Mehmet Ali Birand
(Posta, 18 Şubat 2012)
Hayatta kimsenin hakkını yemedim...
Bu belgesel konusunda bazı eski çalışanlarım sosyal medyada "Hepsini biz yaptık, Birand geldi üstüne oturdu" yazıları yazıyorlar ve beni haklarını yemekle suçluyorlar.
Konuyu bilmeyenleri aydınlatmak için, kısaca bilgi vermek istiyorum.
Bu belgesel başından beri benim fikrimdi.
Bundan önceki tüm belgesellerimde olduğu gibi, 28 Şubat Belgeseli’ni oluşturma işini 32.GÜN'de çalışan arkadaşlarıma verdim. Hepsi benimle birlikte çalışan ve katkılarından dolayı maaş alan elemanlarımdı. Doğal görevleri buydu.
Ekip organize oldu, kolları sıvadı ve birlikte çalışmaya başladık. Planlamasında olsun, ilk aşamadaki söyleşilerinde olsun, son derece değerli katkılarda bulundular. Bütün bu çalışmaları da benim gözetimimde yaptılar. Zaten başka türlüsü söz konusu olamazdı .
Yapım, çeşitli nedenlerle uzadı. Bu arada da ekibin bir bölümü başka işlere geçti, ekibin başındaki kişi ise, kendine özgü nedenlerle benden ayrıldı.
Hem de belgeseli yarım bırakarak ayrıldı. Bunun üzerine CNN TÜRK ile anlaştım ve belgeseli onlar adına yapmaya başladım. Kanalın maaşlı elemanlarından yeni bir ekip kurdum, bizzat kolları sıvadım. Yola Talip Korkmaz ve Reyhan Yıldız liderliğindeki gençlerle devam ettim.
Planlama değiştirildi. Baştan itibaren tüm metinler yeniden yazıldı. Söyleşi listesi yeniden düzenlendi ve 110 söyleşinin yarısı bu ekip tarafından gerçekleştirildi. Daha önce gerçekleştirilmiş söyleşileri de ekledim ve izlediğiniz bu eser ortaya çıktı. Jeneriğe de belgeseli bitiren ekibin adını koydum. Gayet tabii ki bunca yıl süren çalışmada eski ve yeni ekibin emeği vardır. Hepsine de teşekkür ederim.
Bana herşeyi söyleyebilirsiniz, ancak beraber çalıştığım kişilerin önünü kapattığımı, onları yüceltmediğimi ve haklarını yediğimi söyleyemezsiniz. Örneklerini de herkes biliyor.