan anladığınız ancak budur" diye konuştu.
Suyu olmayan köye çamaşır makinesi gönderildiğini ileri süren Türk, "(Oyunuzu verirseniz, suyunuzu da seçimlerden sonra getiririz) demeye getiriyorlar. Bu aşağılama değildir de nedir? Siz, gerçek yüzünüzü çamaşır makineleriyle aklayacağınızı sanıyorsanız, yanılıyorsunuz. Dağıttığınız binlerce çamaşır makinesi sizi temizlemeye asla yetmez. Yurttaşını sopa politikasıyla hizaya sokmaya çalışan gerçek devletin yarattığı tahribatı, sosyal devletle gideremezsiniz" görüşünü dile getirdi.
İstanbul’a Birdal
DTP Diyarbakır Milletvekili Akın Birdal, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için aday olup olmayacağına ilişkin gazetecilerin sorularını cevapladı.
Türkiye'de emek ve demokrasi güçleri, sol, sosyalist güçler, partiler ve gruplar, barış ve özgürlük mücadelesi verenlerin bulunduğunu anlatan Birdal, farklı düşüncesi olanlarla görüşüp kararını yarın vereceğini söyledi.
Birdal, "Türkiye'nin demokratikleşmesine katkısı olacaksa, bütün farklı olanların bir arada yaşamasına katkısı olacaksa, Eğer İstanbul'un çok kültürlü dokusunu çürütmeden müdahale etme iradesi yaratabileceksek neden olmasın" dedi. Birdal, "Aday olacak mısınız?" sorusuna "Neden olmasın. Arkadaşlarla görüşüp yarın kararımızı açıklayacağız" karşılığını verdi.