Koronavirüs

32 ülkeden 239 bilim insanı 'havadan bulaş' riskine karşı uyardı; Türk uzmanlar aynı düşünmüyor

Havadan bulaşma riski” konusunda bilim insanları Dünya Sağlık Örgütü’nü mektupla uyarmıştı

08 Temmuz 2020 08:59

Covid-19’a yol açan virüsün “havadan bulaşma riski” konusunda 32 ülkeden 239 bilim insanının Dünya Sağlık Örgütü’ne mektup yazarak hükûmetlerin buna göre önlemler uyarıda bulundu. Türk uzmanlar ise virüsün havadan bulaştığı yönündeki iddiaya yönelik farklı görüşler ileri sürüyor.

Clinical Infectious Diseases dergisinde yayımlanacak söz konusu mektupta, son dönemde alışveriş merkezleri, kafe, bar ve restoran gibi yerlerde ortaya çıkan yeni vaka patlamalarına işaret edilerek, havadan bulaşma riski nedeniyle kapalı mekânlarda havalandırmanın daha önemli olduğu vurgulandı.

Ancak Türk bilim insanları farklı düşünüyor. Milliyet'ten Mert İnan imzalı habere göre, Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü, virüsün hava yoluyla bulaşabileceğine dair kesin bir kanıt olmadığını ifade ederek şunları kaydetti:

“Bu olasılık pandeminin ilk gününden bu yana gündemde olan bir konu. Virüs havada asılı kalabiliyor ancak hava yoluyla bulaştığına yönelik kanıtlanmış bir bilgi yok. Şayet bu yönde bir kanıt ortaya çıkarsa, tüm önlemler yeniden gözden geçirilmeli. Kapalı alanlarda mutlaka maske ve sosyal mesafe kuralına uyulması gerekiyor. Klima kullanımına dikkat edilmesi ve kullanılmaması gerekiyor. Mecbur olmadıkça AVM, metro, toplu taşıma gibi kapalı ortamlardan uzak durun."

TIKLAYIN - Dünya Sağlık Örgütü: Koronavirüs'ün hava yoluyla da bulaştığına dair kanıtlar var

"Kapalı mekanlar riskli"

İstanbul Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Osman Erk ise virüs bulaşma riskinin açık hava değil, kapalı mekanlara yönelik olduğu uyarısında bulunarak, şunları söyledi:

“Türk hekimler olarak daha önce defalarca uyarılarda bulunduk. Toplu ulaşım, metro, AVM gibi kapalı yerler virüsün bulaşabileceği en riskli yerler. İstanbul ve büyük kentlerde toplu ulaşım ve kapalı mekanlarda ciddi risk söz konusu. Şayet AVM veya toplu ulaşımda, Kovid-19 öncesi dönemdeki görüntüler ortaya çıkarsa, çift kat maske bile korunmak için yetersiz kalacaktır. İnsanların bu yıl olabildiğince evlerinde kalmaya devam ederek geçirmeleri en sağlam çözüm. Toplum ne kadar bağışıklık kazandı, bilmiyoruz. Belirti, bulgu göstermeyen bir sürü insan sokaklarda gezmeye devam ediyor. Kapalı mekanlarda hijyen kuralları tavizsiz uygulanmalı. Maske ve mesafe artık ekmek, su kadar önemli. İnsanlar aynı uyarıları dinlemekten belki sıkıldı ancak mesafe ve maskesiz bir yaşam şu aşamada mümkün değil."

"Kesin kanıt yok"

Enfeksiyon Hastalıkları Derneği Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan ise söz konusu iddianın ağırlıklı olarak fizikçiler tarafından ortaya atıldığını belirterek, şöyle konuştu

“Bu konu iki ay önce de gündemdeydi. Fizikçiler yaptıkları bazı deneylerde küçük damlacıkların uzağa gidebildiklerini, böylelikle virüsün de damlacık yoluyla havada kalabileceğini öne sürdü. Ancak bu konuda henüz kanıtlanmış bir çalışma söz konusu değil. Virüsün hava yoluyla bulaştığını söylememiz için hekimlerin de olduğu bir kurulun deney verilerini ortaya koyması gerekir. Bu tür söylemler insanlarda umutsuzluk ve umursamazlığa yol açabilir. Hava yoluyla bulaş söz konusu ise virüs çok daha uzak mesafelere gidiyor demektir. Hava yoluyla bulaş riski sosyal yaşamın sıfırlanması anlamına gelir. Şu an için elimizde kanıta dayalı kesin bilgiler yok. Vatandaşlarımızın gerekli önlemleri alması bu nedenle önemli.”

DSÖ, havadan bulaşma ihtimalini inceliyor

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), 32 ülkeden 239 bilim insanının koronavirüsün hava yoluyla bulaşabildiğine dair delilleri ortaya koyduğu mektubunun ardından konuyla ilgili raporu incelemeye başladığını açıkladı. DSÖ sözcüsü Tarık Jasarevic, “Makaleden haberdarız ve içeriğini teknik uzmanlarımızla inceliyoruz” dedi. DSÖ, virüsün öksürük veya hapşırığın ardından hızla yere düşen damlacıklarla yayıldığını iddia ediyor ancak söz konusu bilim insanları koronavirüsün kapalı alanda havada asılı kalabileceğini ve insanları enfekte edebileceğini öne sürüyor. Eğer bu iddia doğruysa, kapalı ortamlarda maskelerin gerekli olabileceği anlamına gelebilir ve DSÖ’nün 1 metre sosyal mesafe kuralını da içeren pek çok önerisini radikal bir şekilde değişebilir. Raporun ciddiye alınması gerektiğini belirten uzmanlar, “Ancak eğer hava yoluyla bulaşma riski düşük ise DSÖ bu ihtimali gözardı edebilir” açıklamasında bulundu.