Amerikan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Jen Psaki, günlük basın toplantısının başında Türkiye’deki Twitter yasağıyla ilgili çok sert bir yazılı açıklama okuyarak, “ABD, Türkiye’deki ifade özgürlüğünü desteklemekte ve özgür ifade hakkını çiğnemeye yönelik her türlü eyleme karşı çıkmaktadır” dedi.
Açıklamada ayrıca “demoktarik hükümetler, iktidar gücümüzü nasıl kullandığımız ve o gücü nasıl sınırlamak zorunda olduğumuz konusunda açık bir tartışma yürütmek için bizimle aynı fikirde olmayanları dinleme gibi zorlukları da kabul etmek zorundadırlar. Bu davranış, Türkiye’nin kendi dile getirdiği, en yüksek demokrasi standartlarını hayata geçirme isteği ve yabancı yatırımcı çekme çabalarına da terstir” denildi.
Geçen Haziran alevlenen ve yedi kişinin ölümüyle sonuçlanan Gezi Olayları sırasında yaptığı, Türk Hükümeti’ni eleştiren üst üste açıklamalardan sonra 17 Aralık Rüşvet Operasyonu ile ilgili yorum yapmaktan kaçınan Washington Yönetimi, uzun bir aradan sonra Türkiye’de yaşananlardan duyduğu kaygıyı ilk defa sert bir açıklamayla dile getirdi. Amerikan Dışişleri Bakanlığı, Türkiye’deki Twitter yasağına açıkça karşı çıkarak, Türk Hükümet’inden de vatandaşlarına her türlü sosyal paylaşım sitesine erişim hakkını sağlamasını istedi.
Sorulardan önce okudu
Açıklamayı, Dışişleri Bakanlığı’nın günlük basın toplantısının başında Sözcü Jen Psaki yaptı. Gazetecilerden soru almaya başlamadan önce yazılı bir bildiri okuyacağını belirten Psaki, ABD’nin Gezi’de olduğu gibi sadece önemli olaylar sırasında başvurduğu bir yöntemle duyurduğu açıklamasında şunları söyledi:
“ABD, Türkiye’deki ifade özgürlüğünü desteklemekte ve özgür ifade hakkını çiğnemeye yönelik her türlü eyleme karşı çıkmaktadır. Türk Hükümeti’ne vatandaşlarının Twitter’a erişimini engellememesi ve tüm sosyal medya platformlarına özgürce erişimi sağlama çağrısı yapıyoruz. ABD Başkanı Obama’nın da yakın dönemde altını çizdiği gibi, demoktarik hükümetler, iktidar gücümüzü nasıl kullandığımız ve o gücü nasıl sınırlamak zorunda olduğumuz konusunda açık bir tartışma yürütmek için bizimle aynı fikirde olmayanları dinleme gibi zorlukları da kabul etmek zorundadırlar. Bağımsız ve kısıtlanmamış bir medya, demokratik, açık toplumların bir esasıdır ve resmi şeffaflığı, hesap verebilirliği sağlamada hayatidir. Bu davranış, Türkiye’nin kendi dile getirdiği, en yüksek demokrasi standartlarını hayata geçirme isteği ve yabancı yatırımcı çekme çabalarına da terstir.”
Kaygıları Ricciardone iletti
Psaki’nin yazılı açıklamasının ardından brifing, Türkiye’deki Twitter yasağı konusuyla başladı ve yabancı gazetecilerin de dahil olduğu soru-cevap kısmında 10 dakika boyunca Türkiye’deki basın özgürlüğü ve hukukun üstünlüğü sorunlarıyla, Başbakan Erdoğan’ın artan otoriter eğilimleri ele alındı.
Psaki, soru üzerine, bu kaygıları ABD’nin Ankara Büyükelçisi Frank Ricciardone’nin de Türk Hükümeti yetkililerine ilettiğini açıkladı. Ancak hangi yetkiliyle temas kurulduğunu söylemedi.
Erdoğan yanlış istikâmette mi
Dışişleri Sözcüsü, Erdoğan’ın otoriter eğilimleri konusundaki değerlendirmelerinin sorulması üzerine ise “Kaygılarımız olduğunda bunları dile getiririz. Bildiğiniz gibi Türkiye önemli bir NATO müttefiği. Onlarla birçok konuda çalışıyoruz. Ama bu kaygılarımız olan bir konu ve bunu da dile getirdik” diye konuştu.
Psaki, son dönem ABD’den Türkiye’ye yönelik birçok eleştiri ve kaygı açıklaması yapılmasının Başbakan Erdoğan’ın yanlış bir istikâmet belirlediği anlamına gelip gelmediği şeklindeki soruya ise şöyle yanıt verdi: “Sosyal medyada herhangi bir yasaklama, haksız gözaltılar, gazetecilerin işlerini yapmalarına getirilen engeller gibi olaylar olduğunda, kaygılarımızı dile getirdik. Doğrudur, Türkiye’de birkaç olay gördük ama Türkiye ile yakın çalışmaya devam ediyoruz. Yakın bir müttefik olarak kalmaya devam ediyorlar.”
İnancımızı güçlüce bildirdik
Psaki, aynı zamanda bir Amerikan şirketi olan Twitter Inc’le ilgili Türkiye’deki hukuki sürece ABD Yönetimi’nin dahil olup olmadığı sorusuna “Hayır dahil değiliz” dedi.
Türk Hükümeti’nin, iletilen kaygıları nasıl karşıladığı konusunda ise “Twitter’a bir engelleme olmaması konusundaki inancımızı açık bir şekilde ilettik. Elbette kendi kararlarını verecekler. Ama özel görüşmelerimizde de kamuoyu önünde yaptığımız gibi bunu güçlü bir şekilde ilettik” diye konuştu.
Yazılı olarak da açıkladılar
ABD Dışişleri Bakanlığı’ndaki günlük brifingin ardından hem Dışişleri hem de Beyaz Saray, brifingde belirtilen kaygıları yazılı bir açıklamayla da tekrar ettiler. Dışişleri Bakanlığı, Sözcü Jen Psaki’nin brifinginde okuduğu kaygı açıklamasını yine Psaki’nin imzasıyla yayınlarken, Beyaz Saray da Sözcü Jay Carney adına konuyla ilgili yazılı bir açıklama geçti. Beyaz Saray Basın Sözcüsü adına yapılan açıklamada şöyle denildi: “ABD, Türk Hükümeti’nin vatandaşlarının temel iletişim araçlarına erişimini engellemesinden derinden endişe duymaktadır. Biz, Türk halkının ifade ve toplanma özgürlüğünü kullanmasını aşındıran, demokratik idare ve ABD’nin bütün dünyada desteklediği evrensel haklar için kritik olan açık yönetişim ilkelerine ters olan bu bilgiye erişim üzerindeki kısıtlamaya karşıyız. Türk Hükümeti’ne ciddi endişelerimizi ilettik, Türk yetkililerine, her türlü medyanın bağımsız ve kısıtlanmamış faaliyetlerine izin vererek basın özgürlüğüne saygı göstermesi çağrısında bulunduk. Engellenmiş tüm teknolojilere tam bir ulaşımın tekrar sağlanması konusundaki taleplerinde Türkiye halkını destekliyoruz.”
