Politika

Özel'den "ahmak davası" yorumu: İmamoğlu'na kumpas kurmuşlar, kumpasın piyonu Süleyman Soylu

"Kendilerine de Türkiye'ye de kötülük olur"

24 Eylül 2024 12:29

T24 Haber Merkezi
 
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Sosyalist Enternasyonel Başkanlık Kurulu toplantısına katılmak üzere bugün ABD’ye hareket etmeden önce, havalimanında yaptığı açıklamada, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun istinaftaki davasında kararın açıklanacağına ilişkin olarak sorulan soru üzerine, "Böyle bir saçmalık, fütursuzluk, böyle bir şuursuzluk yok. Ben Türkiye'ye böyle bir ayıbı bir daha yaşatacaklarını düşünmüyorum. İstanbul seçmeni zaten bunları cezalandırmadı mı? Millet demokrasi tokadı attı, böyle şeyleri sevmiyor millet. Ekrem İmamoğlu'na bir kısıtlama getirmek için kumpas kurmuşlar. Bu kumpasın piyonu Süleyman Soylu. İcracılarını zaten herkes biliyor, lafın tamamı aptala söylenir. Geçen seferki demokrasi tokadından ders almadıysanız, millet bunun çok daha şiddetlisini uygular. Kendilerine de Türkiye'ye de kötülük olur" dedi. Özel, "Eğer biz ABD'deyken böyle bir karar çıkarsa geri döneriz. Ben öyle bir güne uyanacağımızı düşünmüyorum" ifadelerini kullandı. 
 
Özgür Özel'in, ABD'ye hareket etmeden önce havalimanında yaptığı açıklamalardan öne çıkanlar şöyle:
 
"ABD'deki bir dizi toplantıya katılmak adına Türkiye'den ayrılıyoruz. Ziyaretlerimizin en başında BM toplantısına paralel olarak Sosyalist Enternasyonel'in partisini New York'ta yapacağız. Biz de dahil 77 ülke var. Orada bir konuşma yapacağız. İsrail'in son günlerde arttırdığı saldırgan tutumu, birinci gündem maddemiz. Ayşenur Ezgi Eygi’nin katledilmesiyle ilgili ABD'nin kendi vatandaşına sahip çıkması noktasında çağrımızı yapacağız.
 
Ve tabiki Türkiye'nin AB'ye tam üyeliği konusunu da gündeme getireceğiz. Tüm siyasi akrabalarımızdan bu konuda beklediğimiz desteği ifade edeceğiz. AB'ye tam üyelik Çin ile Rusya ile diğer coğrafyalarla köprülerin atılması anlamına gelmiyor.

Ekrem İmamoğlu'nun istinaftaki davası

"6 genel başkan yardımcımızı görevlendirdik, toplantı yapılacak bu konuda. İBB Başkanımız da toplantının bir kısmına katılacak. Dün akşam kendisiyle görüştük, değerlendirme yaptık. Olmayacak bir şeyi olacakmış gibi kimse kabul ettirmeye çalışmasın. Süleyman Soylu Ekrem İmamoğlu'na ahmak dedi, Ekrem Bey de ona hiç terbiyesini bozmadan sensin dedi. İşi ondan sonra YSK'ya çektiler. Bir kere Süleyman Soylu hepimizin gözünün içine baka bakla ahmak dedi mi demedi mi? Ekrem Bey'in söylediğini YSK'ya söyledi diyerek ceza vermeye kalkıyorlar. Böyle bir saçmalık, fütursuzluk, böyle bir şuursuzluk yok. Ben Türkiye'ye böyle bir ayıbı bir daha yaşatacaklarını düşünmüyorum. İstanbul seçmeni zaten bunları cezalandırmadı mı? Millet demokrasi tokadı attı, böyle şeyleri sevmiyor millet. Ekrem İmamoğlu'na bir kısıtlama getirmek için kumpas kurmuşlar. Bu kumpasın piyonu Süleyman Soylu. İcracılarını zaten herkes biliyor, lafın tamamı aptala söylenir. Böyle bir şey yok. Geçen seferki demokrasi tokadından ders almadıysanız, millet bunun çok daha şiddetlisini uygular. Kendilerine de Türkiye'ye de kötülük olur. Eğer biz ABD'deyken böyle bir karar çıkarsa geri döneriz. Ben öyle bir güne uyanacağımızı düşünmüyorum. 
 

"Ahmak" davasının geçmişi

Ekrem İmamoğlu, ilk kez İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçildiği 2019 yılının kasım ayında Fransa'nın Strazburg kentinde düzenlenen Avrupa Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi'ne davetli olarak katılmış ve bir konuşma yapmıştı.

O dönem Türkiye İçişleri Bakanı olarak görev yapan AK Parti İstanbul Milletvekili Süleyman Soylu, İmamoğlu için "Avrupa Parlamentosu'na gidip, Türkiye'yi şikayet eden ahmağa söylüyorum. Bunun bedelini bu millet sana ödetecek" demişti.

İmamoğlu ise Soylu'ya "31 Mart'ta seçimi iptal edenler ve dünyada, Avrupa'da, onların gözünde nereye düştüğümüz noktasında, o olan şeylere, biten şeylere baktığımızda, tam da işte 31 Mart'ta seçimi iptal edenler ahmaktır. Önce ona bir odaklansın." cevabını vermişti.

Bunun üzerine Türkiye'deki seçimleri organize eden Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) üyeleri hakarete uğradıklarını ve mağdur olduklarını belirterek İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'na yazılı suç duyurusunda bulunmuştu.

