Bilim insanlarının araştırmasına göre, Mars'ta bir koloni kurmak için tahmin edildiği kadar çok kişiyi ihtiyaç olmasa da bu kişilerin uyumlu kişilik tiplerine sahip olması önem taşıyor.
Yapılan yeni bir araştırma, Mars’ta bir koloni kurmak için yalnızca 22 kişinin yeterli olabileceğini ortaya koydu. Bununla birlikte, kozmik yerleşimcilerden oluşan bu küçük grubun Kızıl Gezegen’de varlığını sürdürebilmesi için uyumlu kişilik tiplerine sahip olması gerekiyor.
Duvar'da Tarkan Tufan çevirisiyle yer alan habere göre; Mars, neredeyse 60 yıldan bu yana robot kaşifleri ağırlıyor. Fakat söz konusu, insanları Kızıl Gezegen’e indirmek olduğunda, işler biraz daha karmaşıklaşıyor. Bir grup bilim insanı, araştırmaların ön baskılarının yayınlandığı arXiv’de paylaştıkları yeni makalelerinde, geleceğin Mars kolonicileri arasında gerçekleşecek davranışsal ve psikolojik etkileşimlere bir göz atmak istedi ve koloniyi inşa edip devam ettirebileceklerini söyledikleri nüfus büyüklüğünün şaşırtıcı derecede küçük olduğunu gördü. Bu koloni için yalnızca 22 Marslı yeterli olacaktı.
Tecrit altında kim hayatta kalabilir?
Bilim insanları, sanal olarak Kuzey Kutbu araştırması ya da Uluslararası Uzay İstasyonu gibi yalıtılmış, yoğun stresli ortamlarda yüksek performanslı insanlardan oluşan ekiplere dayanan bir Mars kolonisini canlandırmak amacıyla bir bilgisayar modeli kurguladı. Simülasyon, Mars’ın çevresel etkenlerine ek olarak, farklı düzeylerdeki becerileri, esnekliği, stresi ve ‘nevrotik, tepkisel, sosyal ya da uyumlu’ diye sınıflandırılan dört psikolojik nitelikten birine sahip olan insanlar arasında yaşanabilecek etkileşimleri bir teste tabi tuttu.
Her grupta 10 ilâ 170 arasında değişen sayılarda insanın bulunduğu simülasyon 28 Dünya günü boyunca devam etti. Bilim insanları, yaşayabilir bir koloni büyüklüğünü koruma doğrultusunda gereken başlangıç nüfusunun en az 22 olduğunu ve Mars’ta hayatta kalma ihtimali daha yüksek olan niteliğin, uyumlu kişilik tipi olduğunu keşfetti. Araştırmaya göre, nevrotik kişilik tipleri diğerlerine kıyasla çok daha yüksek bir ölüm oranı sergiliyordu.
'İnsaların farklı özellikleri yokmuş gibi davranamayız'
George Mason Üniversitesi’nde hesaplama ve veri bilimleri doçenti ve araştırmanın ortak yazarı olan Anamaria Berea, The Register dergisine verdiği demeçte, “Çoğu zaman insanlara kişisel güdülerden, çeşitlilikten ve uyum sağlama becerisinden yoksun rakamlar ya da parçacıklarmış gibi muamele etme eğilimindeyiz. İnsan grupları, bir sonucu yaratan parçaların toplamından ziyade, bireylerin sinerjik olduğu, yani diğer bireyin etkisini artırdığı karmaşık sistemlerdir" ifadelerini kullandı.
İnsanların davranışlarını geleceğin uzay araştırmalarının bir parçası olarak ele almanın önemine vurgu yapmak isteyen araştırmacılardan Berea da “Şayet uzay araştırmalarının sosyal, davranışsal ve psikolojik yanlarını görmezden gelirsek, tahminlerimizde, öngörülerimizde ve beklentilerimizde büyük oranda hata yapabileceğimizi ortaya koymak istedik” açıklamasında bulundu.