Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı'nca (AFAD), 17 Ağustos ve 12 Kasım depremlerinin, vatandaşlarda ''deprem olursa ne yapmalı''dan çok ''deprem olmadan ne yapmalı'' bilincinin oluşumuna katkı sağlayan acı birer tecrübe olduğu bildirildi.
AFAD'dan yapılan açıklamada, 17 Ağustos ve 12 Kasım 1999 depremlerinin, ülkedeki her vatandaşı derin acı ve üzüntülere sevk eden kayıplara yol açtığı hatırlatıldı.
Depremi'nde, başta Düzce ve Kaynaşlı olmak üzere bölgede yer alan birçok yerleşim alanında önemli kayıplar yaşandığı, ekonomik ve sosyal hayatın olumsuz etkilendiği anımsatılan açıklamada, ''12 Kasım depreminin, 17 Ağustos Marmara Depremi'nden 3 ay gibi kısa bir süre sonra meydana gelmesi, kayıpları artırırken, aynı zamanda her iki bölgede insanların yeniden rehabilite olma sürelerini de olumsuz etkilemiştir'' ifadesi kullanıldı.
Açıklamada, Türkiye'nin, o günden sonra, değişik ölçeklerde yaşadığı depremlere daha fazla ilgi göstermeye ve değişik bakış açılarıyla yaklaşmaya başladığı vurgulanan açıklamada, şunlar kaydedildi:
''Devletimizin afetlere bakış açısında gelişmeler yaşanmış ve vatandaşımızda afet bilinci oluşmaya başlamıştır. 17 Ağustos ve 12 Kasım depremleri, insanımızda 'deprem olursa ne yapmalı'dan çok 'deprem olmadan ne yapmalı' bilincinin oluşumuna katkı sağlayan acı birer tecrübedir. Bu bilincin devlet düzeyindeki karşılığı ise 'yara sarmak değil, yara almamak' politikası şeklinde kendini göstermektedir. Günümüzde başta Başbakanlık AFAD olmak üzere, afetlerle ilgili çalışmalar yapmakta olan diğer kurum ve kuruluşlarımız afet öncesi risk azaltma çalışmalarına ağırlık verecek politikalar geliştirmektedirler.''
Stratejik yaklaşım
Düzce Depremi'nden sonra deprem konularına stratejik olarak yaklaşım getirilmeye başlandığına işaret edilen açıklamada, ''Deprem Bölgelerinde Yapılacak Yapılar Hakkındaki Yönetmeliği'', AFAD Başkanlığı'nın kuruluşu, ''Ulusal Deprem Stratejisi ve Eylem Planı'' ile Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkındaki Kanun'un son yıllarda yapılan önemli çalışmalar arasında yer aldığı bildirildi.
Açıklamada, AFAD tarafından, afete hazırlıklı aile, okul ve iş yeriyle afet gönüllüsü gençler gibi eğitim çalışmalarına hız verileceği belirtilerek, 2013 yılıyla eğitim ve bilinçlendirme kampanyalarına başlanacağı kaydedildi.
