Politika

CHP Grup Başkanvekili Özel'den, AKP'li Şentop'a 'oda' yanıtı

"CHP'nin hangi gerekçelerle katıldığı bilinen bir toplantıyı yeniden gündeme getirmenin, iki parti arasındaki görüşmelerle ilgisi bulunmamaktadır"

26 Ocak 2018 00:47

AKP İstanbul Milletvekili Mustafa Şentop’un, AKP ile MHP arasındaki ittifak görüşmelerinin ilkinin TBMM Genel Sekreterlik Toplantı Odası’nda gelen eleştirilerle ilgili yorumlarına cevap veren CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, “CHP’nin hangi gerekçelerle katıldığı bilinen bir toplantıyı yeniden gündeme getirmenin, iki parti arasındaki görüşmelerle ilgisi bulunmamaktadır” dedi.


AKP’li Şentop, Özel’in, AKP ile MHP arasında kurulan 'Milli Mutabakat Komisyonu’nun ilk toplantısını TBMM Genel Sekreterlik Toplantı Odası’nda gerçekleştirilmesini, "birkaç siyasi partinin kendi aralarında yürüttükleri faaliyetlerde kullanıldığı” gerekçesiyle TBMM Başkanlığı’na bir yazıyla taşımasının ardından, "Niye orada toplanılıyor diyorlar, siz de toplandınız orada. Bülent Tezcan’ın katıldığı toplantılar yapıldı. Daha önce CHP’linin de içinde olduğu aynı odada yapılan toplantıya kimse itiraz etmedi o zaman” ifadelerini kullanmıştı.

TIKLAYIN - AKP'li Şentop 'oda tartışması' ile ilgili konuştu: CHP'liler de orada toplantıya katılmıştı; o zaman itiraz etmemişlerdi


TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Şentop’un, TBMM Genel Sekreterlik Toplantı odası konusunda T24’e yaptığı açıklamaya yanıt veren CHP’li Özel, şunları söyledi: 

"Adalet ve Kalkınma Partisi ile Milliyetçi Hareket Partisi arasında seçim ittifakına yasal zemin oluşturmak amacıyla kamuoyunda 'Milli Mutabakat Komisyonu' olarak isimlendirilen komisyonun çalışmalarının TBMM’nin kurumsal kimliğini temsil eden Genel Sekreterlik Toplantı Salonu’nda gerçekleştirilmesine itiraz etmiştik. İtirazımız kabul görmüş olacak ki, komisyonun ikinci toplantısı, parlamentonun kurumsal kimliğini temsil eden bir salonda değil, Beştepe’deki Ala Restoran’da gerçekleştirilmiştir.

Mutabakat Komisyonu’na Adalet ve Kalkınma Partisi adına başkanlık eden Mustafa Şentop, itirazımıza tepki gösterirken, “Siz de toplandınız orada. Bülent Tezcan’ın katıldığı toplantılar yapıldı. Daha önce CHP’linin de içinde olduğu aynı odada yapılan toplantıya kimse itiraz etmedi o zaman” ifadesini kullanmıştır.

"HDP temsilcisinin davet edilmediği gerçeği ancak toplantı günü anlaşılmıştır"

15 Temmuz darbe girişiminin ardından 25 Temmuz günü Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde Recep Tayyip Erdoğan’ın davetiyle, üç siyasi partinin genel başkanının katıldığı toplantıda genel başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu, FETÖ’nün en çok nüfuz ettiği alanlardan biri olan yargıda tarafsızlığın ve bağımsızlığın güçlendirilmesi amacıyla anayasa değişikliği yapılmasını önermiştir. Bu öneri doğrultusunda Adalet ve Kalkınma Partisi tarafından mini bir anayasa değişikliği paketi hazırlanması için sözlü olarak partimizden bir isim davet edilmiş, bu çerçevede partimizin Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, partimizi bu toplantılarda temsil etmek üzere görevlendirilmiştir.

CHP olarak, 15 Temmuz darbe girişiminin ertesinde 16 Temmuz günü TBMM’de gerçekleştirilen oturumda 4 partinin ortak imzasıyla bir bildiri yayımlanarak, parlamentoda bulunan tüm siyasi partiler darbe girişiminin karşısında yer almıştı. O dönemde oluşan ortak mücadele atmosferi çerçevesinde partimiz, ilk toplantısı 12 Ağustos 2016 günü gerçekleşen anayasa paketi görüşmelerine, 4 partinin katılım sağlaması gerektiğini her fırsatta ifade etmişti. Davet sahibi olan siyasi partinin, o toplantı için hangi partilere davet götürüp götürmeyeceğinin tarafımızdan bilinemeyecek olması nedeniyle, HDP temsilcisinin o toplantıya davet edilmediği gerçeği ancak toplantı günü anlaşılmıştır.

"CHP'nin HDP'nin davet edilmemesine yönelik tepkisi kayda geçirildi"

Partimizi o görüşmelerde temsil eden Bülent Tezcan, ilk toplantıda, “Parlamentonun iradesinin tam olması ve eksik kalmaması için parlamentoda bulunan bütün siyasi partilerin bu sürece katkı vermesinin yararlı olacağını düşünüyoruz. İşin başlangıcında çalışma bu şekliyle başlayabilir ama bundan sonrasına ilişkin bu eksikliğin giderilmesinde yarar gördüğümüzü de paylaşmak istiyorum” ifadesiyle HDP’nin toplantıya davet edilmemiş olmasına yönelik tepkisini kayda geçirmiştir.

Bu nedenle 1,5 yıl önce gerçekleşen ve CHP’nin hangi gerekçelerle katıldığı bilinen bir toplantıyı yeniden gündeme getirmenin, iki parti arasındaki görüşmelerle ilgisi bulunmamaktadır. Komisyona iki parti arasındaki ittifak niyetini de niteleyen “Milli Mutabakat” ismi verilmiştir. Bu da komisyonun çalışmalarının yasama meclisini değil iki siyasi partiyi ilgilendirdiğini açıkça ortaya koymaktadır. Her iki siyasi parti; 2019 seçimlerinde tek başlarına iktidar olamayacaklarını anlamış, 16 Nisan referandumunda oluşan “Hayır” iradesi ve bu birlikteliğin halen hızla genişliyor olmasından duydukları korku ve endişe nedeniyle bir araya gelmişlerdir. Yapılan görüşmelerin bizim için özeti ve anlamı budur."