Yaşam

Anestezi uzmanlarından kefenli eylem

Dernek Başkanı İlkay Aylar, kefen giyip basın açıklaması yapmalarındaki amaçlarının genç yaşta hastalıklardan dolayı mezara girmek istememeleri olduğunu açıkladı

02 Mart 2013 18:37

Anestezi uzmanları ekonomik şartları ve çalışma koşullarını protesto için yaptıkları eylemde ilginç bir iddiayı da gündeme getirdi; "Meslektaşlarımızın genellikle kız çocuğu oluyor. İzmir ’de yaptığımız bir ankette 100 anestezi meslektaşımızın 68’nin çocuğu kız, 20’sininki erkek diğerlerinin çocuğu yok" denildi.

Diyarbakır’da Anestezi Teknisyenleri ve Teknikerleri Refahını Yükseltme ve Dayanışma Derneği (ANTEK-DER) üyeleri, mesleklerinde yaşadıkları sorunları kefen giyerek düzenledikleri basın toplantısıyla dile getirdi. Dernek Başkanı İlkay Aylar, "Ağrısız ve sızısız ameliyat olmayı sağlayan anestetik gazlar, teknisyenlerin kabusu olmuştur. Bizler ecelimizle ölmek istiyoruz" dedi.

Canan Altıntaş ve Serdar Sunar'ın Doğan Haber Ajansı'nda yer alan heberine göre, ANTEK-DER’in Güneydoğu Anadolu bölgesinde görev yapan üyeleri, Diyarbakır’da meslekte yaşadıkları sorunlara dikkat çekmek için kefen giyerek basın açıklaması yaptı. Derneğin genel başkanı İlkay Aylar, anestezi çalışanlarının toplumda beklenen ilgiyi görmediğini ekonomik ve çalışma şartlarının olumsuz olduğunu belirterek, asker ve polislere uygulanan dinleme ve moral evlerinin kendilerine de verilmesini istedi. Ameliyathanelerdeki yetersiz şartlardan dolayı oluşan anestezi gazlarının dışarıya atılamadığını belirten Aylar, şöyle dedi:

"Anestezi teknisyenleri olarak yetersiz ücretlendirmeler ve belirsiz görev tanımı sebebiyle bir çok mağduriyet yaşamaktayız. Bir de bunlar yetmezmiş gibi anestezi teknisyenleri sağlık riskiyle karşı karşıyadır. Sağlığımızı olumsuz yönde etkileyen yetersiz atık sistemleri nedeniyle teknisyenlerimiz toksik gazların tehdidi altındadır. Ağrısız ve sızısız ameliyat olmayı sağlayan anestetik gazlar teknisyenlerin kabusu olmuştur. Biz de bakanlık ve üniversitelerde olan, halen devam eden röntgen teknisyenlerine tanınan yılda bir aylık sağlık iznini teknisyen meslektaşlarımız için de talep ediyoruz. Anestezi teknisyeni meslektaşlarımızın bu sağlık tehdidi altında olduğunu kanıtlayan Harran ve Gazi üniversitelerinin 2007 yılında yapmış olduğu bilimsel çalışmada atık anestetik gazların insan DNA’sında kırıklara sebebiyet verdiği ortaya konulmuştur. Teknisyenler ekonomik anlamda da yetersizdir psikolojik anlamda işyerlerinde ego tatminine maruz kalmaktadır. Meslektaşlarımız toplumda hak ettiği saygı seviyesine ulaşamamıştır. Bunlar olumsuz bir getirisi olarak da mesleğimizde narkotik ilaç bağımlılığı had safhaya ulaşmıştır. Artık istiyoruz ki teknisyenlere de doktorlar kadar bu ülkede saygı görsün diğer sağlık çalışanları kadar hak ettiği seviyeye ulaşsın."

 

'Meslektaşlarımızın genellikle kız çocuğu oluyor'

 

Başkan Aylar, kefen giyip basın açıklaması yapmalarındaki amaçlarının genç yaşta hastalıklardan dolayı mezara girmek istememeleri olduğunu açıkladı. Aylar, "Bizler ecelimizle ölmek istiyoruz. Bizler kamu ve özel sektörde çalışanlar gibi devletin üvey çalışanları olmak istemiyoruz.

Ameliyathanelerdeki çalışan arkadaşlarımız her gün 7/24 bu atık anestetik gazı yetersiz havalandırmalardan dolayı solumak zorunda kalıyor. Ve karaciğer fonksiyonları anormal seviyelere çıkabiliyor, bozulabiliyor. Bu camiada yaygın olan bir inanışa göre de anestezi meslektaşlarımızın genellikle kız çocuğu oluyor. İzmir ’de yaptığımız bir ankette 100 anestezi meslektaşımızın 68’nin çocuğu kız, 20’sininki erkek diğerlerinin çocuğu yok. Bizler bu konunun araştırılmasını istiyoruz. Hiçbir şeyin gizli kalmasını istemiyoruz. Anestetik gazlar aynı zamanda gebe olarak çalışan arkadaşlarımıza da düşük riski 18’de 9 hatırladığım kadarıyla. Fakat Sağlık Bakanlığı’nın bu konuda bir uygulaması var. Gebe olan anestezi teknisyenlerini düşük riski bulunduğu için geri hizmete çekebiliyorlar. Ancak bize gelen bazı meslektaşlarımızın bazı kurumların gebe olan arkadaşlarımız geri hizmete çekilmiyor."