Çevre

Cesur olun, bakamadığınız hayvanları öldürün

PETA'nın 25 yıllık Başkanı Ingrid Newkirk, bakılamayan hayvanları şefkatle uyutmanın cesur bir hareket olduğunu söylüyor.

03 Mayıs 2009 03:00

PETA'nın 25 yıllık Başkanı Ingrid Newkirk, bakılamayan hayvanları şefkatle uyutmanın cesur bir hareket olduğunu söylüyor.

Kendilerini kafeslere koyan, zincirleyen, soyunan, yerlere yatıp vücutlarına kırmızı boyalar süren eylemciler onlar. Her an bir siyasinin önüne atlayabilir, bir kürk defilesinde podyumu basabilirler. Hayvan eti yenmesine, kürk ve deri üretimine, hayvanlar üzerinde yapılan deneylere karşı çıkıyor PETA.

People for the Ethical Treatment of Animals (Hayvanlara Etik Davranış Topluluğu) yaratıcı protestolarıyla çok iyi tanınıyor. Ama son olarak, sokak hayvanlarını öldürmesiyle gündeme geldi ve herkes şaşakaldı. PETA’nın 25 yıllık Başkanı Ingrid Newkirk, Hürriyet gazetesinden Ayten Serin’le yaptığı söyleşide (03.05.09), şefkatle uyutmanın cesur bir hareket olduğunu söyledi:

Siz PETA’nın kurucularındansınız, nasıl oldu da böyle bir örgütü kurdunuz?

-Ben çocukken hep kuş beslerdik, ama sadece bazı hayvanları beslediğimizi, bazılarını ise yediğimizi ve giydiğimizi çok geç fark ettim. 19 yaşımda ilk kürk kabanımı aldığımda (harika bir kabandı), bana "sence bu kürk orijinal sahibinin üzerinde daha güzel durmaz mı" diyecek hayvan hakları aktivistleri yoktu. PETA’yı 1980’de iki kişi olarak başlattık, sonra 5, sonra 100 olduk, sonra bir laboratuvarda üzerinde test yapılan bir maymun için ilk davamızı açtık, gazetede yayınlandı, sonra ilk protestomuzu bir tavuk kesim evinde yaptık, radyoda yayınlandı, üyelerimiz gittikçe arttı. Şimdi iki milyonun üzerinde üyemiz, Hindistan, Filipinler, İtalya, Fransa, Almanya, İngiltere ve ABD’de birçok büromuz var.

Geçen haftalarda "PETA hayvanları öldürüyormuş" başlıklı bir haber Türkiye’de de yayınlandı. Sonra siz bunun ötanazi olduğunu açıkladınız. Bunu sık yapar mısınız?

-Bu bizim yaşlı, hasta, sakat hayvanı olanlar için bir hizmetimiz. Örneğin bir elektrik istasyonundaki patlamada onlarca kuş kör oldu. Onlara ötanazi yaptık. Çok agresif hayvanlara da yapıyoruz. Amerika’da sahipleri tarafından istenmeyen birçok hayvan sokağa bırakılıyor. Belediye onları barınaklara alıyor, orada öldürülüyorlar. Ama biz onlara güzel bir yemek veriyoruz, kollarımıza alarak acı ve korku duymayacakları bir şekilde uyutuyoruz.

Peki niye onlara bakmayı tercih etmiyorsunuz?

-O kadar toprak alamayız, o kadar insan çalıştıramayız. İki tam zamanlı mobil kliniğimiz var, 50 bin köpek ve kediyi kısırlaştırdık. Parayı yeni hayvanların doğmasını engellemeye harcıyoruz. Türkiye’den bazı fotoğraflar gördüm. Kalabalık köpek gruplarına bir arada bakılıyor. Anneler yerde yavrularına bakmaya çalışırken saldırgan köpekler onları yiyecekten mahrum bırakıyor, kavga ediyorlar, bu şefkat değil.

Öldürmek daha mı iyi yani?

