Politika

Erdoğan'dan, Şam ve SDG arasındaki anlaşmaya ilk yorum: Mutabakat eksiksiz uygulanmalı, kazanan Suriye olacak

11 Mart 2025 20:12

Güncelleme: 11 Mart 2025 20:54

T24 Haber Merkezi

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün Suriye'nin geçici Cumhurbaşkanı Colani ile Suriye Demokratik Güçleri (SDG) arasında imzalanan "SDG'nin devlet kurumlarına entegre edilmesi" anlaşmasına ilişkin olarak ilk kez açıklamalarda bulundu. Suriye'nin terörden arındırılmasına yönelik her türlü çabayı, doğru yönde atılmış bir adım olarak gördüklerini ifade eden Erdoğan, "Varılan mutabakatın uygulanması Suriye'nin güvenliğine ve huzuruna hizmet edecektir. Bunun da kazananı Suriyeli kardeşlerimizin tamamı olacaktır" dedi.

Dün, Suriye'deki Heyet Tahrir Şam (HTŞ) yönetiminin başkanı ve geçici Cumhurbaşkanı Muhammed el Colani ile Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Genel Komutanı Mazlum Abdi arasında "SDG'nin devlet kurumlarına entegre edilmesi" anlaşması imzalandı. Suriye Cumhurbaşkanlığı, Colani ve Abdi'nin imzasını taşıyan bildiriyi yayımlayarak "Suriye'nin kuzeydoğusundaki tüm sivil ve askeri kurumların, sınır kapıları, havaalanı, petrol ve doğalgaz sahaları dahil olmak üzere Suriye devletinin yönetimine entegre edilmesi" konusunda mutabakata varıldığını bildirdi.

Colani ve Abdi imzaladı; işte Suriye Hükümeti ile SDG arasında imzalanan sekiz maddelik 'entegrasyon' anlaşması

Murat Yetkin: SDG-Şam anlaşması, Türkiye’deki “Öcalan açılımı” sürecinin seyrini etkileyecek özellikte

Suriye'deki Heyet Tahrir Şam (HTŞ) yönetiminin başkanı ve Geçici Cumhurbaşkanı Muhammed el Colani (sağda) ile SDG Genel Komutanı Mazlum Abdi

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Sergi Salonu'nda Filistinlilerle Kardeşlik İftarı'nda açıklamalarda bulundu. Açıklamasından satır başları:

"2. Nekbe projesine dönük hamlelerin hiçbiri kabul edilemez"

"Davetimize icabet ederek, iftar soframızı onurlandıran siz muhterem kardeşlerime, ailem adına, milletim adına tek tek teşekkür ediyorum. Ramazan-ı Şerifin kardeşliğimizi perçinleyen, dayanışmamızı güçlendiren bu vahdet ve kuvvet ikliminde sizlerle bir arada olmanın bahtiyarlığını yaşıyorum. Cumhurbaşkanlığı Külliyemize, milletin evine, bu gazi mekana hepiniz hoş geldiniz, şeref verdiniz. Sözlerimin hemen başında sizlerle birlikte milletimizin ve Filistin halkının Ramazan-ı Şerifini canı gönülden tebrik ediyorum.

Bu mübarek aya nasıl salimen ulaştıysak Kadir Gecesi ve Ramazan Bayramı'na da aynı şekilde sağlıkla, afiyetle, huzurla vasıl olmayı Rabbim hepimize nasip eylesin diyorum. Yine sizlerin vasıtasıyla Gazze, Kudüs ve Batı Şeria'daki kardeşlerimiz başta olmak üzere dünyanın dört bir yanında izzetiyle hayata tutunan Filistin'in yiğit evlatlarını şahsım ve milletim adına saygıyla selamlıyorum. 

Zulme ve zalime meydan okuyan şehadet şerbetini yudumlayan tüm şehitleriimizi, Filistin'in yürekli evlatlarını rahmetle anıyorum.

Gazze'de ve Batı Şeria'da özgürlükleri için toprağa düşen tüm şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. İsrail'in 471 gün boyunca Gazze'de gerçekleştirdiği katliamlar insanlık tarihine bir utanç lekesi olarak kazınmıştır. Soykırım şebekesinin saldırılarında binlerce kardeşimiz şehit oldu. 200'ün üzerinde basın mensubu katledildi. 330'dan fazla sağlık görevlisi öldürüldü. Ağzı süt kokan bebekleri katletmekten sadistçe keyif alan bir cinnet hali...

Filistinli kardeşlerimizi hiçbir zaman yalnız bırakmadık. Nablus'tan Akka'ya her bir köşesinde ortak tarihimizin, dostluğumuzun, kardeşliğimizin izleri vardır. Pek çok eser Filistinle aramızdaki ortak geçmişin vücut bulmuş halidir.

Gazzeli 1369 hasta, yaralı ve refakatçinin ülkemizdeki hastanelerde tedavilerinin devam etmesini sağladık. 880 vatandaşımızı Gazze'den tahliye ettik. Bakınız Mescid_i Aksa'nın sağındaki ilk caddenin adı El Hakkari'dir. Bu cadde ismini Selahaddin-i Eyyübü'nin komutasında Kudüs'ün fethine katılan ve fetihten sonra buraya yerleşen Hakkarili süvarilerden almıştır. Türk milleti olarak Kudüs nöbetimiz, Filistin nöbetimiz hala devam ediyor. 

Yer aldığımız tüm uluslararası platformlarda haksızlıkları dile getirdik, tüm Filistinlilerin sesi olduk. 9 ülkenin daha Filistin'i tanımasına katkıda bulunduk. Soykırım davasına müdahil olma kararı aldık. Gazze'ye 100 bin ton insani yardım malzemesi oluşturduk. İsrail'le olan ticari işlemleri tamamen durdurduk. Mitinglerle, boykotlarla ve farkındalık çalışmalarıyla Filistinli kardeşlerimize destek verdik. Filistinlilerin haklı direnişine çamur atanlara karşı destek verdik.

Kızılay, AFAD, Türkiye Diyanet Vakfı ve nice yardım faaliyetiyle Filistinli kardeşlerimize destek verdik. Ezelden ebede uzanan kardeşliğimize kimse engel olamayacaktır. Filistin'i ve Filistinli kardeşlerimizi bundan sonra da yalnız bırakmayacağız.

Netanyahu hükümetinin ateşkesi baltalama girişimleri ilk günden bu yana sürmektedir. Ne yapmak istediklerini gayet iyi biliyoruz. Bölgemizde böl parçala yönet tarzı yeni planın devreye alınmasına geçit vermeyeceğiz. Filistinlileri topraklarından sürgün ederek 2. Nekbe projesine dönük hamlelerin hiçbiri kabul edilemez.

"Suriye'de varılan mutabakatın uygulanması Suriye'nin güvenliğine hizmet edecektir"

Komşumuz Suriye'nin toprak bütünlüğüne üniter yapısının korunmasına birliğinin ve dirliğinin tahkim edilmesine büyük önem veriyoruz. İlk günden beri hep bunu savunduk, Suriye'nin terörden arındırılmasına yönelik her türlü çabayı doğru yönde atılmış bir adım olarak görüyoruz. Tüm varılan mutabakatın uygulanması Suriye'nin güvenliğine ve huzuruna hizmet edecektir. Bunun da kazananı Suriyeli kardeşlerimizin tamamı olacaktır. Kardeşliğimizi yücelttiğimiz ölçüde oyunları bozar, geleceğimiz güven altına alabiliriz. Rabbim bizi kardeş kavgasında muhafıza buyursun."