Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ayasofya'daki cuma ve bayram hutbelerine kılıçla katılan ve cuma hutbesindeki sözleri nedeniyle eleştirilen Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'a yönelik tartışmalara göndermede bulundu. Erdoğan, "Ayasofya'nın yeniden ibadete açılmasını gölgelemek için başlatılan kimi tartışmaları art niyetli buluyorum" yorumunu yaptı.
ü
Canlı yayında prompter kazası
Erdoğan, partisinin video konferans yöntemiyle gerçekleştirilen bayramlaşma etkinliğinde canlı yayında konuştu. Canlı yayında prompter kazası meydana geldi. Erdoğan, konuşmasının bir bölümünde “Geri al, geri al” dedi, kamera arkasından, “Canlı yayındayız, yayındayız" sözleri duyuldu. Erdoğan, canlı yayında olduğunu duyduğu dakikalardaki şaşkınlığı ekrana yansıdı.
Erdoğan, "Filistin’den Suriye’ye, Arakan’dan Türkistan’a kadar dünyanın çeşitli yerlerinde zulüm altında hayatlarını sürdüren, Kurban Bayramı’nı da bu şekilde yaşayan kardeşlerimiz bulunuyor." dedi.
Erdoğan, "Batı ülkelerinde giderek yükselen İslam düşmanlığı sebebiyle hayatları adete zindana dönen kardeşlerimiz var. Kurban Bayramı’nın dünyanın neresinde olursa olsun, sıkıntı ve zulmü altında yaşayan tüm Müslümanların kurtuluşuna, uyanışına vesile olmasını temenni ediyorum. 26 yaşında Adıyaman İl Genel Meclisi Başkanı Mehmetcan Erdoğan’ın oğlu 8 gün önce fıtık ameliyatı sonrası üçüncü gününde pıhtı atması sonucu vefat etti. Biz tüm aileye şahsım, teşkilatım adına bu vesileyle Allah’tan rahmet, ailesine ve teşkilatımıza sabırlar diliyorum." diye konuştu.
"Ayasofya’nın yeniden ibadete açılmasını gölgelemek için başlatılan kimi tartışmaları art niyetli buluyorum"
Erdoğan, "Bölgemizdeki ve dünyadaki şartlar göz önüne alındığında hamdolsun ülkemizde huzur ve güven içinde bir Kurban Bayramı idrak ediyoruz. Milletimizin yüreğindeki 86 yıllık yara olan Ayasofya’nın 24 Temmuz Cuma günü fiilen yeniden ibadete açılması, bayram sevincimizi daha artırmıştır. Ayasofya’nın yeniden ibadete açılmasını gölgelemek için başlatılan kimi tartışmaları, art niyetli bulduğumu da belirtmek istiyorum." düşüncesini dile getirdi.
Erdoğan, "AK Parti teşkilatları olarak ülkemizin her köşesinde kısaca ‘Tamam’ diyerek ifade ettiğimiz temizlik, maske, mesafe kurallarına uygun şekilde bayramı yaşıyoruz. İnşallah bundan sonraki bayramlara millet olarak çok daha güzel bir iklimde, ümmet olarak sıkıntılarımızı çözmüş şekilde, insanlık olarak da barışı ve dayanışmayı tesis ederek kavuşacağız. Bizim inancımız kendimiz için ne istiyorsak diğer insanlar için de Rabbimizden aynısını dilemeyi gerektirir." değerlendirmesinde bulundu.
Erdoğan, "Hep birlikte hayatımız boyunca bu mücadeleyi verdik. Milletimizden hep bu mücadele için destek istedik. Partimizin 18 yıllık iktidarının her anı bu mücadeleyle geçti. İçeride vesayete ve darbecilere, dışarıda adaletsiz, küresel düzene karşı itirazlarımızı da kavgalarımızı bu bu gayeyle yürüttük. Şayet bugün, Türkiye kendi vatandaşlarının gurur duyduğu, bölgesindeki ve dünyadaki tüm mazlumların, mağdurların, hakkını arayanların umudu olan bir ülke haline dönüşmüşse işte bu sayededir. Attığımız her adımda, başlattığımız her süreçte, yaptığımız her müdahalede bu hasbi niyetle hareket ettiğimiz için hep hüsnü kabul gördük, dua aldık." ifadesini kullandı.
Erdoğan konuşmasında şunları kaydetti:
"Hep mesafe kat ettik. AK Parti’yi var eden de bugüne kadar ayakta tutan da inşallah bundan sonra yaşatacak olan da milletimize ve insanlığa bu hasbi mücadeleyi sürdüreceğini göstermesidir.
"Ne zaman partilerden bir parti haline dönüşürsek o gün misyonumuzu kaybettik demektir"
Ne zaman partilerden bir parti haline dönüşür, kişisel ve zümresi hesaplarımızı davamızın önüne çıkartırsak işte o gün misyonumuzu kaybettik demektir. Ne zaman arkamızdaki dua ordusunun nidaları kesilmeye başlarsa gittiğimiz yolu ve kendimizi sorgulamamız gereken vakitteyiz demektir. Ne zaman mazlumların ve mağdurların yönünün bize değil de başkalarına döndüğünü görürsek işte o gün gerçekten hüsrandayız demektir. Rabbim bizi böyle bir akıbetten muhafaza eylesin diyorum.
Davamıza ayakta tutma ve sürekli ileriye taşıma konusunda AK Parti’nin illerimizdeki en üst temsilcilerine çok büyük sorumluluk düşüyor. AK Parti teşkilatlarının her kademedeki temsilcileri sıfatıyla sizleri şu bayram gününde bu halinizle görmek bana ayrı bir heyecan veriyor. Her bir arkadaşımın gece gündüz uyku tutmaması gerekiyor.
