Çevre

"Ekonomik büyüme ekolojik borcumuzu da artırıyor"

"Gelecek kuşakların ve diğer canlıların hakları ellerinden alınıyor"

15 Ocak 2019 18:47

Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi’nin (İPM) gerçekleştirdiği "Ekonomik Büyüme Mutluluk Getiriyor mu? Mutlu Olmanın Ekonomisi" başlıklı toplantısında konuşan, Teknik Üniversitesi İşletme Fakültesi’nden Ahmet Atıl Aşıcı, ekonomik büyümenin mutluluk getirmediği gibi ekolojik borcumuzu da artırdığını söyledi.

Aşıcı, Türkiye Dirlik Endeksi’nin ise kişi başına gelir artışı olmasına rağmen düştüğünü belirtti ve sözlerini şöyle sürdürdü:

“Baskın iktisat öğretisi ekonomi büyürken, yani kişi başına düşen gelir artarken mutluluğun da otomatik olarak artacağını ileri sürmektedir.

“Ancak bilimsel çalışmalar tam böyle demiyor. Düşük gelirli ülkelerde ekonomik büyüme fiziksel şartları iyileştirdiği, eğitime ve sağlık hizmetlerine erişimi arttırdığı için mutluluğu da arttırabilirken, belirli bir gelir düzeyinden sonra gelir artışı mutluluk getirmeyebiliyor.

“Bir başka deyişle, geliriniz artarken ve daha çok tüketirken, bunu sosyal hayatınızdan, hobilerinizden ve sağlığınızdan feragat ederek yapmanız gerekiyorsa, gelirinizdeki artış sizi daha mutlu etmiyor.

“O zaman insanın aklına bu ekonomik büyüme çılgınlığı neden sorusu geliyor.

“Mutlu etmeyen bu ekonomik büyüme uğruna iklim değişiyor, ekolojik borç artıyor, gezegenimiz tahrip oluyor, gelecek kuşakların ve diğer canlıların hakları ellerinden alınıyor.”

Aşıcı, 2004-1014 dönemini gelir ve iş memnuniyeti, psikolojik iyi-oluş, sağlık memnuniyeti, kamu hizmetlerinden memnuniyet, güvenlik memnuniyeti ile toplumsal ilişki memnuniyeti olmak üzere toplamda altı boyutu kapsayarak hazırlanan Türkiye Dirlik Endeksi’nin ise kişi başına gelir artışı olmasına rağmen düştüğünü belirtti.

Aşıcı, 2003-2017 verileri incelendiğinde de büyümeye rağmen, halkın yarısından fazlasının haneye giren gelirden memnun olmadığını, umutlarının hep uzun vadeye ötelendiğini, asayiş ve sağlık hizmetlerinden yüksek memnuniyet duyulduğunu, eğitim ve adli hizmetlerde artan memnuniyetsizlik olduğunu, güvenlik konusunda evlerin güvenli, sokakların güvensiz bulunduğunu, toplumsal ilişkilerde de en çok arkadaşlardan memnun olunduğunu da söyledi.