American Journal of Psychiatry'de yayımlanan bir çalışmada, 14 beyin bölgesinden 8'indeki farklılıkların, "düşük gelirli bir haneden gelmek" gibi "olumsuz çocukluk deneyimleri" nden etkilendiği ortaya konuldu.
Independent Türkçe'nin haberine göre, araştırmacılar belirli beyin yapılarının hacmindeki farklılıkları belirlemek için Amerika Birleşik Devletleri'ndeki(ABD) siyah çocukların MR taramalarını analiz etti. MR taramaları, ırkçılık ve yoksulluğun yol açtığı "toksik stresin" siyah çocukların beynindeki etkisinin daha sonraki yaşamlarında ruh sağlıklarını nasıl etkileyebileceğini ortaya koydu.
Bilim insanları bunların çocuklar büyüdükçe birikebileceğini ve yaşamın ilerleyen dönemlerinde travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) gibi ruh sağlığı sorunlarının gelişiminde rol oynayabileceğini buldu. Düşük hane gelirine sahip olan hem siyah hem de beyaz çocuklarda daha düşük beyin hacmi tespit edildi. Öte yandan siyah çocukların Birleşik Krallık'ta olduğu gibi ABD'de de düşük gelirli hanelerde yaşama ihtimali daha yüksek olduğu için etkilenme olasılıkları da daha yüksek.
"Toksik stres faktörü olarak hareket edebilir"
"Yaşamın erken dönemindeki olumsuzluklar birlikte ele alındığında, zorluklara kayda değer seviyede daha fazla maruz kalmalarının bir sonucu olarak siyah çocukları orantısız bir şekilde etkileyen ve kilit önemdeki, tehditleri algılayan beyin bölgelerinin nöral gelişimindeki farklılara katkı sağlayan bir toksik stres faktörü olarak hareket edebilir" diyen araştırmacılar şu bilgileri aktarıyor:
"Dolayısıyla bu çalışmadan elde edilen bulgular, sosyoekonomik ve çevresel eşitsizliklerin Birleşik Devletler'deki ruh sağlığı üzerindeki etkisini ve başta TSSB olmak üzere psikiyatrik bozukluğun gelişimindeki ırksal farklılıkları anlamamız açısından önemli sonuçlar doğuruyor. Çocuklukta yaşanan sıkıntılardaki ırksal farklılıkların nörobiyolojik sonuçları üzerine daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulsa da mevcut bulgular, orantısız strese maruz kalmanın biyolojik etkileri hakkında yeni bilgiler sunuyor."
"Farklı beyinlere sahip olduğuna dair bir görüş var"
ABD'de yapılan araştırmalar siyah çocukların beyaz çocuklara kıyasla travma ve aile içi şiddete maruz kalmanın yanı sıra ölen, hapse giren ya da boşanmış veya ayrı yaşayan ebeveynlere sahip olma olasılıklarının da daha yüksek olduğunu gösteriyor. Araştırmacılar, "Bu ırksal farklılıklar rasgele oluşmuyor" diye doğrularken, "Aksine bunlar, ırksal azınlıktaki grupların haklarından mahrum bırakıldığı (örneğin kölelik, ayrımcılık) bir geçmişi olmasından kaynaklanan ve toplumsal normlar ve uygulamalar (yani sistemik ırkçılık) yoluyla kendilerini güçlendiren köklü yapısal eşitsizliklerdir " ifadelerini kullanıyor.
McLean Hastanesi'nde Duygusal Travmatik Deneyimlerin Nörobiyolojisi Laboratuvarı'nın direktörü olan ve çalışmayı yöneten Nathaniel G. Harnett, ise şunları kaydetti:
"Siyah ve beyaz kişilerin farklı beyinlere sahip olduğuna dair bir görüş var. Verdikleri tepkilerde farklılıklar görüyoruz ya da farklı beyin bölgelerinin boyutlarında farklılıklar olabiliyor. Ancak bunun ten renginden kaynaklandığını düşünmüyoruz. Beyazlarla siyahların beyni arasında kesin bir farklılık olduğunu düşünmüyoruz Bunun gerçekten bu grupların yaşadığı farklı deneyimlerden kaynaklandığını düşünüyoruz."