Yeni Şafak Gazetesi Ankara Temsilcisi Abdülkadir Selvi, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin 8. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e “çatı adayı” olarak Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün ismini verdiğini yazdı. Demirel’in de Bahçeli’ye Gül ile TBMM Başkanı Cemil Çiçek’i tavsiye ettiği ortaya çıkmıştı.
Abdülkadir Selvi’nin Yeni Şafak’ta “Çankaya formülleri” başlığıyla yayımlanan (2 Haziran 2014) yazısı şöyle:
Çankaya formülleri
Cumhurbaşkanlığı seçiminde son düzlüğe girildi. Muhalefet partileri, çatı aday konusunda bir uzlaşmaya varamadılar. Ama bence Kılıçdaroğlu ile Bahçeli'ye kalsa, Erdoğan'ı ortak aday olarak göstereceklerinden eminim.
Ne yapsınlar. Erdoğan'dan başka türlü kurtuluş çareleri yok. Erdoğan Cumhurbaşkanı olduğu takdirde en azından girdikleri her seçimi garanti kaybedecekleri gibi bir kabustan kurtulmuş olacaklar.
Cumhurbaşkanlığı konusunda asıl hareketlilik AK Parti'de yaşanıyor. Partinin etkili isimleri Bülent Arınç ile Beşir Atalay, 'Adayımız hazır ama açıklayamayız' dediler.
O zaman ben açıklayayım dememi beklemiyorsunuz herhalde. Ama iki Başbakan Yardımcısı'nın 'açıklayamayız' dediği bir konuda, gazetecinin yapması gereken o ismi bulup çıkarmaktır. Cumhurbaşkanlığı konusu, AK Parti'yi çok önemli bir kavşak noktasına getirdi.
AK Parti;
1- Cumhurbaşkanı kim olacak? Sorusuna yanıt arıyor.
Erdoğan Cumhurbaşkanı olduğu taktirde;
AK Parti Genel Başkanı kim olacak?
Başbakanlık görevini kim üstlenecek?
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan aynı şahıs mı olacak, ayrı ayrı mı olacak?
Genel Başkan ve Başbakan üç dönemlikler arasından mı olacak?
Bunlar önemli sorular. Bunlarla birlikte önemli bir soru daha var. O da Cumhurbaşkanı Gül'ün ne yapacağı. Cumhurbaşkanı Gül'ün kararı tüm dengeleri alt üst edecek, hesapların yeniden yapılmasına yol açacak.
AK Parti'de iki temel soru var. Diğerleri bunun cevabına göre şekillenecek.
1- Erdoğan Çankaya'ya çıkacak mı?
2- Gül, AK Parti'nin başına geçecek mi?
Diğer seçenekler bu soruların cevabına göre güçlenecek ya da zayıflayacak.
AK Parti için bu süreç, iğne deliğinden deve katarının geçirilmesi kadar hayati bir süreç. Bu aşamada yapılacak olan yanlışlar doğrudan AK Parti'nin kaderini etkileyecek. Yine aynı şekilde doğru adımlar atıldığı taktirde AK Parti, Türkiye'nin geleceğinde var olmaya devam edecek.
Şimdi kulislerde edindiğim izlenimler ışığında yukarıdaki sorulara cevap arayalım.
AK Parti'nin Cumhurbaşkanı adayı Recep Tayyip Erdoğan. Ters köşe ihtimali kalmadı.
Cumhurbaşkanı Gül'ün AK Parti'nin başına geçip geçmeme konusunda gel-gitler yaşadığı söyleniyor.
Bence Abdullah Bey, seçimden sonra yaptığı çıkışlarla, 'Çankaya'da ikmal' yöntemini zorladı. Olmadı.
Kongre yarışına girme konusunda ise karar vermiş gibi gözükmüyor. Ama şu çok net. Abdullah Bey Türkiye için olduğu gibi AK Parti için de çok önemli bir değer. Eğer partinin başına dönmek isterse, bir adayla yarışması ya da engellenmesi gibi bir durum söz konusu olmaz.
Tabii Gül modeli geçerli olur, partinin başına geçerse Başbakanlık konusunda iki formül ön plana çıkıyor.
1- Abdullah Gül Genel Başkan, Bülent Arınç Başbakan
2- Abdullah Gül Genel Başkan, Ali Babacan Başbakan.
Yakın zamanda görüşenler Cumhurbaşkanı Gül'ün aktif siyasete dönme konusunda yeterince enerjik olmadığını paylaşıyorlar. Tabii Cumhurbaşkanlığı gibi onurlu bir görevden sonra bu tür tereddütlerin yaşanması normal.
Gül formülüne bir de erken seçim ihtimali ekleniyor. Şöyle ki, AK Parti olağanüstü kongreye giderken bir de erken seçim kararı alınır. Yeni bir rüzgar estirilir. Cumhurbaşkanı Erdoğan-Başbakan Gül modeliyle halktan yeni destek istenir.
Bu noktada Devlet Bahçeli'nin temaslarının perde arkasına ışık tutmazsam eksik olur. Demirel, MHP lideri ile görüşmesinde, Cumhurbaşkanı Gül ve Meclis Başkanı Çiçek'in ismini önermişti.
Devlet Bahçeli'nin Cumhurbaşkanı Gül ile görüşmesinde bir diyalog yayınlandı. Bahçeli'nin Cumhurbaşkanı adaylığı önerisiyle ilgiliydi. Bahçeli çok sert bir üslupla bunu yalanladı. Ama görüşmelerinin perde arkasına baktığımda iki nokta ön plana çıkıyor.
1-Bahçeli, kucaklayıcı aday profilini ön plana çıkarıyor.
2-Sözü Gül'ün ikinci kez seçilmesine imkan veren yasal düzenlemeye getirip, bunun değerlendirilmesine vurgu yapıyor. Muhatapları da buradan, Bahçeli, Cumhurbaşkanı Gül'ü Cumhurbaşkanı adayı olarak önerecek sonucunu çıkarıyor.
Bahçeli, AK Parti'nin içini karıştırmak için de bu hamleyi yapabilir. Bu yönde sinyaller var.
Sorun, Gül'ün çatı aday olup olmayacağı noktasında düğümleniyor. Kılıçdaroğlu'nun tavrı bu formülü suya düşürdü. Ama MHP lider önerse de Abdullah Bey'in, kendi partisine karşı aday olması düşünülemez. Hele Erdoğan'ın aday olduğu bir yerde asla. Zaten Cumhurbaşkanı Gül de hiçbir zaman bu kapıyı aralamadı.
Bir de Gül'süz formül var.
Ki çok önemli.
Onu yarın aktaracağım.
