Sanatçı Can Bonomo, "yeniden apolitik olmak istediğini" savunarak "Gezi dedik, ülke için kaygılanmaya başladık ki bu sefer dünya da takla attı, Trump falan... Artık dünya siyasetiyle ilgili de fikirlerimiz olması lazım! Bıktım ya. Yıldım. Dünya beni buna hazırlamadı" dedi.
Hürriyet'ten Savaş Özbey'e konuşan Can Bonomo'nun açıklamalarının ilgili bölümü şöyle:
Müzik, şiir, oyunculuk, resim, illüstrasyon... Bu kadar çok işe dalınca eleştirilmekten korkmuyor mu insan?
- Rembrandt gibi çiziyorum, Rahmaninof gibi besteliyorum gibi bir iddiam yok. Ben de bir adamım ki... İşte albüm yapıyorum iki senede bir; şiirle ilgileniyorum; vaktim de var ilgilenecek, okuyup-yazıp-çizecek. Annem ressamdı. Üniversite eğitimi de grafik tasarım olunca, hepsi biraz birleşti gibi oldu. Zaten şarkılarım da resimlerime benziyor, şiirlerim de şarkılarımı andırıyor gibi.
Bir tercih yapsanız: Canlı mısınız kayıt mı, sahne misiniz ses mi?
- Canlı ve sahne! Müzik için yapmam gereken şeyler varsa, naçizane onları yapıyorum. Hayat da benim için birtakım şeyler yapabilir o zaman. Nedir o? Sahneye çıkarmak. Bu da benim motivasyonum, eğlendiğim şey. Çünkü albümler vesaire, bunlar insanlar için. Ama sahneye çıkmak kendim için.
Aşk ne kadar işin içinde? Aşk işleriyle sanat işleri ayrı mı yoksa kahramanı siz misiniz bütün bu yaptıklarınızın?
- Asla değilim. Öyle olsa günlük yazardım. Kurmaca yani yaptığım şeyler. Bu güzel çarşamba günü bu klişeye düşeceğimi hiç tahmin etmezdim ama tabii ki yaşadığım hayattan da besleniyorum.
Siyasetin insanı mutlu ya da mutsuz, umutlu ya da kaygılı yapabildiği ender toplumlardan biriyiz. Bıçağın sırtında dans ederken size hangi tarafa düşecekmişsiniz gibi geliyor?
- Bu ülkede yaşamak, bize hiçbir şey öğretmediyse dengede durmayı öğretti. Çünkü herkes o bıçağın sırtında. Sağa mı düşerim, sola mı gibi bir refleks geliştirmemiz gerektiğini de çok önce aklımızdan çıkardık. Hepimiz o bıçağın üstünde nasıl başarılı olabilirim, nasıl eve ekmek götürürüm, nasıl mutlu olurum derdinde. Ben de herkes gibi orada duruyorum ama en azından sağlam basmaya çalışıyorum.
Bu yeteneği geliştirmekte Gezi ne kattı size; sanatınıza, insaniyetinize?
- O kadar komik ki. Y Kuşağı olarak bize hep apolitik dediler. Dediler, dediler; sonra çağ yangını oldu bütün dünyada. Şimdi her an, her yerde siyaset konuşuluyor. Özlemiyor muyum apolitik olmayı? Çıldırıyorum ya, çıldırıyorum. Keşke apolitik olsak tekrar! Ne güzeldi 90’lar: “Siyaset mi? Kaç yaşında oy veriliyordu ya?” Gezi dedik, ülke için kaygılanmaya başladık ki bu sefer dünya da takla attı, Trump falan... Artık dünya siyasetiyle ilgili de fikirlerimiz olması lazım! Bıktım ya. Yıldım. Dünya beni buna hazırlamadı!