İKİNCİ DEVLET ÜNİVERSİTESİ MÜJDESİ
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Samsun’da partisinin 6’ncı olağan il kongresine katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yanı sıra kongrede İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Sağlık Bakanı Ahmet Demircan, Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli, AK Parti milletvekilleri ve teşkilat üyeleri yer aldı. 7 bin 500 kişi oturma kapasiteli salon tamamen dolarken salona ‘O milletin diz çökmeyen iradesinin temsilcisi. O milletimizin aydınlık geleceği. O milletin kabul edilmiş duası. O yapılmaz denen eserlerin ustası’ yazan dev afişler asıldı. Partililerin alkışları ve sloganları eşliğinde salona giren Cumhurbaşkanı Erdoğan ilk olarak, salondakileri selamladı. Ardından konuşma yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Samsun’a yapılan yatırımları anlattı. Kentte ikinci devlet üniversitesi müjdesi veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Samsun’a ikinci bir devlet üniversitesi açıyoruz. Doğrudan şehrimizin ismini verdiğimiz Samsun Üniversitemizin kuruluşu ile ilgili karar önceki gün yükseköğretim kurulumuzda alındı. İnşallah diğer aşamaları da süratle geçerek, kanun olarak meclisimizden çıkacak ve üniversitemiz en yakın zamanda eğitim öğretime başlayacak. Şimdiden hayırlı olsun” dedi.
\'TORUNLARIMIZ 2071\'İ KUTLAYACAK\'
Malazgirt\'te yeni, farklı bir peyzaj çalışması yapacaklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, \"Geçen yıl birincisini yaptık bundan sonra her yıl yapacağız. Nasıl 18 Mart Çanakkale savaşlarını kutluyorsak inşallah Malazgirt\'i de kutlayacağız. Çünkü 2071 göremeyeceğim ama bizim torunlarımız inşallah 2071’i kutlayacaklar” diyerek sözlerine şöyle devam etti:
“Bugün de ecdadımızın izinden gidiyoruz. Terör örgütleri ile mücadelemizi ecdadın savaşçı kimliğinden aldığımız ilhamla ve ustalıkla yürütürken emanetimize aldığımız yerlerde hemen gönül alma faaliyetine başlıyoruz. Zaten öz kardeşlerimizden ayrı görmediğimiz bölge insanını daha güvenli, huzurlu ve müreffeh bir gelecek sağlamak için her türlü çalışmayı sürdürüyoruz.
bununla yetinmiyoruz hastanelerinden okullarına kadar insanların günlük hayatlarında ihtiyaç duydukları tüm hizmetleri hemen faaliyete geçiriyoruz. Güvenlikten belediye hizmetlerine kadar ihtiyaç duyulan tüm görevlileri gerekli eğitimlerden geçirerek donanımlarını sağlayarak işe başlatıyoruz. Çünkü biz oralara sömürmeye veya zulmetmeye değil kardeşlerimizi terör örgütlerinin pençesinden çekip almaya gidiyoruz. Bugün itibariyle Afrin’de etkisiz hale getirilen terörist sayısı 3 bin 733 oldu. Kimse Türk ordusuna, Türkiye’ye Suriye’de istila hareketi yapıyor diyemez. Batı istila hareketlerinin en güzel örneklerini vermiştir. Çünkü onlar müstevlidir. Bu günde Afrika’ya gittiğiniz zaman kendilerini nasıl istila ederek onlara köle muamelesi yaptıklarını anlatırlar. İşte dolaştığım Afrika ülkelerinde bunu gördüm. Acımazsızca yapmışlar. Ama bizim tarihimizde böyle bir şey asla yok. Biz tam aksine batı istila yaparken biz onları kurtuluşa erdirdik. Oralara elimizi adeta merhametle uzattık. Kendi geleceklerini inşaa etmelerine yardımcı olduğumuz kardeşlerimiz bunu tamamen başardıklarında artık orada bize ihtiyaç kalmayacaktık. İşte bakın şu anda Fırat Kalkanı harekatı ile yaptığımız operasyonda 2 bin kilometrekarelik alanı kontrolümüze aldık. 160 bin oranın insanı topraklarına döndüler. Şimdi de Afrin’de operasyonlar bittiği anda ki dönmeye başladılar, oraya dönecekler ve biz o insanları orada güvence altına alacağız. Bölgede bulunan devletlerden sadece ve sadece Türkiye’nin böyle bir bakış açısı, niyeti, gayreti vardır. Bizim dışımızdaki herkes farklı niyetlerle ve farklı taktiklerle oradadır. Bölgede yaşayan kardeşlerimiz bu durumu gördükleri için her yerde Türkiye’nin gelip oraları da güvenliğe huzura düzene kavuşturmasını isteyen mesajlar gösteriyor. İnşallah onların bu çağrılarını karşılıksız bırakmayacağız.”
\'HUSUMET BESLEYENLERE HADDİNİ BİLDİRMEK VAZİFEMİZ\'
Suriye üzerinden Türkiyeye kurulan tuzağı tamamen bozana kadar durmayacaklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle konuştu:
\"Hem Suriye’deki kardeşlerimizi kurtararak hem de Suriye üzerinden ülkemize kurulan tuzağı tamamen bozana kadar durmayacağız. Türkiye’nin bölgesinde ne yaptığını ve ne yapmak istediğini bilenler ya tüm samimiyetleriyle yanımızda yer alıyor ya da tüm husumetleri ile karşımıza dikiliyor. Neredeyse bu işin ortası kalmadı desek yeridir. Esasen bu durum bizim tercihimiz değildir. Biz müttefiklerimiz başta olmak üzere dünyadaki ve bölgemizdeki herkes ile iyi ilişkiler kurmak güçlü işbirlikleri tesis etmek istiyoruz. Demokrasiden ekonomiye her alanda büyük hedefleri olan Türkiye için başka türlüsü zaten düşünülemez. Dostlarımızın sayısını artırmaktan memnuniyet duyarız ama birileri ısrarla gelip burnumuzun dibinde adeta gırtlağımıza bıçak dayarcasına işler karıştırmaya kalkarsa işte o zaman kimseyi gözümüz görmez bu da böyle bilinsin. Haklıya hakkını verirken bize husumet besleyenlere haddini bildirmek de vazifemizdir. Milletimiz bu makamları bize kendisinin ve ülkemizin menfaatlerini müdafaa edelim diye bize vermiştir. Türkiye’nin sınırları dibinde bir terör koridoru kurulurken sırf başımız ağrımasın diye biz bu hakikate arkamızı dönemeyiz. Ülkemizde 3,5 milyon Suriyeli kardeşimiz hayatlarını sürdürmeye çalışırken, onların bu duruma düşmesine yol açan gelişmeleri görmezden gelemeyiz. Biz bu güne kadar hiçbir beşeri gücün önünde eğilmedik. Biz sadece ve sadece Allah’ın huzurunda rükuda ve secdede eğildik.”