CHP’nin Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, “AKP, FETÖ’cü olduğundan şüphelendiği belediye başkanlarının kaçmasından kaygılanıyor" iddiasını ileri sürdü. "Belediye bütçesine bir yükü olmayan, davetli gidilecek etkinliklere ya da sağlık problemi nedeniyle yapılacak kişisel çıkışlara bile izin verilmiyor” ifadesini kullanan Torun, "Düşünün ki AKP’li Gaziantep Belediye Başkanı Fatma Şahin’e bile izin vermemişler" diye konuştu.
Gaziantep Belediyesi'nden açıklama
Ayşe Yıldırım'ın "AKP, FETÖ’cü başkanların kaçmasından mı korkuyor?" başlığıyla yayımlanan (22 Aralık 2016) yazısı şöyle:
Üç belediye başkanına yurtdışı yasağı konuyor. Üçü de CHP’li; İzmir’in Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer, Buca Belediye Başkanı Levent Piriştina, Antalya Döşemealtı Belediye Başkanı Turgay Genç... Ardından Eskişehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’in yasağı gündeme geldi. Haa bir de Ovacık’ın komünist Belediye Başkanı Fatih Mehmet Maçoğlu’nun yurtdışına çıkış yasağı vardı. Haliyle bu yasağın CHP’lilere, muhaliflere dönük olduğu algısı yaratıldı. Oysa durum bambaşkaydı.
İçişleri Bakanlığı 14 Ekim’de OHAL’e dayanarak bir genelge yayımlamıştı. Genelgeye göre bundan böyle belediye başkanları İçişleri Bakanı SüleymanSoylu’dan yazılı izin almadan yurtdışına çıkamayacaktı; yasaktı. Hatta belde belediye başkanları, belediye meclis üyeleri ve il genel meclis üyeleri de yurtdışına çıkabilmek için il valisinden yazılı izin almak zorundaydı. Gerekçe ise; vatandaşların olağanüstü hal döneminde ihtiyaç duyduğu hizmetlerin sürekliliğinin sağlanması (Hani Cumhurbaşkanı’nın deyimiyle hiçbirimizin hayatını etkilemeyen OHAL dönemini kastediyor) ve tasarruf tedbirleri.
Ama bakanlık nedense yurtdışındaki etkinliklere hatta fon anlaşmaları yapmak için gitmek isteyen belediye başkanlarına bile izin vermiyordu. Yani paralar belediye kasasından çıkmıyordu, dolayısıyla tasarrufluk bir durum da yoktu.
Hükümet Sözcüsü ve Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, 7 Kasım’da söz konusu yasaklara ilişkin bir açıklama yapıyordu: “186 belediye başkanı yurtdışına çıkmak için başvuruda bulundu. Bunların içinde AK Parti, CHP, MHP ve HDP’li. 112’si AK Partili belediye başkanı yurtdışına çıkış istemiş, bunlardan170’inin başvurusu kabul edilmemiş. Bütün belediye başkanlarıyla ilgili yurtdışı seyahatlerinin gözden geçirildiği bir durum söz konusu. Ortamın hassasiyetinden istifade ederek olmayan konuları varmış gibi göstermeninanlamı yok.”
Peki o “olmayan konular” ne olabilir?
CHP’nin Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, 14 Aralık’ta bütçe görüşmeleri sırasında Meclis kürsüsünde konuşuyordu:
“Bir süredir belediye başkanlarımız, maalesef yurtdışına çıkamıyor. 190 belediye başkanının başvurusunun 170 tanesi bakanlıkça reddedildi. Bu belediye başkanlarımız hibe anlaşmaları yapmak, Brüksel ve diğer Avrupa şehirlerinde toplantılara bir görüşme yapmak için gidiyor ama Avrupalı bir bakıyor ki muhatap yok. Gerekçe açıklanıyor: Tasarruf tedbirleri. Bu doğru değildir. Başka hesaplarınız varsa onu başka mecralarda, kendi belediye başkanlarınızla yapınız. Tasarrufa gelince, nereden başlayacağınızı siz çok daha iyi biliyorsunuz. Türkiye’yi bu biçimde küçük düşürmeye hiçbirinizin hakkı yok.”
Torun’dan öğreniyorum ki yurtdışına çıkışına izin verilen belediye başkanlarının çoğu aslında CHP’liymiş. Lüleburgaz Belediye Başkanı’nın yurtdışında ödülünü alması, Seyhan Belediye Başkanı’nın İtalya’da üç buçuk-dört milyon liralık bir fon anlaşması yapması, İç Anadolu Belediyeler Birliği Başkanı’nın Kıbrıs’taki bir toplantıya katılması için zar zor birkaç günlük yurtdışına çıkış izni alabilmişler. Ama Bulgaristan’da üniversitede okuyan Kırklareli Kabaklı Belediye Başkanı’nın sınavlarına girmesi için, Eskişehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’in UNICEF’in toplantısına katılması için izin verilmiyor. “Belediye bütçesine bir yükü olmayan, davetli gidilecek etkinliklere ya da sağlık problemi nedeniyle yapılacak kişisel çıkışlara bile izin verilmiyor” diyor Torun.
Kurtulmuş’un da Torun’un da sözlerinden anladığımız kadarıyla izin verilmeyen belediye başkanlarının çoğu AKP’li. Bakan Soylu’ya “Sayın bakan siz kendi içinizdeki FETÖ’cüleri tutacaksınız diye bizim arkadaşlarımızı mağdur ediyorsunuz, itibarımızı zedeliyorsunuz” dediğini de anlatıyor.
Peki, hangi AKP’li belediyelere izin verilmedi? Kısa bir araştırma sadece Bursa Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar’ın KKTC’ye gitmesine izin verilmediğini ortaya çıkarıyor. Bazı internet sitelerindeki kulis haberlerine göre de AKP’li bir büyükşehir belediye başkanı da yurtdışı için vize alamamış. Sözü edilen belediye başkanı o mu bilemem ama Torun, “Düşünün ki AKP’li Gaziantep Belediye Başkanı Fatma Şahin’e bile izin vermemişler” diyor.
Bütün bunların toplamında sorulması gereken soru sanırım şu olmalı:
“AKP; FETÖ’cü olduğundan şüphelendiği belediye başkanlarının kaçmasından mı kaygılanıyor?”
Yanıtını da Torun’un ağzından verelim:
“Bir kaygıları var.”