Politika

AKP ve MHP ittifakının arasına ‘çiftçiler ve orman köylüsü' girdi

MHP, ‘Cumhur İttifakı'ndaki ortağı AKP'ye ilk kez Meclis'te muhalefet etti

22 Mart 2018 00:47

TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu’nda görüşülen 'Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı' ittifak ortaklarının arasını bozdu. MHP, sivil toplum örgütlerinin de 'devlet ormanlarının özelleştirilmesine, arkeolojik kazı ve restorasyon yapılmasına olanak tanıdığı, sulama faturasını ödeyemeyecek hale gelen çiftçinin icra ile açıkça karşı karşıya bırakılacağı’ gerekçesiyle tepki gösterdiği tasarıya muhalefet etti. 

MHP Mersin Milletvekili Baki Şimşek, tasarının dünkü görüşmelerinde Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu’na, “Ben de bir çiftçiyim, çiftçilik yapıyorum: Şu anda çiftçinin ipoteksiz bir tarlası var mı? Gidin, bütün bölgeleri araştırın veya arayın Ziraat Bankası Genel Müdürünü, çiftçinin borcu kaç milyar dolar? diye sordu.

TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu’nda, “Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı’nın” maddeleri üzerinde süren görüşmelere dair; CHP ve MHP’nin sert muhalefetini de içeren konuşmaların tutanaklara yansıyan bölümleri şöyle: 

CHP Sivas Ali Akyıldız: Sayın Bakan, arkadaşlarımız da çok detaylı bir şekilde söyledi ama bu konuda ben de en azından tutanaklara geçsin diye aynı endişeyi ve aynı sorunları burada dile getirmek istiyorum.

Zaten çiftçimiz çok büyük sıkıntı ve mağduriyet içerisinde. Zaten şu anda da borcunu borç alarak ödüyor. Örnek vereyim, şimdi vereyim hatta. İşte, ZiraatBankasına ya da tarım krediye olan borcunu gidip Denizbank tan borç alarak gidiyor, oraya borçlanıyor, diğer tarafın borcunu kapatıyor. Şimdi, bu mağdur çiftçimize bir de icra sopasını gösteriyoruz. Zaten çiftçi mağdur, çiftçi perişan.

Şimdi, bir de ödeyemeyeceği –demin arkadaşım da anlattı- aylık kullansın ya da kullanmasın… 150 liraya falan yakın değil mi aylık?

Yani kullansa da kullanmasa da aylık bu parayı “Öde.” diyoruz çiftçiye. E, nereden ödeyecek? Çiftçi zaten belli dönemlerde hasat harman yapıyor, belli dönemlerde ürünü değerlendiriyor, o dönemde eline para geçiyor. Elinde olmayan parayı şimdi icra yoluyla, icra baskısıyla, icra sopasıyla çiftçinin elinden bu parayı alacağız.

Nasıl alacağız? İleriki maddelerde gelecek, efendim, çiftçiye verdiğimiz desteklemeyi DSİ’nin borcuna mahsup edeceğiz. Yok böyle bir şey. Hep söylüyoruz, Tarım Kanunu Madde 21, yüzde 1 destekleme veriyoruz mu? Vermiyoruz. Şu ana kadar verdik mi?

Vermedik. Yüzde 1 yeter mi, o da ayrı bir tartışma konusu, onu da ayrı konuşalım ama yüzde 1 zaten yetmez Ha, yetmediği gibi kanuna koyduğumuz desteklemenin şu ana kadar binde 5'ini ödedik, yüzde 1 hiç ödenmedi bugüne kadar. E, şimdi çiftçi zaten perişan, çiftçiyi desteklemiyoruz ve çiftçiyi desteklediğimiz çok cüzi rakamı da icra yoluyla gidip elinden parayı alacağız.

