Politika

Erdoğan: 11 Eylül Yasa Tasarısı konusunda Suudi Arabistan'ın yanındayız, İİT olarak adım atacağız

"Sığınmacı kardeşlerimiz için 12.5 milyar dolar harcama yaptık"

03 Ekim 2016 09:49

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, ABD'de 11 Eylül saldırısıyla ilgili Suudi Arabistan'a dava açılmasına imkan tanıyan 11 Eylül Yasa Tasarısı'nın Temsilciler Meclisi'nden geçmesini değerlendirirken "11 Eylül Yasa Tasarısı'nın kabul edilmesinden ötürü üzüntü duyduğumuzu ifade ettik. Bu konuda dönem başkanı olduğumuz İslam İşbirliği Teşkiatı (İİT) bünyesinde adım atacağız. Dışişleri ve Adalet bakanlarını bu büyük hatanın düzeltilmesi için Suudi Arabistan'ın yanında yer almaları konusunda yönlendirdim" dedi. Erdoğan, Suudi Arabistan'la Yasa Tasarısı'nı hukuki açıdan inceleyeceklerini ve gerekli adımları atacaklarını bildirdi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Musul Musulluların, Telafer Telaferlilerindir. Hiç kimsenin buralara gelip girmeye hakkı yok. Musul'un DAEŞ'ten kurtarılmasından sonra da burada sadece Sünni Araplar, Türkmenler ve Sünni Kürtler kalmalıdır" dedi.

Dubai merkezli Rotana Televizyonu'na konuşan Erdoğan, bölgedeki son gelişmeleri ve 11 Eylül Yasa Tasarısı'nın Temsilciler Meclisi'nden geçmesini değerlendirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suudi Arabistan'a 11 Eylül saldırılarından dolayı dava açılmasına imkan tanıyan "Terörizmin Sponsorlarına Karşı Adalet Yasası"nın değerlendirilmesi için Suudi Arabistan'la hukuki açıdan işbirliği yapacaklarını söyledi.

Erdoğan, bölgedeki son gelişmeleri ve 11 Eylül Yasa Tasarısı'nın Temsilciler Meclisinden geçmesini değerlendirdi.

"11 Eylül Yasa Tasarısı'nın kabul edilmesinden ötürü üzüntü duyduğumuzu ifade ettik. Bu konuda dönem başkanı olduğumuz İslam İşbirliği Teşkiatı (İİT) bünyesinde adım atacağız. Dışişleri ve Adalet bakanlarını bu büyük hatanın düzeltilmesi için Suudi Arabistan'ın yanında yer almaları konusunda yönlendirdim." diyen Erdoğan, Suudi Arabistan'la Yasa Tasarısı'nı hukuki açıdan inceleyeceklerini ve gerekli adımları atacaklarını bildirdi.

"İslam dünyası işbirliği yapmalı"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Nayif'in "Türkiye ve Suudi Arabistan hedef alınıyor, bu yüzden birbirimize muhtacız" yönündeki sözleriyle ilgili yöneltilen soruya, şu yanıtı verdi:

"İslam dünyası aleyhinde alçakça gelişmeler yaşanıyor. Türkiye ve Suudi Arabistan hedef alınıyor. Irak, Tunus, Suriye, Libya, Pakistan ve Afganistan'da yaşananlar birbirinden ayrı gelişmeler olarak görülemez. Tüm tuzak ve planların İslam dünyasına yöneltildiğini görüyoruz. Dolayısıyla İslam dünyası ülkeleri birbiriyle işbirliği ve dayanışma içinde olmalıdır."

Suriye'de şu ana kadar 600 bin kişinin hayatını kaybettiğini ve özellikle Halep'te kısa bir süre içinde çok sayıda kişinin öldüğünü hatırlatan Erdoğan, İslam dünyasında işbirliği sağlanamadığı vakit çok şey kaybedileceğine vurgu yaptı.

"Musul Musulluların hiç kimsenin buralara girmeye hakkı yoktur"

Erdoğan, Musul konusuna da değinerek "Musul Musulluların, Telafer Telaferlilerindir. Hiç kimsenin buralara gelip girmeye hakkı yok. Musul'un DAEŞ'ten kurtarılmasından sonra da burada sadece Sünni Araplar, Türkmenler ve Sünni Kürtler kalmalıdır" ifadesini kullandı.

"5 bin kilometre karelik alanı terörden arındırmayı hedefliyoruz"

Erdoğan, "Suriye'nin kuzeyinde uçuşa yasak, güvenli bir bölge oluşturulması ve halkın geri dönebilmesi için 5 bin kilometre karelik alanın terörden arındırılmasını hedefliyoruz." dedi.

