Gündem

Ahmet Hakan’dan Kılıçdaroğlu’na: Kürt meselesi nedir?

"İmralı’yla ve Kandil’le görüşülmeden, sadece HDP ile görüşerek bu iş nasıl sağlanacak? Bir sihirli formül mü söz konusu?"

23 Eylül 2021 07:53

Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan, Kürt sorununun çözümü konusunda HDP’yi adres gösteren ve "Parlamento dışında bir adres yoktur; İmralı da Kandil de muhatabımız değildir" diyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na üç soru yöneltti.

“Kürt meselesi nedir? Kürtlerin acil çözüm bekleyen sorunları nelerdir? Bu sorunlara nasıl çözümler düşünmektedir?” diye soran Hakan, "Kemal Kılıçdaroğlu, belki de ‘Kürt sorunu’ derken... Dağdakilerin ovaya indirilmesini, silahların susmasını kastediyordur. Olabilir. Saygı duyarım. Hatta nasıl daha önceki girişimi desteklediysem, bu girişimi de desteklerim. Ama bu durumda da cevap verilmesi gereken sorular var: İmralı’yla ve Kandil’le görüşülmeden, sadece HDP ile görüşerek bu iş nasıl sağlanacak? Bir sihirli formül mü söz konusu? Bunu da öğrenmek isterim” diye yazdı.

Yazının tamamını okumak için tıklayın.

Ne olmuştu?

Cumhuriyet Halk Partisi lideri Kemal Kılıçdaroğlu, 35-40 yıldır çözülemeyen Kürt sorunu için meşru bir organa ihtiyaç duyulduğunu belirterek, "Devlet dediğiniz kurum gayrimeşru bir organla muhatap olmaz. Erdoğan bunu yaptı. Devleti, İmralı ile muhatap kıldı. Mesela İmralı meşru bir organ değil. Meşru organ kimdir? HDP'yi meşru organ olarak görebiliriz. Eğer bu sorun çözülecekse meşru bir organla çözebiliriz" demişti.

HDP'ye ilk tepki, eski HDP Eş Genel Başkanı, milletvekili Sezai Temelli'den gelmişti. Temelli, "Kürt sorununun çözümünün yegane muhatabı HDP değil ama bu sorunun çözümü adına bugün demokratik siyaseti var eden ve kolaylaştıran başlıca aktör HDP'dir. Ama asla unutulmaması gereken şey demokratik çözümün adresi ve asıl muhatabı İmralı'dır" ifadesini kullanmıştı. 

Temelli'nin tartışmalarının ardından Kürt sorununda HDP'nin rolü tartışmaları başlamıştı. Gazeteci İsmail Saymaz'a konuşan HDP'liler, Temelli'nin açıklamasını "sorumsuzluk" olarak nitelendirmiş, "Bizlerde rahatsızlık yarattı. Kurullarımızdan böyle bir açıklama çıkmaz. Böyle bir görüş partiden çıksa kriz olurdu" demişti.

Temelli, tartışma yaratan açıklamasının ardından bir açıklama daha yapmış, “O Tweet'teki görüşler elbette kişisel görüşümdür. Partiyi elbette bağlamaz. HDP adına bağlayıcı açıklamayı tabii ki yetkili organlarımız yapar” demişti.

Öte yandan Edirne F Tipi Cezaevi'nde tutuklu bulunan, eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş da konuya ilişkin olarak sosyal medya hesabından, "Benim bildiğim HDP, Kürt sorunu dahil olmak üzere, Türkiye’nin tüm sorunlarının çözümüne taliptir, irade sahibi siyasi bir aktördür ve elbette muhataptır. Çözümün adresi de doğal olarak TBMM’dir. Tabii ki HDP, Kürt sorununun çözümünde tüm tarafların ve her kesimin, açık ve şeffaf katılımını, muhataplığını bilecek siyasi birikime ve deneyime sahiptir. Faydasız ve çoktan tükenmiş tartışmalar gündeme getirmek çözüme katkı sunmaz" açıklamasını yapmıştı.

TIKLAYIN - Siyasette “Kürt sorunu çözümünün adresi neresi?” tartışması