HDP'nin Ekonomiden ve Sosyal Politikalardan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Sezai Temelli, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın "Bazı iş adamlarının varlıklarını yurt dışına kaçırma gayretleri var" sözünü değerlendirdi. Erdoğan'ın blörf yaptığını söyleyen Temelli, "Yaptığı blöfün nelere mal olabileceğini gördüğü için bugün kendi sözlerini düzeltti. Ekonominin içinde bulunduğu mevcut halde bu söylemler riski daha da arttırır, çıkış olasılığı artar" dedi.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın, dün (5 Aralık 2017) AKP Muş il kongresinde yaptığı konuşmada sarf ettiği sözler tartışma konusu oldu. Erdoğan "Bazı haberler alıyorum. Sinyaller alıyorum. Bazı iş adamlarının varlıklarını yurt dışına kaçırma gibi gayretleri olduğunu duyuyorum. Bunların hiçbirine kabinedeki arkadaşlarımız çıkış için asla izin vermemeli. Çünkü bu adımlar ihaneti vataniyedir. Bu ülkede kazanıp ülke dışına kaçıranlara iyi nazarda bakmayız" demişti.
Tartışma yaratan sözlerinin ardından Erdoğan'dan bugün de "FETÖ gibi, PKK gibi terör örgütleriyle ilgili olarak paraları yurt dışına kaçıranlar zaten haindir. Benim söylediğim iş adamlarımızın yerli ve milli duruş sergilemesi gerektiğidir. Şu günlerde ülkesine güvenmeyen iş adamı hiç kusura bakmasın yerli değildir, milli de değildir" açıklaması geldi.
"Bu ortamda yurt dışına kaynak çıkışı olacağının farkındalar"
HDP'nin Ekonomiden ve Sosyal Politikalardan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı ve aynı zamanda İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğretim Üyesi olarak ekonomi politik dersleri veren ancak KHK ile ihraç edilen Sezai Temelli, bu açıklamaların esas nedeninin ekonominin içinde bulunduğu durum olduğunu söyledi. "İş adamlarının kaynak çıkarmasına ilişkin kaygının nedeni ekonominin içinde bulunduğu koşullar ve bununla bağlantılı olarak ülkenin sürüklendiği ciddi krizin riskleri de yükseltmesi" diyen Temelli, bu riskle birlikte açıklanan enflasyon rakamlarının, cari açık ve bütçe açığındaki kötü sinyallerin beklentileri olumsuzlaştırdığını ifade etti. Temelli, "Bu ortamda yurt dışına bir kaynak çıkışı olacaktır, bunun farkındalar" dedi.
"Dünkü açıklama riski yükseltti"
Erdoğan'ın dün Muş'ta söylediği sözleri bugün düzeltmeye çalıştığını söyleyen Temelli, "Bugün kendi sözlerini kendisi düzeltti. Çünkü dünkü açıklama bu riski yükseltti. Yabancı yatırıcılar, bu ülkede varlıklarına el konması riskini görerek hızla çıkış yapabilir. Bunun paniğiyle düzeltme yaptı. Kaynak çıkışına karşı bir dayanağı olamayacağından dolayı bu düzeltmeyi yaptı" dedi.
"Hamle yapamaz haldeler, günü idare ediyorlar"
Ekonomide çok ciddi bir sorun olduğunu ve bu sorunun bu söylemlerle aşılamayacağını ifade eden Temelli, "Ama iktidar, ekonomide gerçek anlamda çözüm olacak hamle yapamaz halde. Günü idare ediyor. Mevcut risk, enflasyon, faizlerin yükselmesini gerekli kılıyor. Faizi yükseltmeden bu kaynağı içeride tutamayacakları için de bu tür tutarsız açıklamalar yapıyorlar" şeklinde konuştu.
"Blörfün nelere mal olabileceğini görünce, geri adım attı"
Erdoğan'ın "Bunların hiçbirine kabinedeki arkadaşlarımız çıkış için asla izin vermemeli" sözlerini hatırlatarak, "Bir varlık çıkışı olursa hükümet buna karşı ne yapabilir" diye sorduğumuz Temelli, "Hiçbir şey yapamazlar. Yapamayacakları için Erdoğan kendi açıklamasını geri almıştır. Böyle bir müdahalede bulunacak ne bir güçleri vardır ne bunu yapabilecek bir dünya konjonktürü, ne de ekonomik iklim var. Bu sadece blöftür. Bu blöfün nelere mal olacağı anlaşılınca da geri adım attı" dedi.
"Aba altından sopa göstermeye devam ederse risk artar"
"Bu tutarsız açıklamaların, aba altından sopa göstermelerin devamı gelirse bu ekonomiye dair riskleri yükseltir, kırılganlığı arttırır" diyen Temelli, "Ama zaten Türkiye'ye son dönemde, özellikle son 6 aylık dönemde yabancı sermaye girişi dramatik biçimde azaldı. Sıcak parayla ekonomi ayakta duruyor. Dışa bağımlı bir ekonomi olduğu için sıcak paranın kesilmesi ekonomi için oldukça büyük sorundur. Böyle bir durumda bu söylemler riski daha da arttırır, çıkış olasılığı artar. Türkiye’deki ekonomi o kadar kırılgan ki 10 milyar dolar çıksa ekonomi zaten dibe vurur" yorumunu yaptı.
"Yabancı sermaye kararlarını gözden geçirecektir"
Erdoğan'ın bu açıklamalarının Man Adası belgeleri, Malta belgeleri ve Zarrab davasıyla da ilgili olduğunu söyleyen Temelli, "Aralarında çok önemli bir rabıta var. Nasıl bir iktidar olduğu ekonomideki karar alıcıları da etkileyecek. Başbakanın çocuklarına dair Malta belgeleri, Erdoğan ailesine dair Man Adası belgeleri, Amerika'daki Zarrab davası; konuşulanlar, olanın çok az bir meblağı. Çok ciddi suçlamalar var. Bu süreçte iktidarın bundan etkilenmemesi beklenemez. Yabancı ekonomi kamuoyu da bu mevcut durumu okurken, kararlarını yeniden gözden geçirecektir" dedi.
