Yaşam

Bedensel engelli kızın azmi

Eskişehir'de doğuştan kolları olmayan, resim yapan, dikiş diken ve kek yapan 6 yaşındaki kız çocuğu, her şeye rağmen hayata tutunuyor.

14 Mayıs 2009 03:00

Eskişehir'de doğuştan kolları olmayan, resim yapan, dikiş diken ve kek yapan 6 yaşındaki kız çocuğu, her şeye rağmen hayata tutunuyor.

Ev kadını olan anne Semra Boyacı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, doğuştan iki kolu olmayan kızı Sümeyye (6) ile her zaman gurur duyduğunu belirterek, Sümeyye'nin kendisine Allah'ın bir hediyesi olduğunu düşündüğünü kaydetti.

Sümeyye'nin engelli doğacağını bildiklerini ifade eden Boyacı, şöyle konuştu:

"Doktorlar ve çevremdeki bazı insanlar gebeliği sonlandırmamı söyledi. Sümeyye'yi Allah'ın hediyesi olarak gördüm. 'Hediye nasıl olursa olsun kabul edilir' diye düşündüm. Çocuklar annelere hediye ve emanettir. Emanete en güzel şekilde sahip çıkmaya ve yetiştirmeye çalışıyorum. Engellilerin anneleri güzel bakarlarsa güzel şeyler görebilir. Güzel görenler de güzel düşünür. O zaman da her şey güzel olur. Bazı şeyler emek istiyor. Sümeyye'nin sadece yeteneğini fark ettik ve onu yönlendirdik. Onun dışında fazla bir şey yapmadık. Sümeyye zaten çok yetenekli. Anneler çocuklarının bir şeyler yapacaklarına inandıkları zaman zaten işin yarısı olmuş demektir. Başta anne ve babalar çocuklarına inanmalıdır. Çocuğunun engelini ortadan kaldırabilir."

Boyacı, Sümeyye'ye hiçbir zaman engelli gözüyle bakmadıklarını belirterek, kızının 6 yaşındaki bir çocuğun yapabileceği her şeyi yaptığını bildirdi.

‘Kendi hayatını yaşamasına fırsat verdik’

Sümeyye'ye inandıklarını ve fırsat verdiklerini belirten Boyacı, şunları kaydetti:

"Onun hayatını yaşamadık. Bazı engelli anneler, babalar çocukların hayatını sahipleniyor. Aileler çocuklarının hayatını yaşıyorlar. Çocukların da kendilerine ait hayatı olması lazım. Sümeyye'nin kendi hayatını yaşamasına fırsat verdik. Sonuçta çok güzel ve gurur duyacağımız şeyler oldu. Engelli çocukların eğitiminde zaman zaman sorunlar yaşanıyor. Eğitim anne karnında, ailede başlar. Sümeyye'nin durumunu öğrendikten sonra doğumdan önce sürekli onunla konuşuyordum, ona mektuplar, şiirler yazdım. Sümeyye'yi çok büyük umutlarla bekledim. Umutlarım boşa çıkmadı. Sümeyye'nin bir yerlere geleceğine biliyordum, inanıyordum. Güzel bir bekleyiş içindeydim. Hiçbir zaman engelli bir çocuk bekler durumda değildim."

Boyacı, Sümeyye doğduğunda hayatının en mutlu gününü yaşadığını belirterek, "Hayatımda o kadar güzel bir gece hatırlamıyorum. Sümeyye ailemize güneş gibi doğdu. Hiçbir zaman 'keşke' demedim, pişmanlık duymadım. Sümeyye ayaklarıyla her şeyi başarıyor. Bana böyle bir çocuk verdiği için her zaman Allah'a şükrediyorum. Sümeyye bana 'Anne cennette benim kollarım olacak mı' diye soruyor. Ben de 'Evet, hem kolların hem de kanatların olacak' diyorum" dedi.

Kek yapıyor, dikiş dikiyor

Semra Boyacı, engelli çocuğun eğitilmesinden annelerin sabırlı ve özverili olması gerektiğini belirterek, her çocuğun başaracağı bir şeyler olduğunu bildirdi.

Ailelerin çocuklarına inanması gerektiğini ifade eden Boyacı, şöyle konuştu:

"Sümeyye, resim yapma ve yüzme konusunda kendini geliştirdi. Başka çocuklar başka alanlarda kendini geliştirebilir. Burada ailelere çok iş düşüyor. Anneler sağlıklı çocuklarına bile birçok imkanı sağlamıyor, bir şeyler yapmasına fırsat vermiyor. Birçok anne çocuğunu mutfağa sokmuyor. Sümeyye benimle çok güzel kek yapıyor. Mikseri çok güzel kullanır. Oklavayla hamur açıyor. Aldığımız kalıplarla nefis kurabiyeler yapıyor. Güzel dikiş diker. Bebeklerine elbise, yastık ve yorgan dikti. Son zamanlarda kukla yapmaya başladı. Ayağıyla yaptığı kuklaları oynatıyor. Sümeyye kendine çok güvenen bir çocuk. Bir şeyleri başarmak onu çok mutlu ediyor."

Kendisinin fotoğrafının çekilmesini ve görüntüsünün alınmasını istemeyen Semra Boyacı'nın 4 yaşında engelli olmayan bir erkek çocuğu da bulunuyor.