Politika

CHP, Sabahattin Ali cinayetini Meclis’e taşıdı

Kırklareli milletvekili Mehmet Kesimoğlu, Başbakan Erdoğan’a Sabahattin Ali’nin, 'Milli Emniyet’de işkence sonucu öldürüldüğü iddialarıyla ilgili kayıt' bulunup bulunmadığını sordu

22 Mayıs 2013 19:04

Hülya Karabağlı / Ankara

CHP Kırklareli Milletvekili, İçişleri Komisyonu Üyesi Mehmet S. Kesimoğlu, 1948 yılında faili meçhul bir cinayete kurban giden gazeteci-yazar Sabahattin Ali’yi Meclis gündemine taşıdı. Önergede, 63 yıl sonra Sebahattin Ali’nin kaçışı sırasında kılavuzluk eden Ali Ertekin tarafından öldürüldüğünü kaleme alan Üsküp Jandarma Karakolu üst Çavuşu Mevlüt Afacan’ın yazısına yer verdi. Kesimoğlu, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın yanıtlaması istemiyle verdiği önergede, ”Sabahattin Ali’yi kim, nasıl öldürmüştür?” diye sordu. Kesimoğlu’nun, önergesi ve gerekçesi şöyle:

 

‘Kılavuzu tarafından öldürülen Sabahattin Ali’ 

 

Kesimoğlu, Sabahattin Ali cinayetiyle ilgili devlet kayıtlarına giren bir belgeyi, 60 yıllık bir klasörden 2010 yılında tesadüfen bulmuştur. Üsküp Jandarma Karakolu Üst Çavuşu Mevlüt Afacan imzalı kitapçıkta toplanan belgenin üzerinde 29 Nisan 1950 tarihi bulunmaktadır. Pelur kağıda yazılmış ıslak imzalı belge, Sabahattin Ali cinayetinden 2 yıl sonra kaleme alınmıştır.

63 yıl önceki resmi yazıda geçen ifade aynen şöyle: “Komşu bucak ve karakollar bölgesinde vuku bulan hudut vakaları, ilticalar ve Bulgaristan’a geçmek üzere yola çıkan Sebahattin Ali’ye kılavuzluk eden Ali Ertekin’in, Sebahattin Ali’yi Sazara köyü hududu içinde öldürmesi üzerine sırf hudut vakalarını önlemek maksadı ile 22 Nisan 1949 tarihinde bucağa bağlı olan Sazara köyünde bir asayiş karakolu açılmıştır.”

 

’Devlette cinayetle ilgili bir kayıt var mı?

 

25 Şubat 1907’de Bulgaristan sınırları içinde kalan Gümülcine kazası Eğridere köyünde doğan gazeteci yazar Sabahattin Ali, 65 yıl önce faili meçhul bir cinayete kurban gitmiştir. 41 yıllık kısa hayatına, pek çok öykü, şiir ve roman sığdırmış, haksızlıklara karşı amansız bir mücadele vermiştir. Dergilerde çıkan yazıları nedeniyle aylarca cezaevinde yatan Sabahattin Ali, baskılardan uzaklaşmak için yurt dışına gitmeye karar vermiş ancak kendisine pasaport verilmemiştir. Sabahattin Ali iddiaya göre Bulgaristan’a kaçmak için para karşılığı Ali Ertekin’le anlaşmıştır. 

 

‘MİT ajanı kılavuz’

 

Ertekin ise dönemin istihbarat teşkilatı olan Millî Emniyet Hizmeti Riyâseti adına ajanlık yapmaktadır. Resmi açıklamalara göre Ertekin, “milli hislerini tahrik ettiği için” Sabahattin Ali’yi başına sopa vurarak öldürmüştür. Cesedin 2 Nisan 1948 tarihinde Kırklareli’nde bulunmasından sonra, 28 Aralık 1948’de tutuklanan Ertekin, Kırklareli Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanmış, dört yıla hüküm giymiş; fakat birkaç hafta sonra çıkartılan aftan yararlanarak serbest kalmıştır.

 

‘Aile işkence sonucu öldüğünü söylüyor’

 

Yazarın yakın çevresi Sabahattin Ali’nin Kırklareli’de Milli Emniyet tarafından sorgulanırken işkence sonucu öldüğünü ve Ertekin’in paravan olarak kullanıldığını belirtse de bu hiçbir zaman kanıtlanamamıştır.”

- Söz konusu belgenin bir nüshası devlet kayıtlarında bulunmakta mıdır?

-Devlet kayıtlarında Sabahattin Ali cinayetiyle ilgili başka belgeler de var mıdır?

 

‘Cinayetle ilgili dava dosyası arşivde mi?’

 

-Kayıtlara göre Sabahattin Ali nasıl öldürülmüştür?

-Sabahattin Ali cinayetiyle ilgili dava dosyası arşivlerde bulunmakta mıdır?

 

‘MİT’te  hangi bilgi ve belgeler var?’ 

 

-Sabahattin Ali cinayetini işleyen Ali Ertekin dönemin istihbarat teşkilatında mı çalışmaktadır?

-Sabahattin Ali’nin Kırklareli’nde Milli Emniyet tarafından sorgulandığı ve işkence gördüğü doğru mudur? MİT kayıtlarında böyle bir bilgi var mıdır?

-MİT kayıtlarında Sabahattin Ali’nin, Milli Emniyet’de işkence sonucu öldürüldüğü iddialarıyla ilgili kayıt bulunmakta mıdır?

-Sabahattin Ali’nin ölümüyle ilgili MİT kayıtlarında hangi belgeler vardır?”