-Evet, öldürmenin neresi şefkat, diyebilirsiniz ama onlara iyi bir hayat veremiyorsanız, kavgada, doğumda veya açlıktan ölüyorlarsa, kışın soğukta donuyorlarsa, bu şefkat değil. Bence cesur olmak lazım: Bu hayvanlara kaliteli bir yaşam veremiyorsanız, hiç değilse onları umursamayan bu dünyadan nazik bir kurtuluş verin.

Türkiye’de de örgütlenmeyi hiç düşündünüz mü?

-Türkiye ile küçük bir iş yaptık. Türkiye’deki Formula 1 yarışı sırasında Michael Schumacher’in eşiyle at arabalarına koşulan zavallı atlarla ilgili bir çalışma yaptık. Küçük taşıyıcı araçlar veya traktörler bulduk, hayvanları da barınaklara koyduk. Sokak hayvanlarının kısırlaştırma çalışmalarında ve Türkiye’de yeni çıkan Hayvanları Koruma Kanunu’nu desteklemek için çalıştık.

Siteye seksi video koyduk 3 milyon kişi girdi

PETA eylemleri son derece yaratıcı. Bunları kim planlıyor?

-Yaratıcı ve profesyonel insanları işe alıyoruz. Kampanyalarımızın görülmesini, akılda kalmasını istiyoruz. Komik yönleri, şakaları kullanarak ciddi mesajlar vermeye çalışıyoruz.

Aynı zamanda kendi vücutlarınızı ve çıplaklığı da çok fazla kullanıyorsunuz. Bunlar da profesyonellerce mi planlanıyor?

-Hayır biz planlıyoruz. Çıplaklığı kullanmaktan hoşnut değiliz aslında ama bu toplumda "seks satıyor". Duyurmak istediğimiz çok ciddi sorunlar için gazete sayfalarında aptal seks hikâyeleriyle yarışmamız gerekiyor. Eğer giysilerimizi çıkartırsak muhabirler gelip haber yapıyor.

Peki sizce bu yolla mesajınızı vermede başarılı mısınız?

-Hem de çok... Basın toplantısı yapsak belki 3-5 muhabir gelirdi. Ama bir kadın giysilerini çıkarttığında, bu fotoğraf dünyanın her yerine gidiyor. İnsanlar seksle ilgili bir şey olduğu için ekrana bakarken ister istemez mesajı alıyorlar. Web sitemizde "Veggie Love" adında seksi bir video görüntümüz var. 24 saatte 3 milyon kişi bunun için sitemize girdi. Onların da çoğu hayvanlarla ilgili mesajlarımızı gördü. Bazıları hayvanlara zulmü gösteren video görüntülerimizi de izlemiş. Yani işe yarıyor. Acı ama gerçek!

En büyük iki dönek Naomi Campbell ile Giorgio Armani

İnsanlar insandır, hangi sektörde olursa olsunlar, avukat, model veya tasarımcı. Birçok model ve modacıyla kampanyalarımızda birlikte çalıştık. Ralph Lauren, Stella McCartney gibi. Ama başka bazı örnekler de var, Naomi Campbell gibi. Uyuşturucu kullandı, podyumdan düştü, randevularına sadık kalmamaya başladı, aşırı öfkeliydi ve tekrar kürk giymeye başladı. Giorgio Armani mesela: Bir süre kürk kullanmadı ama sonra tavşan tüyü kullanmaya başladı. Onun mantığına göre tavşanlar zaten eti için öldürülüyordu. Yani bir yanda hiç umursamayanlar, bir yanda değişenler, bir yanda mesajımızı doğru alanlar var. Bir de her çeşit aptalca şeyi yapan "kötü çocuklar"...

PETA, 1980’de ABD’de Virginia’da kuruldu. 1994’te kampanyasında kullandığı çıplak top modeller "Kürk giyeceğimize çıplak dolaşırız daha iyi" mesajını verdiler. Bunların arasında bulunan Naomi Campbell daha sonra kürkle podyuma çıktığı için tepki topladı.