Kültür-Sanat

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın koruması Canöz roman yazdı: Vahşetin Başkenti

"Bir polisin içeriden duruma vakıf olduğunda daha gerçekçi yazabileceğini düşündüm"

20 Ekim 2019 17:48

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın koruma ekibinde görev yapan polis memuru Mesut Canöz, "Vahşetin Başkenti" isimli polisiye roman yazdı. Polis olmasında yazdığı romanın önemli rolü olduğunu söyleyen Mesut Canöz, "Birçok polisiye roman yazarı polis değil." dedi.

Haberler.com’da yer alan habere göre, kendisi de bir polis çocuğu olan ve 5 yıldır Cumhurbaşkanlığı Koruma Hizmetleri Genel Müdürlüğünde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın koruma ekibinde görev yapan polis memuru Mesut Canöz, uzun yıllardır üzerinde çalıştığı "Vahşetin Başkenti" isimli polisiye roman yazdı.

"Dünyada ve Türkiye'deki cinayetleri inceledim"

Babasının emekli bir başkomiser olduğunu ve hareketli bir dönemde sokaklarda görev yaptığını söyleyen Mesut Canöz, şahit olduğu olaylardan ve polisliğe olan ilgisinden yola çıkarak polisiye bir roman yazdı. Kitabında bir polis ile seri katil arasında yaşananları aktaran Mesut Canöz, "Dünyada ve Türkiye'de yaşanmış cinayetleri inceledim, harmanladım ve kendi karakterlerimi oluşturdum. Çok derin araştırmalar yaptım, çok sayıda insanla röportaj yaptım, olgunlaşma dönemi geldiğinde romanımı çıkartmaya karar verdim." dedi.

Romanın gerçekçiliğini anlatan Mesut Canöz, "Romandaki polisiye kahraman yapay bir kahraman değil. Kendimden ve kahraman figürlerinden esinlendiğim bir kahraman var romanda. Romanın ana teması polis seri katil kovalamacası ama yaşanan terör olayları, cinayetler, güvenlik ve asayiş sorunlarını farklı bakış açılarıyla bir bütün halinde cinayet romanı başlığında sunmaya çalıştım." diye konuştu.

Polis olmasında yazdığı romanın önemli rolü olduğunu söyleyen Mesut Canöz, "Uzun dönem öğretmenlik yaptım, benim polis olma sebeplerimden birisi de bu roman oldu. Birçok polisiye roman yazarı polis değil. Bir polisin içeriden duruma vakıf olduğunda daha gerçekçi yazabileceğini düşündüm. Bu şekilde polis oldum. Polis olduktan sonra romanım bitmişti ama daha inandırıcı, daha fantastik bir hale geldi." ifadelerini kullandı.

Romanı olayların geçtiği yerlerde bizzat gözlem yaparak yazdığını söyleyen Canöz, "Kızılay'da bir olay var, barda işlenin bir cinayet var, ben oralara gidip, gözümde o cinayeti canlandırarak, bu kadar sürede bu kadar cinayetin işlenmesi, bu usullerde işlenmesi mümkün müdür diye araştırarak yazdım." dedi.

Romanın senaryolaştırılması için kendisine teklif geldiğini de belirten Canöz, "Romanın konusu senaryoya uygun olduğu için gelecekte bir senaryo çekileceğini düşünüyorum. Bu romanın farkı, bir polis tarafından yazılması. Ayarında hayal ürünü var, ayarında gerçeklik var. Tamamen hayal ürünü değil. Romanın içinde sahte değil, gerçek kahramanlar var. Roman belli bir seviyeye geldiğinde uygun teklifler geldiğinde değerlendirmeyi düşünüyorum" diye konuştu.