Çevre

Amasya’da Yeşilırmak yatağındaki betonlaşmaya vatandaş tepki gösterdi, DSİ iddiaları reddetti

"Irmakta kokuya yol açan insan kaynaklı atıklardır!"

02 Ekim 2023 06:31

Amasya Valiliği, Amasya Belediyesi ve Devlet Su İşleri’nin (DSİ) ortaklaşa yürüttüğü proje kapsamında “Yeşilırmak Nehri Temizleme, Islah ve Rekreasyon Projesi”ne vatandaştan tepki geldi. Amasya’yı boydan boya ikiye bölen Yeşilırmak’ta yapılan ıslah çalışmasının nehrin doğallığını bozduğu, nehri betona hapsettiği belirtilirken ekoloji ve ekosistemler uzmanı Amasya Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cengiz Yıldırım, yapılan çalışmanın ırmağın ekolojik dengesini bozacağını belirtti. Tarım ve Orman Bakanlığı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada ise betonlaşma iddialarının gerçeği yansıtmadığı bildirildi.

"Arıtma tesisleri artırılmalı veya revize edilmeli"

Cumhuriyet’te yer alan habere göre, Yıldırım, “Su hayvanlarının barınakları, yumurtlama ortamları ortadan kalkıyor. Bu durum hayvan çeşitliliğini azaltıyor. Bazı türlerin neslinin tükenmesine yol açabiliyor. Irmağın kokuya neden olduğu bahanesiyle yapılan ve debi artışının sağlanacağı düşünülen bu uygulamanın bilimsel bir açıklaması yoktur. Sistem için doğal olan bitki örtüsü kokuya neden olmak bir yana havanın oksijen oranını artıran ve ekosistemde biyolojik çeşitliliği koruyan özelliklere sahiptir. Irmakta kokuya yol açan insan kaynaklı atıklardır. Bundan kurtulmanın yolu ise arıtma tesislerini artırmak veya revize etmekten geçmektedir” dedi.

DSİ: İddialar gerçeği yansıtmıyor

Habere ilişkin Tarım ve Orman Bakanlığı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü tarafından T24'e gönderilen cevap metninde, "Yeşilırmak havzası betonlaştı" başlıklı haberde dile getirilen iddiaların gerçeği yansıtmadığı ifade edildi.

Cevap metninde şu ifadelere yer verildi:

"Bahse konu haberde belirtilen, DSİ’nin onayladığı ve yapımını üstlendiği Yeşilırmak Nehri yatağındaki çalışmaya yurttaşların ve bilim insanlarının tepki gösterdiği, Amasya’yı boydan boya ikiye bölen Yeşilırmak’ta yapılan ıslah çalışmasının nehrin doğallığını bozduğu, nehri betona hapsettiği gibi iddialar tamamı ile gerçeklikten uzaktır.

Tüm dünyada içerisinden nehir geçen benzer şehirler gibi, Amasya ilinde de turizme dayalı yatırımların cazip hale getirilmesinde Yeşilırmak Nehri ve sahili boyunca konuşlanan Yalıboyu Evleri başat faktör olarak öne çıkmaktadır.

Yeşilırmak Nehri’nin 1948 yılında taşması sonucu yaşanan ve 92 vatandaşımızın can verdiği felaket sonrasında, 1955, 1983, 2006 ve 2012 yıllarında yapılan çalışmalarda; Yeşilırmak Nehri’nin Amasya il merkezinden geçen kesimler harçlı kargir duvarlar ile ıslah edilmiştir. Bahse konu haberde iddia edildiği gibi BETON herhangi bir imalat yapılmamıştır.

Özellikle sıcaklıkların arttığı yaz aylarında su seviyesinin ve akış hızının da düşmesi ile, nehir talveginde biriken rüsubat neticesinde sazlıklar ve adacıklar oluşmaktadır. Yeşilırmak Nehri’nde halihazırda yapılan çalışmalarda, yatak içerisinde sağ ve sol sahilde; flora ve fauna ile tamamen uyumlu TAŞ DOLGU yapılarak kılavuz kanal oluşturularak, yatak içerisindeki akışın hızlandırılarak biriken rüsubatın asgari seviyeye indirilmesi ve görsel güzelliğin su seviyesinin düştüğü yaz aylarında da artırılması hedeflenmektedir.

İddia edildiği gibi bu çalışmalarda da kesinlikle BETON imalat bulunmamakta olup söz konusu iddialar gerçeği yansıtmamaktadır.

Yine mezkur haberin son paragrafında yer alan 'Debi artışının sağlanacağı düşünülen bu uygulamanın bilimsel bir açıklaması yoktur' ifadesi de teknik olarak mümkün olmayıp, yukarıda da ifade edildiği üzere, KESİT DÜZENLEMESİ İLE; AYNI DEBİDE AKIŞ HIZININ ARTIRILARAK TERESSUBAT BİRİKİMİNİN AZALTILMASI hedeflenmektedir. Yazıda bu kapsamda ifade edilen hususlar da gerçeği yansıtmamaktadır."