T24 Politika
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, siyasi gündemde sık sık yer alan erken seçim ihtimaline ilişkin olarak, "Biz iktidar olarak tüm planlarımızı 2028'e kadar yapıyoruz. Milletin verdiği yetkiyi sonuna kadar kullanacağız. Türkiye'nin önünde seçimsiz 3,5 yıl var" dedi.
Yatırım Danışma Konseyi, 8 yıl aradan sonra bugün İstanbul’da, Dolmabahçe’de bulunan Cumhurbaşkanlığı Çalışma Ofisi’nde toplandı.
Erdoğan’ın katılımıyla düzenlenen toplantıya, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Zekeriya Coştu, Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanı İbrahim Şenel, Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Burak Dağlıoğlu ile bazı özel sektör çatı kuruluşları başkanları ve toplam büyüklükleri yaklaşık 3.5 trilyon doları bulan özel sektör şirketlerinden temsilciler de yer aldı.
Toplantıya 13 ülkeden enerji, otomotiv, teknoloji, varlık yönetimi, finansal hizmetler, ulaşım, ve telekomünikasyon sektörlerinden dünya devi şirketler de katıldı.
Burada, yeni reform paketlerinin devreye alınacağını söyleyen Erdoğan, erken seçim açıklamasında bulundu. Erdoğan, "Milletin verdiği yetkiyi sonuna kadar kullanacağız. Türkiye'nin önünde seçimsiz 3,5 yıl var" ifadelerini kullandı.
Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar:
"Son 21 yılda yıllık ortalama yüzde 5,4'lük büyüme kaydederek satın alma gücü paritesine göre 11. sıraya yükseldik. Ulaştırma, enerji, eğitim, sağlık ve dijitalleşme alanlarında yaptığımız dev yatırımlarla ülkemizin altyapı eksiklerini tamamladık. Uluslararası doğrudan yatırımlarda bu süreçte bizlere ciddi katkı sundu. 2003’ten önceki 30 yılda sadece 15 milyar dolar yatırım alan Türkiye, son 20 toplamda 268 milyar dolarlık doğrudan yatırım çekti. 2002 yılında ülkemizde yalnızca 5 bin 600 uluslararası sermayeli şirket faaliyet gösteriyordu. Bugün ise 83 binden fazla çok uluslu şirkete ev sahipliği yapıyoruz. Türkiye artık bu şirketlerin üretim faaliyetlerinin araştırma geliştirme merkezleri, tasarım ekipleri, satın alma ofisleri, lojistik üsleri ve bölgesel yönetim merkezleriyle desteklendiği bir ekonomik merkeze dönüştü.
Özel sektör istihdamında uluslararası yatırımcıların payı yüzde 8,8’e çıktı. Ülkemiz yeni dönemde de uluslararası yatırımların tercih ettiği büyüyüp geliştiği lider ekonomilerden biri olmaya devam edecektir. 12’inci Kalkınma Planı, Orta Vadeli Program ve uluslararası doğrudan yatırım stratejisi gibi belgelerle ekonomideki yol haritamızı belirledik. Orta Vadeli Programın temel hedeflerinden biri yıllık ortalama yüzde 5’in üzerinde ekonomik büyümedir. Enflasyonun tek haneli rakamlara düşürülmesi, cari açığın azaltılması ve ihracatın yıllık ortalama yüzde 7 oranında arttırılması da programın öne çıkan başlıkları arasında. Dijital Dönüşüm, Yeşil Ekonomi ve Enerji Verimliliği konularına özellikle ağırlık veriyor, bu alanlardaki yatırımları hızlandırmayı planlıyoruz.
"Enflasyonun kontrol altına alındığı bir döneme girmiş bulunuyoruz"
6 Şubat depremlerinin maliyemize getirdiği 104 milyar dolarlık ilave yüke rağmen program döneminde mali disiplinden taviz vermiyoruz. Son dönemde açıklanan büyüme, istihdam, dış ticaret ve enflasyon verileri programın çalıştığını ortaya koyuyor. Cari açığımızın düştüğü, rezervlerin arttığı, risk göstergelerinin iyileştiği, enflasyonun kontrol altına alındığı bir döneme girmiş bulunuyoruz. Mikro ekonomide elde ettiğimiz bu olumlu gidişatı, yatırım ortamının iyileştirilmesi çalışmalarıyla destekliyoruz. Yatırım Ortamını İyileştirme Koordinasyon Kurulu 2024 yılı Eylem Planı’nda birçok çalışmayı hali hazırda tamamladık.
Erken seçim açıklaması
Biz iktidar ve ittifak olarak tüm planlarımızı 2028’e göre yapıyoruz. Milletin 14-28 Mayıs seçimlerinde verdiği yetkiyi sonuna kadar en güzel, en verimli şekilde kullanmanın çabasındayız. Muhalefetin kendi iç çekişmelerini perdeleme amacıyla gündeme getirdiği seçim tartışmalarını havanda su dövmek olarak görüyoruz. Türkiye'nin önünde her biri altın kıymetinde seçimsiz 3,5 yıl vardır. Ekonomide, savunmada, diplomaside, demokraside ve diğer alanlardaki hedeflerimize ancak bu 3,5 yılın hakkını vererek ulaşabiliriz. Bunun dışındaki her gündem lafügüzaftır. Sahtedir, sanaldır, sadece ve sadece ülkenin enerjisini tüketmeye dönük fuzuli hamlelerdir. Sizin de gelecek planlarınızı buna göre yapmanızda fayda olduğuna inanıyorum. Türkiye siyasi istikrarı, nitelikli insan kaynağı, küresel değer zincirlerindeki yükselen konumu, coğrafi avantajları ve güçlü ekonomik altyapısıyla uluslararası doğrudan yatırımların merkezi olmaya devam edecektir."