T24 Dış Haberler
İkinci Dünya Savaşı sonrasında Britanya'ya giden Alman ressam Frank Auerbach, 93 yaşında hayatını kaybetti. Auerbach'ın hem annesi hem de babası Auschwitz'deki toplama kamplarında öldürüldü.
İngiliz-Alman sanatçı, yetmiş yıla yayılan kariyeri boyunca portre çalışmalarının yanı sıra 50 yıl boyunca aynı stüdyoda çalıştığı kuzey Londra'daki Camden'ın sokak manzaralarıyla da tanınıyordu.
Auerbach, eserlerini yaratırken benzersiz bir yöntem kullanıyordu. Ressam, memnun kalmadığı versiyonlarda boyayı tekrar tekrar kazıyordu. 93 yaşındaki İngiliz-Alman ressam, “Bir şeyi ifade etmenin yeni bir yolunu bulmaya çalışıyorum. Bu yüzden daha önce düşünmediğim bir şeyle kendimi şaşırtana kadar diğer tüm yolları prova ediyorum" demişti.
Frank Auerbach
Çağımızın en büyük ressamlarından biri
Auerbach'ın galerisi Frankie Rossi Art Projects'in direktörü Geoffrey Parton, “Çağımızın en büyük ressamlarından biri olan Frank Auerbach, 11 Kasım Pazartesi günü erken saatlerde Londra'daki evinde huzur içinde hayata gözlerini yumdu. Değerli bir dostumuzu ve olağanüstü bir sanatçıyı kaybettik ancak onun sesinin gelecek nesiller boyunca yankılanacağını bilerek teselli buluyoruz" açıklamasında bulundu.
Anne ve babası Auschwitz'de öldürüldü
Auerbach, 1931 yılında Berlin'de doğdu ancak 8 yıl sonra Kindertransport programı kapsamında Britanya'ya gitti. Mühendislik patent ajanı olan babası ve ressamlık eğitimi almış olan annesi Auschwitz'deki toplama kamplarında öldürüldü. Kent'te Yahudi mülteci çocuklar için bir yatılı okul olan Bunce Court'a gitti; burada sanat ve drama yeteneği parladı.
Auerbach 1947'de İngiliz vatandaşlığına geçti ve bir yıl sonra Londra'da resmi eğitimine başladı. Bu süre zarfında, o zamanlar 19 yaşında olan Peter Ustinov'un ilk oyunu House of Regrets'te rol aldı, ancak resim onun gerçek mesleği olacaktı ve eğitimine Royal College of Art'ta devam etti.
Auerbach, aralarında Francis Bacon ve Lucian Freud'un da bulunduğu Soho'nun sanatsal kalabalığına karıştı.
Auerbach ilk kişisel sergisini 1956 yılında Londra'daki Beaux Arts Galerisi'nde açtı. Bazı ziyaretçiler Auerbach'ın aşırı boya kullanımından etkilenmemiş olsa da eleştirmen David Sylvester sergiyi “1949'da Francis Bacon'dan bu yana bir İngiliz ressam tarafından gerçekleştirilen en heyecan verici ve etkileyici ilk tek kişilik sergi” olarak nitelendirmişti.