DİSK Araştırma Enstitüsü'nün (DİSK-AR) hazırladığı 'Asgari Ücret Raporu'nda emeğin milli gelir içindeki payının azaldığına, işgücü maliyetinin düştüğüne, asgari ücretin dolar karşısında eridiğine dikkat çekiliyor. Ayrıca Türkiye, asgari ücretin satın alma gücü açısından 26 OECD ülkesi içinde 20’nci sırada olduğu ortaya çıktı. Raporda, hükümetin iddialarının aksine, Türkiye’nin düşük asgari ücretli ülkeler arasında yer aldığı vurgulanıyor.
OECD verilerine göre Türkiye, asgari ücretin satın alma gücü açısından 26 OECD ülkesi içinde 20’nci sırada yer alıyor. AB ülkeleri, satın alma gücü paritesine göre Türkiye’nin 2 ile 2,5 kat daha yüksek asgari ücrete sahip. BirGün'de yer alan habere göre, asgari ücreti Türkiye’den düşük ülkeler sadece Meksika, Şili, Çekya, Slovakya ve Macaristan. Diğer ülkelerin tümünün asgari ücreti Türkiye’deki asgari ücretten fazla.
Emeğin milli gelir içindeki payı azalıyor
Türkiye’de emeğin milli gelir içindeki payı 2000’li yılların başından bu yana azalıyor. Avrupa Birliği’nin yıllık makroekonomik veri tabanı olan AMECO verilerine göre, 1999’da 52,2 olan ücretlerin milli gelir içindeki payı, 2000’li yıllarda sistemli biçimde azalarak, 2015 yılında yüzde 34 seviyesine geriledi.
Türkiye’de ücretlerin milli gelir içindeki payı yüzde 30-35 bandına gerilerken, Avrupa Birliği (AB) ortalamasında ise küçük dalgalanmalar olsa da önemli bir düşüş söz konusu değil. AB ülkelerinde 2008 krizi sonrası bir toparlanma görülüyor ve AB ortalaması, yüzde 55’in üzerinde seyrediyor.
İddiaların aksine Türkiye’de işgücü maliyeti düşüyor
AMECO verileri sadece emeğin milli gelir içindeki payının değil, Türkiye’de işgücü maliyetlerinin de giderek düştüğünü ortaya koyuyor. 2000 yılında 100 olan işgücü maliyeti, 2015 yılında 27 puanlık düşüşle 73’e geriledi. Oysa aynı dönem içinde AB ülkelerinde işgücü maliyetlerinde sadece üç puanlık düşüş yaşandı.
Veriler, Türkiye’de işgücü maliyetinin hem mutlak hem de göreli olarak düştüğünü ortaya koyuyor. Böylece asgari ücret artışlarının gerçek maliyetinin işverenler tarafından üstlenilmediği, teşvikler ve verimlilik artışı yoluyla işverenlerin bu yüklerden kurtuldukları ortaya çıkıyor. İşgücü maliyetinin düşmesinin bir diğer anlamı da, ücret ve verimlilik arasındaki makasın açılması. Türkiye’de uzun çalışma saatleri ve yoğun/ağır çalışma koşulları, işgücü maliyetinin düşmesinin nedenleri arasında.
Türkiye düşük asgari ücretli ülkeler arasında
Asgari ücret konusunda ileri sürülen iddialardan biri de, Türkiye’de asgari ücretin dünyadaki diğer ülkelere göre yüksek olduğu yönünde. Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu’nun (TİSK) iddiasına göre, Türkiye’deki asgari ücret Avrupa’daki 12 ülkeden daha yüksek. Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci de Türkiye’deki asgari ücretin milli gelire oranla dünyadaki en yüksek ücret olduğunu iddia etti. TİSK'e göre, bu iddialar Türkiye’nin asgari ücret gerçeğini yansıtmıyor.
Asgari ücretin nominal (parasal) karşılaştırması, emekçiler açısından pek anlamlı değil. Önemli olan asgari ücretin alım gücünün karşılaştırılması. Satın Alma Gücü Paritesi (SAGP) farklı ülkelerdeki ücretlerin alım gücünün karşılaştırılmasına olanak sağlıyor.
OECD 2015 verilerine göre, asgari ücretin satın alma gücü açısından Türkiye, 26 OECD ülkesi içinde 20’nci sırada yer alıyor. Asgari ücreti Türkiye’den düşük ülkeler sadece Meksika, Şili, Çekya, Slovakya ve Macaristan. Diğer ülkelerin tümünün asgari ücreti Türkiye’den fazla. AB ülkeleri, satın alma gücü paritesine göre Türkiye’nin 2 ile 2,5 kat daha yüksek asgari ücrete sahip.
Ortalama saat ücretleri 26 Avrupa ülkesinden düşük
Türkiye’de sadece asgari ücret değil, ortalama saat ücretleri de diğer ülkelerle karşılaştırıldığında oldukça düşük. Eurostat (2014) verilerine göre, satın alma gücü paritesi esas alındığında Türkiye’de ortalama saat ücreti 2014 yılında 7,6 avro iken; İrlanda, Norveç, Danimarka, Belçika ve Almanya’da 17 ile 22 avro arasında değişiyor. Ortalama saat ücretlerinin Türkiye’den düşük olduğu ülkeler ise sadece Sırbistan, Letonya, Makedonya, Litvanya, Romanya ve Bulgaristan.
26 Avrupa ülkesindeki ortalama saat ücretleri, Türkiye’de saat ücretlerinin üzerinde. Burada dikkat edilmesi gereken, bu saat ücretlerinin nominal (parasal) değil, satın alma gücüne dayanması. Eğer nominal saat ücretleri esas alınırsa, Türkiye’deki saat ücretleri ile Avrupa ülkelerindeki saat ücretleri arasındaki fark daha da açılıyor. Bir diğer ifadeyle düşük saat ücretleri, Türkiye’deki işverenlere önemli bir maliyet avantajı sağlıyor.
Asgari ücret dolar karşısında eriyor
Asgari ücret döviz karşısında da ciddi bir erimeyle yüz yüze. 2008 yılı başında aylık 414 ABD Doları olan asgari ücret, 2016 Kasım ayı itibariyle 377 dolar seviyesine geriledi.
Benzer biçimde asgari ücretin işverene maliyeti de dolar cinsinden geriledi. 2008 yılı başında 636 dolar olan asgari ücretin işverene maliyeti 2016 Kasım ayı itibariyle 561 dolar oldu.
Döviz kurlarında 2016 yılının ekim ve kasım aylarında meydana gelen ve halen devam eden hızlı yükseliş, asgari ücretin ABD Doları cinsinden aşınmasını hızlandırıyor. Kurlardaki artışın fiyat artışlarını tetikleyeceği dikkate alınırsa, asgari ücretin reel olarak da düşmesi söz konusu olacak.