Yaşam

Bonzai bağımlısı gencin annesi: Ölmemesi için oğlumu hapse attıracağım

Hemen her gün bir genci ölüme sürükleyen sentetik uyuşturucu bonzai, ailelerin hayatını da kâbusa çeviriyor

08 Eylül 2014 09:31

Son dönemde hızla yaygınlaşan sentetik uyuşturucu maddesi bonzai, ailelerin hayatını kâbusa çevirdi. Güngören’de ikamet eden Mukaddes E., bonzai bağımlısı oğlu Yakup A. için feryat ettiğini ama hiçbir yetkiliye sesini duyuramadığını söyledi. Oğlunu hastaneye yatırmadığı takdirde öleceğini belirten acılı anne, “Ölmemesi için onu polislere şikâyet edeceğim. Satıcı olduğunu ihbar edip cezaevine attıracağım” dedi.

Zaman'dan Abdulkadir Çalgın'ın haberine göre, hemen her gün bir genci ölüme sürükleyen sentetik uyuşturucu bonzai, ailelerin hayatını da kâbusa çeviriyor. İstanbul Güngören’de oturan Mukaddes E., o annelerden biri. Bonzai bağımlısı oğlu Yakup A.’nın gözlerinin önünde eriyip gittiğini söyleyen anne perişan. Tedavi için kimseye sesini duyuramamaktan yakınıyor. Sentetik zehir, 8 yıl kadar önce boşandıktan sonra oğluyla yeni bir hayat kurmaya çalışan Mukaddes E.’nin hayallerini altüst etmiş. Gözü yaşlı annenin, oğlunu kurtarmak için bulduğu çözüm ise çaresizliğini gözler önüne seriyor: “Gücüm kalmadı artık. Ölmemesi için onu polislere şikâyet edeceğim. Satıcı olduğunu ihbar edip cezaevine attıracağım. En azından kafam rahat olur. Çünkü orada kullanamaz, ölmeyeceğinden emin olurum.”

Oğlunun, para bulamadığı zaman kendisine şiddet uyguladığını belirten Mukaddes E., “Ne olursa olsun, o benim oğlum. Korkudan geceleri uyuyamasam da, dövse de bana bıçak çekse de onu bu halde görmek acı veriyor.” diyor. Zehir aldıktan sonra oğlunun saatlerce baygın halde yattığını ve içinin dışına çıktığını belirten anne, tek isteğinin tedavi olduğunu dile getiriyor: “Ne olur yetkililer yardım etsin. Oğlumu hastaneye yatırıp tedavi etsinler. Gerekirse böbreklerimi alsınlar ama yeter ki onu iyileştirsinler. Devletime, polisime sesleniyorum, yardım edin.” Evladının adım adım ölüme yürüdüğünü ifade eden Mukaddes E., “Oğlum her gün ölüm krizine giriyor. Her seferinde ‘bu defa gerçekten öldü’ diyorum ancak Allah’ım onu bana bağışlıyor. Ama biliyorum ki böyle devam ederse çok yakında gözlerini bir daha açamayacak.” ifadelerini kullanıyor. Para bulamayan oğlunun, bir keresinde evlerini satmaya teşebbüs ettiğini belirten anne, yaşadıkları dramı şöyle anlatıyor: “Bir arkadaşına benim evimi satmış. Karşılığında da 10 bin lira kapora almış. Hemen gidip o parayla da bonzai almış. Artık ne diyecek bir sözüm kaldı ne de ayakta duracak gücüm. Allah her şeyi görüyor.” Kızı ve torununun evine gelmesini istemediğini kaydeden çaresiz kadın, sebebini şu sözlerle açıklıyor: “Yakup ayık olduğunda çok agresif oluyor. Onlara kötü bir şey yapabilir. Kafasındaki hücreler adeta ölmüş. Kimseyi tanımıyor. Kızım sanıyor ki onları evimde istemiyorum. Ama benim tek düşüncem oğlumun, kızım ve torunuma zarar vermemesi. Başka da bir şey değil.” Bonzai almaya giden oğlunu takip eden Mukaddes E., bir keresinde gözlerinin önünde 11 yaşındaki bir kıza şeker diye hap verildiğini hayretle anlatıyor. Oğluma da satıcılık yapması için baskı yapıldığını ileri süren anne, yetkililerin bir an önce sesini duymasını istiyor.