"Hizmete yönelmek yerine dar kadroculuk yapan, kendimi millet üstün gören AK Parti teşkilat mensubu olamaz"
Kendini milletin üstünde gören, gönül kazanmak yerine, gönül yıkan, hizmete yönelmek yerine dar kadroculuk yapan, toparlamak yerine dışlayan kişiden AK Parti teşkilat mensubu olamaz. Şehrinde gönül kapısını çalmadığı, davasını anlatmadığı, desteğini almadığı veya kalbini yumuşatmadığı tek bir kişi dahi kalmış olan teşkilat mensubumuz kendini vazifesini hakkıyla yerine getirmiş sayamaz. Bizim en birinci görevimiz budur. Buna dikkat edeceğiz.
Dostlarımızı artıracağız, düşmanlarımıza karşı da onları da azaltacağız. AK Parti’nin varlık sebebi de bizlerin bu görevlerde bulunma sebebi de insanların ümitlerini bize bağlama sebebi de aynıdır. Diğer her şey bunun arkasında gelir. Milletimizin gönlünü kazanamamış, desteğini elde edememişsek yaptığımız diğer işlerin ne önemi olabililir ki. Bir siyasi partinin söylemi, programı, projeleri ne kadar güzel olursa olsun, eğer bunları hayata geçirmek için iktidarda değilse hepsi de kâğıt üzerinde kalır. Elbette zaferle değil seferle mükellefiz ama unutmayın biz aynı zamanda kuruluşundan yaklaşık bir yıl sonra iktidara gelmiş bir partiyiz.
"Demokraside ve ekonomide zaferlerimizin üzerine sürekli yenilerini ekleyerek bugünlere geldik"
Biz seferimizi zaferle de taçlandırma imkânı bulduk. O günden beri hamdolsun hep iktidarda kalmayı sürdürdük. Demokraside ve ekonomide zaferlerimizin üzerine sürekli yenilerini ekleyerek bugünlere geldik.
En büyük zaferimiz de girdiğimiz her seçimde milletimizin çoğunluğunun gönlünü fethetme, desteğini alma başarısını göstermiş olmamızdır. Diğer icraatlarımızın hepsini de bu başarı üzerine bina ettik. Milletimiz bizim sadece konuşan değil, söylediğini yerine getiren bir parti olduğunu bildiği için yanımızda duruyor. Son dönemde, MHP ile birlikte kurduğumuz ayrıca ilave destekler aldığımız Cumhur İttifakı’nın başarısının gerisinde de aynı anlayış vardır. Milletimize bu güveni vermeyen partiler ise 18 yıldır ne yaparlarsa yapsınlar belirli seviyelerinin üzerine çıkamadılar, çıkamıyorlar. Ülkemizin ve halkımıza geleceğiyle ilgili kritik tartışmalara bakın. Hepsinde de biz milletimizin tarafında yer aldık. Karşımızdakiler sırf bize olan husumetleri nedeniyle sürekli bir yerden bir yere savrulup durdular. Niye biliyor musunuz? Çünkü nirengi noktaları yok. O yüzden dün söylediklerinin bugün tersini ifade etmekte hiçbir beis görmüyorlar.
Şahsıma husumet olan bu siyaset tarzının etkilediği her bireyi büyük ve güçlü Türkiye davasına kazandırmak için çok büyük çalışmamız gerekiyor. Söylenen her yalanı hakikatin gücüyle etkisiz hale getirecek, iftira ve fitne ateşini inşallah gönül seferberliği ile sürdüreceğiz.
Ülkemize ve milletimize hiçbir faydası olmayan polemiklerle enerjimizi boşa harcatmayı, bizi mayınlı arazilere sokmayı amaçlayan tuzaklara da asla düşmeyeceğiz.
Teşkilatlarımızın tüm kademeleriyle, vekil, belediye başkanlarımızla, gönül veren her biriyle birlikte bu kutlu mücadelenin şehrinizdeki sancaktarlığınız sizler yürüteceksiniz. Sancak ayakta kaldığı sürece mücadeleye devam ediyor demektir.
Siz en önde ve en güçlü şekilde yürüyeceksiniz ki partimize gönül verenler arkanızdan gelsin. Genel merkezimiz teşkilat başkanlarıyla ve diğer birimleriyle bu mücadelenin lokomotifi olarak daima sizlerin yanında yer alacaktır.
"AK Parti Genel Başkanı sıfatıyla da siyasi çalışmalarımızı eksiksiz yürütüyoruz"
Biz cumhurbaşkanı olarak devleti yönetirken AK Parti Genel Başkanı sıfatıyla da siyasi çalışmalarımızı eksiksiz yürütüyoruz. Hükûmetteki gücümüzün kaynağının milletimizden aldığımız desteğin olduğu bilinciyle parti çalışmalarını asla ihmal etmiyoruz ve etmeyeceğiz.
AK Parti bayrağını daha yukarı dikmek için gece gündüz çalışmayı sürdüreceğiz.İnşallah salgın sürecinin elverdiği ölçüde ilçe kongrelerimize yeniden başlamayı planlıyoruz. Büyük kongremizi ise yeni bir şahlanış, yeni bir direniş, yükseliş miladı haline dönüştürmek istiyoruz.
Bu hususlarda en büyük güven ve destek kaynağımız teşkilat mensuplarısınız. Sizlere güveniyorum. Tek millet, tek bayrak, tek devlet, tek vatan anlayışla yarınlara yürüyeceğiz."
TIKLAYIN | Cumhurbaşkanı Erdoğan canlı yayında promptera takıldı: "Geri al, geri al"; "Efendim canlı yayındayız"