Yaşam

Alışveriş çılgınlığının önüne nasıl geçebiliriz?

2012’de yaptığı bir araştırma gereksiz alışveriş için harcanan paranın yılda ortalama 3000 dolara yakın olduğunu gösteriyor

19 Mart 2015 20:39

Pek çok insan indirim dönemlerinde alışverişe çıktığı takdirde muhtemelen giymeyeceği şeyleri de satın almaktan kendini alıkoyamaz. Peki bu dürtümüz bire ne kadara patlıyor ve alışveriş çılgınlığını nasıl engelleyebiliriz?

BBC Türkçe'de yer alan habere göre, Montreal Bankası’nın 2012’de yaptığı bir araştırma, Kanada’da gereksiz alışveriş için harcanan paranın yılda ortalama 3000 dolara yakın olduğunu gösterdi. Başka bir araştırma Amerikalıların yüzde 75’inde gördüğünü satın alma durumunun gözlendiğini, bunların yüzde 10’unun ise bir tek parçaya 1000 dolardan fazla para ödediklerini ortaya koydu.

İnsanlar neden parayla ilgili bir konuda ani kararlar verir? Bu dürtüye nasıl karşı konulabilir?

 

Kıtlık dürtüsü

 

San Francisco Devlet Üniversitesi’nden psikoloji doçenti Ryan Howell satın alma dürtüsünün biraz hayatta kalma içgüdüsüyle bağlantılı olduğunu söylüyor. Bu insanın avcılık ve toplayıcılık döneminden kalma bir dürtüydü ve istedikleri bir şeyi gördüklerinde bir daha karşılarına çıkmayabileceği kaygısıyla hemen toplamalarını gerektiriyordu.

Günümüzde böyle bir sıkıntı yok. Satın alma gücümüz olduğu sürece istediğimiz hemen hemen her şeyi istediğimiz zaman alabiliyoruz. Fakat özellikle ucuzluk dönemlerinde atalarımız gibi davranmaya devam ediyoruz. Bir eşyada etiketin yarısı işaretini gördüğümüzde bu dürtü devreye giriyor. Howell, o eşyayı o an satın almazsak bir daha o fiyata bulamayacağımız duygusuna kapıldığımızı söylüyor.

 

Terapi’ mi?

 

Bir diğer neden de satın alma yoluyla kendini iyi hissetme duygusudur. Michigan Üniversitesi’nden Doçent Scott Rick ‘alışveriş terapisi’ olarak ifade edilen olgunun gerçek olduğunu ifade ediyor. Bazıları kendilerini üzgün hissettiklerinde mutlu olmak için alışverişe çıkıyor; böylece hayatlarında kontrolü elde tuttukları duygusu tazeleniyor.

Rick yararı olmakla birlikte böylesi ‘terapi’lerin masraflı olduğunu söylüyor. Onun yerine kitap raflarını yeniden düzenleme ya da gardırobu toparlayıp eskileri eskiciye verme gibi etkinliklerin de aynı şekilde işe yarayacağını vurguluyor.

Bazı araştırmalarda da dokunmanın para konusundaki kararları etkilediği görüldü. Bir nesneye dokunduğumuzda sahip olma duygusu tetiklenir ve onu kaybetmek istemediğimiz için ihtiyacımız olsa da olmasa da satın alma yoluna başvururuz.

 

Dürtüye karşı koymak

 

Uzmanlar bu türden içgüdülere biraz disiplinle karşı konulabileceğini söylüyor. Satın almadan önce böyle bir dürtünün olduğunu kabul ederek 24 saat beklenmesi tavsiye ediliyor. Eğer ertesi gün aynı şeyi hala istiyorsanız ve maddi olarak gücünüz yetiyorsa satın alabilirsiniz. Ama büyük ihtimalle ilginiz ve o yoğun satın alma duygusu geçmiş olacaktır.

Bir diğer tavsiye de alışveriş için ne kadar para harcadığınızı yakından takip edin. Ne kadar para ödemek zorunda olduğunuzu düşünmek yoluyla sadece gerçekten ihtiyacınız olan şeyleri almanız kolaylaşacaktır.