CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökçe Gökçen, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un Kars T Tipi Cezaevi’nde su altyapısının yetersiz olması nedeniyle mahkumların yaşadığı sorunlara ilişkin verdiği önergesine süresi içinde yanıt vermediğini bildirdi. Gökçen, “Ekonomik gücü olmayan mahkumlar, dayanışma olmazsa susuz kalma tehlikesiyle karşı karşıya. İdari yetkililere yapılan başvurular ise genellikle ‘kendi başınızın çaresine bakın’ yanıtıyla sonuçlanıyor” dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökçe Gökçen, CHP Adalet Bakanlığından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Gökçe Gökçen, Kars T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda tesisin su altyapısının eksik olmasını ve bu durumun mahkumlar ciddi su ve ekonomik kriz yarattığını ifade ederek, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un yanıtlaması istemiyle soru önergesi vermişti. Gökçen, Bakan Tunç’a şu soruları yöneltmişti:
"Kars T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nun su altyapısının tamamlanmadan faaliyete geçirilmesinin sebebi nedir? Sondaj çalışmalarının gecikme sebepleri nelerdir? Şebeke suyunun içilmez durumda olduğu ve sağlık sorunlarına yol açabileceği iddialarıyla ilgili herhangi bir denetim yapılmış mıdır? Eğer yapıldıysa denetim sonuçları nelerdir?
“Şebeke suyunun ağır tonajlı arsenik içerdiği iddiaları doğru mudur? Eğer doğruysa bu sorunun çözülmesi için Bakanlığınızca başlatılmış bir çalışma var mıdır? Mahkumların kendi bütçelerinden su temin etmek zorunda bırakılmaları, özellikle ekonomik durumu yetersiz mahkumlar için ciddi mağduriyetlere yol açmaktadır. Bu konuda mahkumlara destek sağlanması adına herhangi bir düzenleme yapılması planlanmakta mıdır?
12 kişilik koğuşlarda 30 kişinin kaldığı iddiaları doğru mudur? Eğer doğruysa kapasite yetersizliğini gidermek adına Bakanlığınızca alınan veya alınması planlanan önlemler nelerdir?
Basında yer alan haberlere göre mahkumların elektrik gibi temel ihtiyaçlarını kendi imkanlarıyla karşılanmak zorunda bırakıldığı iddiaları doğru mudur? Eğer doğruysa cezaevi yönetimi, temel hizmetleri neden sağlayamamaktadır?
Kars T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nun koşulları ile ilgili basına yansıyan iddialar doğruysa Bakanlığınızca cezaevindeki koşulları iyileştirmek adına çalışmalar yapılması planlanmakta mıdır? Eğer planlanmakta ise ne gibi çalışmalar yapılacaktır?”
Soru önergesine süresi içinde yanıt verilmedi
Bakan Tunç’un soru önergesine süresi içinde yanıt vermediğini belirten Gökçen, cezaevinin musluklarından akan suyun arsenik oranının yüksek olması nedeniyle mahkumlar tarafından içme suyu olarak kullanılmasının mümkün olmadığını belirterek, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Bu durum, mahkumların içme suyu temini için sürekli kantinden alışveriş yapmalarını gerektiriyor. Şebeke suyunun çamurlu ve sağlığa zararlı olması sebebiyle mahkumlar banyo ve temizlik gibi temel ihtiyaçlarını karşılamakta da güçlük çekiyor. Kantinden alınan içme suyunun maliyeti ise özellikle ekonomik durumu yetersiz olan mahkumlar için yük haline gelmiş durumda.
Kapasitenin iki katı doluluk oranıyla, 12 kişilik koğuşlarda 30 kişi bir arada yaşamaya çalışan mahkumlar, dar alanlarda virüs ve hastalık riskleriyle karşı karşıya kalıyor. Bu yoğunluk, cezaevi yaşamını daha da zorlaştırırken, mahkumlardan ayrıca elektrik ihtiyaçlarını da karşılamaları bekleniyor. Buzdolabı ve televizyon gibi temel gereksinimleri karşılamak için mahkumların ceplerinden ödeme yapmaları gerekiyor. Ekonomik gücü olmayan mahkumlar, dayanışma olmazsa susuz kalma tehlikesiyle karşı karşıya. İdari yetkililere yapılan başvurular ise genellikle ‘kendi başınızın çaresine bakın’ yanıtıyla sonuçlanıyor.” (ANKA)