T24 - CHP'nin dün yapılan 16. Olağanüstü Tüzük Kurultayı'nın ardından bugün de gündemi 362 delegenin imzasıyla belirlenen ve 9 tüzük maddesinin değişiklik talebinin görüşüleceği 17. Kurultay'ı toplandı. Bugün gergin bir ortamda başlayan kurultay salonuna yalnızca delegelerin alınması ve parti üyelerinin girememesi nedeniyle bir süre salon dışında arbede yaşandı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bugün yaptğı konuşmada "yeni CHP" vurgusunu daha keskin yaptı. CHP’nin yeni bir yol haritasıyla yoluna devam edeceğini belirten Kılıçdaroğlu, “Aklımızı kullanacağız, değişik görüşlere saygı duyacağız” dedi. CHP lideri “CHP’de değişimin ve dönüşümün altına imza attıkları için delegelere teşekkür ediyorum” diye konuştu. Dünkü tartışmaların odağındaki isim İsa Gök de Kılıçdaroğlu'nun ardından kürsüye çıktı. Gök konuşmasının başında Kılıçdaroğlu'nu Atatürk'ten bahsederken yalnızca adını kullanarak "Mustafa Kemal" demesini saygısızlık olarak niteledi. 362 delegenin imzasıyla hazırlanan ve tüzüğün 9 maddesinde değişiklik öngören teklif reddedildi.
Partisinin, Ankara Spor Salonu'nda dün yapılan 16. Olağanüstü Kurultay'ının gerçekleştirildiğini anımsatan Kılıçdaroğlu bugünkü konuşmasında şunları kaydetti:
"Birileri şunu bekliyordu; CHP'de kurultay olacak kavgalar, sandalyeler uçuşacak. İşte bu CHP yok mu, hep kavga eden CHP. Şimdi geldik bir yere. İşte bu CHP var mı? Barışı, özgürlüğü, demokrasiyi her kurultayında savunan CHP. CHP yeni bir yol haritası çiziyor. Halka doğru giden, halktan yana bir yol haritası çiziyor. Ülkenin, insanının sorunlarına kilitlenen bir yol haritası çiziyor. Demokrasi, özgürlük bağlamında bir yol haritası çiziyor. 16. Olağanüstü Kurultay'da neden demokrasiye, özgürlüklere bu kadar büyük vurgu yaptık? Çünkü ayaklarımızın altından demokrasi kaçıyor, özgürlüklerimiz kayıyor bizim. AKP'nin oluşturduğu kendi yandaş medyasıyla sabahtan akşama 24 saat Türkiye'de demokrasi varmış gibi gösteriliyor, toplum ikna ediliyor. Onun için dedik ki: Bu ülkede demokrasi yok, sağlıklı işleyen bir demokrasi yok, güçler ayrılığı ilkesi oturmamış."
Başta medya olmak üzere tüm kesimlerin baskı altında olduğunu ileri süren Kılıçdaroğlu, tüm dünyanın dikkatini bu noktaya çekeceklerini söyledi.
CHP'nin demokrasi ve özgürlüğü içselleştirmiş bir parti olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, tarihi sürecinde bunu gösterdiğini anlattı.
Kılıçdaroğlu, tek boyutlu düşünceyi kabul etmediklerini, kendileri gibi düşünmeyenler için de özgürlük istediklerini ifade ederek, şöyle konuştu:
"Dün çok önemli bir sınav verdik. Türk demokrasi tarihi açısından çok önemli bir sınav verdik. 'Madem ki siz demokrasi istiyorsunuz, özgürlük istiyorsunuz, bu tüzükle mi yapacaksınız?' diye soracaklar. Şimdi onların bu soruyu sormalarına da olanak verdik. Önce demokrasiyi, tüzüğümüzü değiştirerek kendi partimizde yaptık. Demokrasisi gelişmiş bir CHP var artık. Bu toplumun yarısı kadın yarısı erkek, erkek egemen bir toplumdan çıkarıp artık kadınların da bu ülkede siyaset yapmalarının yolunu açıyoruz."
