CHP Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının hakkında başlattığı soruşturmaya ilişkin açıklamalarda bulundu. Bağcıoğlu, "Soruşturma, işte yaptığımız bir WhatsApp görüşmesi esaslı alınarak, tabi biz şu ana kadar bir iktidara yakın bir gazetenin yayınından öğrendik bu soruşturmanın açıldığını. Daha sonra teyit ettiler, tam detayları bilmiyoruz, hangi kanun maddeleriyle suçlandığımız, hangi kanun maddelerinin esas alındığı. Gazete yazıyor ama resmi bir tebligat yok" dedi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, CHP Milli Savunma Bakanlığı’ndan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı emekli Tümamiral Yankı Bağcıoğlu hakkında, bugün 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu ile 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu'nun 95’inci maddesine muhalefet suçlarından resen soruşturma başlattı.
Soruşturma başlatılan Yankı Bağcıoğlu: Bizden ne askeri vesayetçi ne de darbeci çıkar
CHP Malatya il örgütü İsmet İnönü’nün vefatının 51'inci yılı nedeniyle anma toplantısı düzenledi. Etkinlikte konuşmacı olan CHP Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının hakkında başlattığı soruşturmaya ilişkini ANKA Haber Ajansı'na açıklamalarda bulundu.
"Soruşturmayı iktidara yakın bir gazetenin yayınından öğrendik"
Yankı Bağcıoğlu, şunları söyledi:
"Soruşturma, yaptığımız bir WhatsApp görüşmesi esaslı alınarak, tabi biz şu ana kadar bir iktidara yakın bir gazetenin yayınından öğrendik bu soruşturmanın açıldığını. Daha sonra teyit ettiler, tam detayları bilmiyoruz hangi kanun maddeleriyle suçlandığımız, hangi kanun maddelerinin esas alındığı. Gazete yazıyor ama resmi bir tebligat yok.
Biz burada 22 Kasım 2024 tarihinde aynı esaslar dahilinde siyaset dışı bir grup olarak, her ne kadar ben Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı olsam da asker kimliğimde bunu özellikle belirterek, hiçbir şekilde bir siyasi parti bayrağı veya flaması olmadan, sadece Türk bayrağı ve Atatürk resimleriyle, öncelikle emekli askerleri, çünkü bu grubun en büyük adaletsizliğinin, teğmenlerin bulunduğu adaletsizliğin farkında olan grup emekli askerler... Çünkü aynı mektepteniz, sadece emekli askerlere yönelik olarak Ankara Anıtpark’ta bir faaliyet gerçekleştirdik.
Bunu da mülki amire, ilgili kanun hükümleri çerçevesinde önceden bildirim yaptık. Sağ olsunlar, onlar da güvenliğini aldılar, desteklediler o şekilde güvenlik anlamında ve bu faaliyeti icra ettik.
Aynı şekilde sadece 11 Ocak'ta, taslak bir tarih bu da planlama kesin değil, değişik illerde düşündük ve emekli askerlere, ben 7-8 tane emekli askere göndermek istedim. Onlara da gruplara göndersinler diye bu şekilde bir davette bulunduk. Bu tamamen taslak bir planlamaydı. Benim özel WhatsApp yazışmalardı ama gizli bir şey değil tabi, o da kamuya açık, ben zaten paylaştım. Aynı esaslar dahilinde bir toplantı yapmayı planladık, basın açıklaması.
Burada şunu özellikle belirtmek istiyorum, 'sokağa çağırıyorum' diye bir şey yok, sadece basın açıklaması. Zaten kanunsuz hiçbir eylemin içinde olmayız. Hepsi ilgili kanunun uygun maddeleri çerçevesinde bildirim yapılarak mülki amirlere yürütülecek faaliyetlerdi. Ama her zaman olduğu gibi herhalde katılımcıları engellemek, gözdağı vermek ve asgari ücret gibi çeşitli ekonomik konularda gündemi değiştirmek maksadıyla bir soruşturma başlatılar hakkımda tabi onu da gazeteden öğrendik. Sayın Savcı'nın davetini bekliyoruz.
Sayın Savcı davet ettiğinde gidip bu görüşlerimizi açıklayacağız. Ama şunu özellikle vurguluyorum; yani askerler işte 'değerli silah arkadaşlarım veya komutanlarım' ifadesine takılmış durumda bir takım çevreler. Biz kendimizden 1-2 sınıf üst bile olsa harp okulu mezunları emekli olsak da 'komutanımız' deriz. Bunun yakın bir örnek olan Sayın Yaşar Güler, muhtemelen Sayın Hulusi Akar'a 'komutanım' diye hitap ediyor.
Emekli olsak da biz silah arkadaşıyız. Burada hiçbir şekilde muvazzaf ve aktif görevdeki personele yönelik bir faaliyet yok, bir davet yok. Kesinlikle öyle bir şey yok. O WhatsApp mesajında da belirtildiği gibi tamamen siyaset dışı, çünkü biz Atatürk ve Türk Silahlı Kuvvetleri varsa siyaset dışı yaparız, siyaset dışı kabul ederiz.
''Tamamen siyaset dışı bir basın açıklamasıyla...''
Tamamen siyaset dışı bir basın açıklamasıyla dikkatleri çekmek, aynen FETÖ kumpas davalarında, Balyoz, Ergenekon sürecinde İstanbul'da Beşiktaş Meydanı'nda yapılan sessiz çığlıklar gibi kısa bir basın açıklaması yapmayı düşünüyorduk. Fakat bu şekilde bir soruşturma başlatıldı. Kanuni haklarımızı, Anayasa'dan doğan kanuni haklarımızı ilgili kanun hükümleri çerçevesi hukuka uygun olarak sürdürmeye devam edeceğiz. Bunu özellikle ifade etmek istiyorum.'' (ANKA)