Başsavcılığın hazırladığı iddianamede "kurul halinde çalışan kamu görevlilerine karşı görevlerinden dolayı alenen hakaret" suçundan İmamoğlu'nun 1 yıl 3 ay 15 günden 4 yıl 1 aya kadar hapis cezasına çarptırılması istenmişti.

İstanbul Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ilk ayağında Ekrem İmamoğlu'na 2 yıl 7 ay 15 gün hapis ve siyasi yasak cezası verilmişti.

Dava, son iki yıldır Türkiye'de "Temyiz Mahkemesi" olarak da kabul edilen Yargıtay'ın bir alt basamağı İstinaf Mahkemesi'nde görülmeye devam ediyor.

Yüksel Arslan'ın paylaşımı

Ben Mansur Yavaş ile görüştüm. Kendisi bu konuda son derece yapıcı bir tutum sergiledi. Sayın İmamoğlu ile de tüm gündemi değerlendirdik. Önümüzdeki hafta ben döndükten sonra üçümüz bir araya geleceğiz. Ortada bir kriz yok. Günü geldiğinde, karar vereceğimizde, hep birlikte en doğru kararı veririz. Bu konuda üçümüz arasında bir tenakuz, bir çelişki yok. Herkes aynı şeyi söylüyor. Herkes aynı şeyi söylemesine rağmen, akşam sabah televizyonlarda farklı şeyler yazılıyor. Mevzubahis olan milletvekili, bizim hep saygı gösterdiğimiz, bize de saygı gösteren birisi. Ama sosyal medyada vs bu tip şeyleri daha önce de yapan birisi. Mansur Bey zaten gerekeni yaptı. Benim belediye başkanımın gönlünde olmayan benim gönlümde de olmaz. Mansur Bey gereğini yaptı ama o gereğini yapmak yerine başka şey yaptı. Bundan sonra yolu açık olsun."
 

Yüksel Arslan ne demişti?

ABB Başkanı Mansur Yavaş’a yakınlığıyle bilinen ve bir dönem özel kalem müdürlüğünü de yapan Ankara Milletvekili Yüksel Arslan, sosyal medyadan yaptığı paylaşımla dikkat çekti.

Arslan'ın "Tek derdi kendi kariyeri ve ona çizilen rotada yürümek olana, 'Proje Çocuk' denir, 'Mustafa Kemal'in Askeri' denmez” sözleriyle İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nu hedef aldığı şeklinde yorumlandı. 

Arslan'ın açıklaması şu şekilde:

“Kurucu iradenin, Atatürk'ün ortaya koyduğu kuruluş ilkelerinin düşmanlarıyla el el olanlar, "Mustafa Kemal'in Askeri" olamaz. Terör örgütleriyle, etnik bölücülerle, vatan hainleriyle aynı kareye girenlerin, Atatürk'ün aziz hatırasına ve mücadelesine ihanet ettiği gün gibi ortada.

"Mustafa Kemal'in Askerleriyiz" sözü mesuliyet sahibi ve inanmış insanların dilindeyse memleketin sorunlarına şifa olur. Siyasi kalpazanların ve hangi bayrağa selam durduğu belli olmayan kimliksizlerin ağzından çıkıyorsa, kirli niyetlerin üstü örtülmek isteniyordur.

Devletimizin temeline, milletimizin varlığına yönelik saldırıların hedefine ulaşması için işbirlikçilik yapanlar, "Mustafa Kemal'in Askeri" değil düşmanıdır. Kariyer basamaklarını çıkmak için Avrupa başkentlerinde kapı aralayanlar, Türk'ün kudreti ve kuvvetinden başka irade tanımayan Atatürk'e bizim gözümüzle bakamazlar. Tek derdi kendi kariyeri ve ona çizilen rotada yürümek olana, "Proje Çocuk" denir, "Mustafa Kemal'in Askeri" denmez.”

Mansur Yavaş'tan cevap

Söz konusu paylaşımı alıntılayan Mansur Yavaş, şunları yazdı:

“Kamuoyunun dikkatine:

Bağımsız milletvekili Sayın Arslanın bu açıklamalarını ve yayınladığı metni onaylamadığımın bilinmesini isterim.

Ayrıca iyi bilinmelidir ki bu tür açıklamalar benim siyaset tarzıma uymamaktadır.

Kendisine tavsiyem bu twiti silmesidir.”

Arslan, ASKİ Spor Kulübü Başkanlığı görevinden istifa edeceğini açıkladı

Bir dönem Yavaş’ın özel kalem müdürlüğünü de yapan milletvekili Yüksel Arslan, Yavaş’ın bu tepkisi üzerine ASKİ Spor Kulübü Başkanlığı görevinden istifa edeceğini açıkladı. Arslan, gazeteci Gürkan Hacır’a yaptığı açıklamada, şunları söyledi:

''Bu paylaşımdan Mansur Bey’in kesinlikle haberi yok. Ben İmamoğlu’nu kastetmedim. Ama öyle anlaşıldığını görüyorum. Ben Mansur ağabeye asla zarar vermeyi düşünmem. Ama görünen o ki istemeden de olsa zarar veriyorum. Bu yüzden pazartesi sabah ASKİ Spor Kulübü Başkanlığı’ndan da ayrılacağım.''

 

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

 

Kızılcık Şerbeti’nin iftiracı “deli kadınları” iş başında; Sönmez ve Pembe’ye sevgili adayı yok mu?