Delegelere teşekkür
CHP'nin kurultaylarının artık değiştiğini, barışın, özgürlüğün ve demokrasinin dile getirildiği kurultaylar olduğunu anlatan Kılıçdaroğlu, dünyapılan kurultayda yeni tüzüğün, katılan delegelerin oy birliğiyle kabuledildiğini ifade etti.
Delegelere bir kez daha teşekkür eden Kılıçdaroğlu, "CHP'de değişim ve dönüşümün altına imza attıkları için teşekkür ediyorum" dedi. Hiç kimseye telefon açıp "oyunu şöyle, böyle kullan" demediğini belirten Kılıçdaroğlu, onları özgür iradeleriyle baş başa bıraktığını, hiçbir delegenin iradesine ipotek koymadığını söyledi.
Kılıçdaroğlu, "Çünkü ben, CHP'li delegelerin sağduyusuna güveniyorum. Onların yurtseverliklerine güveniyorum. Onlar boşuna delege olmadı" dedi.
İsa Gök yeniden kürsüde...
Kılıçdaroğlu'nun 10 dakikalık konuşmasının ardından olağanüstü kurultay çağrısı yapan delegeler adına CHP Mersin Milletvekili İsa Gök, kürsüye çıktı.
Salonda bulunanların "yuh" çekmesi üzerine Divan Başkanı Adnan Keskin, partilileri, "O arkadaşımız da CHP'lidir. Onun da hak ve özgürlüklerine sahip çıkmak her CHP'nin görevidir" diyerek uyardı.
Daha sonra kürsüye çıkan Gök, Mustafa Kemal Atatürk'ün, Türkiye'nin devrimcisi, CHP'nin, Cumhuriyetin kurucusu olduğunu, ona saygıda en ufak bir kusuru dahil kabul edemeyeceğini söyledi. Mustafa Kemal Atatürk'ten konuşmalarda sürekli, sadece ilk adıyla "Mustafa Kemal" diye bahsedildiğini ifade eden Gök, "Ben Sayın Genel Başkanıma Kemal, eski genel başkanlara Altan, Deniz dersem saygısızlık olur. Genel Başkanımızdan ricam Mustafa Kemal Atatürk denilmesi" dedi.
Gök, 362 delegenin, demokratik tüzüğe kavuşmak için tüzük kurultayı imzası verdiğini anımsatarak, "Bu imzalar verilince ilanlar başladı, şu salon, bu salonda, şu gündemde dört beş ayrı ilan... Parti tarihimizde bir kurultay ilanını becerememe ilk kez yaşandı. Sonuçta başarılı oldu, şükür" diye konuştu.
Çifte kurultayın şık olmadığını ifade eden Gök, kurultaylarda davul zurna çalınabileceğini ancak teorinin, ideolojinin paylaşıldığı, ülke sorunlarının tartışıldığı fikir fırtınası olması gerektiğini belirtti.
İsa Gök, dünyadaki tüm sol partilerinde böyle olduğunu dile getirerek ancak ideolojik tartışmalara, sorunların tespitine giremediklerini, Meclisi eleştirdiklerini, buna karşın farklı bir şey getiremediklerini, bunları aşmaları gerektiğini savundu.
"Kimse, huzuru bozmaya gitmedi"
Gök, dünkü kurultaya hiç kimsenin, huzuru bozmaya gitmediğini dile getirerek, Siyasi Partiler Kanunu, Medeni Kanun'u, tüzüğü hatırlattığını söyledi.
CHP'nin hukuki hata yaşamaması için uyarı önergesi verdiğini dile getiren Gök, kanuna göre tüzük kurultayı ve fesih kararının, delegelerin üçte ikisinin hazirunda imzasıyla olduğunu, tüzüğün değişecek her maddesinde, delege sayısının üçte ikisinin kabul oyu gerektiğini belirtti.
Gök, tüzüğün yarıdan bir fazla oyla değiştirilemeyeceğini, bu sayının 840 olması gerektiğini savundu.
Muhaliflerin teklifi reddedildi
362 delegenin imzasıyla hazırlanan ve tüzüğün 9 maddesinde değişiklik öngören teklif de reddedildi.