Erdoğan "Suriyeli ılımlı muhaliflerle işbirliği içerisinde hareket ettiklerine" işaret ederek, Fırat Kalkanı harekâtı kapsamında IŞİD'den alınan Cerablus'a 30 bin ila 40 bin arasında kişinin geri döndüğünü bildirdi.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve ABD Başkanı Barack Obama ile Suriye'de yeniden ateşkesin sağlanması meselesini görüşeceğine değinen Erdoğan, Suriye'de 600 bin vatandaşını öldüren Beşar Esad'ın gitmesi gerektiğini, kalmasının mümkün olmadığını ifade etti.

Erdoğan, ABD'yi PYD ve YPG'ye uçak dolusu silah indirdiğini belirterek "Karşı karşıya geldiğimiz zaman diyorlar ki 'Bunlar (PYD ve YPG), DAEŞ'e karşı savaşıyor.' Birbirimizi kandırmanın gereği yok" diye konuştu.

"Batı sorumluluktan kaçıyor"

Suriyeli sığınmacılar meselesi hakkındaki görüşlerini açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

"Sığınmacı kardeşlerimiz için 12.5 milyar dolar harcama yaptık. Bu bizim insanlık vazifemiz. Öte yandan batı sorumluluktan kaçıyor. Uluslararası kuruluşlar ise sığınmacılar için yalnızca 520 milyon dolar harcama yaptı."

"Kanser hücresi gibi"

Erdoğan, 'FETÖ'ye "kanser hücresi" gibi muamele ettiklerini belirterek "Örgüt mensuplarını, devletin bekası için kamu kurum ve kuruluşlarından ihraç ediyoruz. Darbe yaparak devleti ele geçirmeyi planlayan bu örgüttür. Mensupları, 15 Temmuz'da aceleyle giriştikleri darbede kendi kendilerini deşifre etti" ifadesini kullandı.

"Bu yapıya bağlı kişileri tanıyorduk ancak hain olduklarını bilmiyorduk" diyen Erdoğan, "'FETÖ'nün dini cemaat olarak nitelendirilmesinin mümkün olmadığını, terör örgütü olduğunu" söyledi.

"Mısır'daki durum farklı"

Erdoğan, Türkiye'deki 'FETÖ' tasfiyelerinin, Mısır'da askeri darbenin ardından Müslüman Kardeşler Teşkilatı (İhvan) üyelerine yapılan muameleye benzediği yönündeki iddialara karşılık ise şu yanıtı verdi:

"Mısır'daki durum, Türkiye'den tamamen farklı. Orada Savunma Bakanı Cumhurbaşkanını devirdi, ardından gerçekçi olmayan göstermelik seçimler yaptı ve bu koltuğa oturdu. Türkiye'de böyle bir durum yok. Vatandaşlara meydanlara çıkmaları çağrısı yaptığımda yüzbinlerce kişi sokaklara döküldü, F-16'lara meydan okudu. Halkımla gurur duyuyorum." 


"BU SORUN ÇÖZÜLMELİ"

Erdoğan, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi ile ilgili, "Bu kişi, Mursi döneminde Savunma Bakanıydı. Düşünün bir ülkede Savunma Bakanı geliyor, Cumhurbaşkanını deviriyor. Bu kabul edilemez bir durum. Mısır'daki mevcut yönetim darbe yönetimidir. Demokratik yollardan gelen bir hükümet yok. Mısır'da meşruiyete darbe indirildi. Bu yanlışın düzeltilmesi, demokrasi yolunun açılması şart. Yüzde 52 ile seçilen Cumhurbaşkanı Mursi cezaevinde, bir çok yol arkadaşı cezaevinde. Kimisine idam cezası verildi. Bu sorunun çözülmesi gerekli" ifadesini kullandı.

MISIR İLE İLİŞKİLER

Ankara ile Kahire arasındaki ilişkilerin normalleştirilmesinin, eski Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin ve tüm darbe karşıtlarının serbest bırakılmasına bağlı olduğunu belirten Erdoğan, "Bu isimlerin serbest bırakılması durumunda ilişkilerin normalleştirilmesi süreci başlatılabilir" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan Türkiye ile Mısır arasındaki güçlü tarihi bağların olduğuna dikkati çekerek, Mısır ile ticari ilişkilerin geliştirilmesinin çok faydalı olacağını bildirdi. Erdoğan, "Ancak şahsım düzeyinde bir temasın olmasını kabul etmiyorum. Bunu ahlaki bulmuyorum" görüşüne yer verdi.

İlgili Haberler