MHP Mersin Milletvekili Baki Şimşek: Sayın Bakanım, tabii kâğıt üzerinde verilen desteklerle veya çiftçinin durumuyla ilgili sabaha kadar konuşsak burada herkes kendince haklıdır. Elbette yapılan destekler var. Yalnız ben şunu soruyorum, ben de bir çiftçiyim, çiftçilik yapıyorum: Şu anda çiftçinin ipoteksiz bir tarlası var mı? Gidin, bütün bölgeleri araştırın veya arayın Ziraat Bankası Genel Müdürünü, çiftçinin borcu kaç milyar dolar? Yani her şeyi kıyaslarken 2002 -2017, bunu da kıyaslayalım.

2002’de çiftçinin borcu ne kadardı bugün çiftçinin borcu ne kadar? 2002'de benim köyümde ipotekli tarla yoktu, kimsenin ipotekli tarlası yoktu.

Parası olan adam tarlasını ipotek etmez, bakın. Parası olan adam, parası olan çiftçi tarlasını ipotek etmez ve şu anda çiftçinin borcu yok kaç milyar bugün itibarıyla devlet bankalarına ve özel bankalara?

Bir gözden geçirmemiz lazım bunu rakamsal olarak. Bakın, çiftçinin borcu 2002’de ne kadardı, şu anda ne kadar? Bunu arayın öğrenin Ziraat Bankası Genel Müdüründen. Özel bankalara da sorun.

Bakın, onlarda iyileştirme var, onlar için teşekkür ediyoruz. Destekte de artış var, bak, kabul ediyoruz bunları. Yalnız şu anda çiftçinin durumuna bakın. Çiftçinin durumu şu: Şu anda çiftçi yıllık sadece bankadan kullandığı kredinin faizini ödeyebiliyor kazandığıyla. Faizini ödüyor ve kredi kullanım oranlarına da bakın. Yani çiftçi bankadan kredi kapattıktan kaç gün sonra kredi çekiyor, buna bakın. Yani normalde çiftçi eylül ayında, ağustos ayında kredi çekmez, çekmemesi lazım, mahsul ekerken kredi çekmesi lazım ama çiftçi ağustos ayında, eylül ayında ürününü satıyor krediyi kapatıyor, eşinden dostundan borç buluyor, ondan sonra gidiyor banka müdürüne ricacı oluyor “Bana bir hafta içinde hemen kredi ver, sağdan soldan borç aldım." diyor. Çiftçinin durumu bu. Bunu sabaha kadar konuşabiliriz, resmî verilere de bakabilirsiniz yani devlet bankalarından ve özel bankalardan kullanılan kredilere bakabilirsiniz. Çiftçi bir hafta on gün içinde yeniden kredi çekmiş mi, çekmemiş mi kardeşim? Kredi kullanan bütün insanları sorgulayın.

Ben burada bu yap-işlet-devretle ilgili, bu maddeye konulabilir yani bir firma bir göletten, barajdan su alıp kendisi bir sistem kuruyorsa yap-işlet-devre modelinin önü açabilir, buna karşı değiliz. Bu, yap -işlet-işlet de olabilir,önemli değil, yani parasıyla suyu da satabilir ama devletin yıllarca kendi parasıyla yapmış olduğu kanalları, sulama birliklerini de bu kapsam içerisine almamız doğru olmaz. Burada yazalım maddeye, zor bir şey değil.

Buna olumlu yaklaşırız ama bu yasaya yazılsın. Yine, aynı şekilde, burada “özel ve tüzel kişiler” diyoruz. Yani bunu yazmaktan biz korkuyor muyuz? Biz iyi niyetinize güveniyoruz, burada bir art niyet olmadığını biliyoruz, yani iki satır şeyi yazmak zor mu? Yazalım bunu “belediyeler ve sulama birlikleri” diyelim, yani niye burada özel şirketleri de işin içerisine katıyoruz? Bunu ayrı bir kapsamda… Yap-işlet-devret modeliyle ilgili de net olarak bunu yazalım. Buradaki tartışmaya da son verelim. Buna sanıyorum Cumhuriyet Halk Partisi de olumlu yaklaşacaktır ve bu olay kökünden çözülsün.