Divan Başkanı Adnan Keskin, 362 delege imzasıyla hazırlanan ve tüzüğün 9 maddesinde değişiklik öngören teklifini tek tek maddeler halinde okutarak, delegelere işari yolla oylama yaptırdı. Oylama sonucunda, tüzük değişikliğine ilişkin maddelerin tümü reddedildi.
Tüzük değişikliğine ilişkin maddeler okunurken, bazı maddelerin oylamasının gizli oyla yapılması istemli önerge Divan Başkanlığı'na sunuldu. Keskin, önerge lehine söz almak isteyen olup olmadığını sordu. Kimsenin söz almaması üzerine önergeyi oylatan Keskin, önergenin reddedildiğini duyurdu. Önergenin reddedilmesine itiraz eden eski milletvekili Sabri Ergül'ün oturduğu yerden itiraz etmesi üzerine Keskin, ''Sayın Ergül, burası şov yapılacak yer değil, oturun yerinize'' dedi.
Tüzüğün maddelerinde değişiklik yapılmak istenen önergeler tek tek okunarak reddedilmesi üzerine, solanda bulunan bazı delegeler ve İsa Gök salondan ayrıldı.
İsa Gök: Hukukun bittiğinin ispatıdır
Gök, kurultay çıkışında gazetecilere yaptığı açıklamada, değiştirilmesi öngörülen tüzük maddeleri üzerinde görüşme yapılmasının kabul edilmediğini belirterek, ''Çok basit bir soru Mecliste hükümet kanun tasarısı getirirken veya birileri kanun teklifi verirken her maddede kimlerin nasıl konuşacağı yazılır mı, bu nerede görülmüştür?'' diye sordu.
''Yönetim maddeler üzerinde konuşulmaktan o denli korkuyor ki yerel seçimlerde ön seçim isteyen maddemizi konuşmuyor'' diyen Gök, şöyle devam etti:
''Çünkü Genel Merkez, yerel seçimlerde ön seçim istemiyor. Maddelerde demokrasi beyanında bulunacağız, demokrasiyi getiren maddeler bu maddeler, 'o maddeleri biz değiştirdik, demokrasiyi biz getiriyoruz' dediklerinin yalanını ortaya çıkaracağız.
Olağanüstü Tüzük Kurultayı'nın gündemini isteyenler belirler. Diğer kurultayda genel merkez belirledi. Gündem böyle yazılır, her madde için şu kadar kişi konuşacağı, onun için her madde için de şu kadar kişi konuşacak, yeterlilik önergesi bundan önce verilemez, bunlar yönetmelikte yazıyor. Konuşmaların serbest olacağını yönetmelik beliriyor ama Genel Merkez ve Adnan Keskin başkanlığındaki Divan, o maddelerde konuşulmasından ürktüler. 'Maddelerde gerçek sorun, gerçek demokrasinin ne olduğunu gösteririz' diye maddelerde dahi konuşturmadılar. Bu kınanacak bir durumdur. Bu, yeni CHP mantığının, hukukun bittiğinin ispatıdır.''
Arbede yaşandı
Öte yandan CHP'nin eski Parti Meclisi (PM) ve Merkez Yönetim Kurulu (MYK) üyesi Savcı Sayan'ın, CHP'nin 17. Olağanüstü Kurultayı'nın yapıldığı salona gelişinde arbede yaşandı.
Savcı Sayan, kurultayın yapıldığı Ahmet Taner Kışlalı Spor Salonu'na, koruması olduğunu söylediği bazı kişilerle birlikte girmek istedi. Polis ve bazı partililerin engeliyle karşılaşan Sayan, "İsa Gök'ün akıbetini yaşamak istemiyorum. Bunlar benim arkadaşlarım" diyerek koruması olduğunu söylediği kişilerle salona girmekte ısrar edince arbede yaşandı.
Bunun üzerine parti görevlileri salona sadece delegelerin girebileceğini belirterek, Sayan'ın koruması olduğunu söylediği kişilere engel oldu. Daha sonra Sayan, tek başına salona girdi. Bazı delegeler, Sayan'a "provokatör" diye bağırarak tepki gösterdi.
Arbede sırasında Sayan'ın koruması olduğu söylenenlerden biri, tartaklandı. Sayan'ın salona girişinin ardından polis, söz konusu kişileri salonun bahçesinin dışarısına çıkardı.