Mayıs 2023'te nadiren gerçekleştirilen kısmi yüz nakli ameliyatı ve göz nakli oldu. Ameliyata 140'tan fazla sağlık çalışanı katılmıştı.
Doktorlar, James'e yapılan ameliyatın, insan gözünün nasıl kendisini tedavi etmeye çalıştığına yönelik daha önce görülmemiş bir pencere açtığını da vurguladılar.
Yeni bir yapay zeka (AI) aracı, alkol almanın, sigara içmenin, kötü beslenmenin ve egzersiz yapmamanın kalbi ne kadar erken yaşlandırdığını ortaya koydu.
Amaç, kalpteki yaşlanmayı geriye çevirmenin yollarını bulmak, felç ve kalp hastalıkları gibi yaşlanmayla bağlantılı birçok riski azaltmak.
Sistem, Medikal Araştırma Konseyi'nin (MRC) Londra Tıbbi Bilimler Enstitüsü'nde çalışan ve Profesör Declan O'Regan'ın önderlik ettiği bir ekip tarafından geliştirildi.
Prof. O'Regan "Birinin yüzüne baktığımızda yaşına göre yaşlı mı genç mi gözüktüğünü anlayabiliyoruz. Organlarımız da tamamen aynı" diyor.
Kalp sağlığını ölçmenin birçok yolu var. Bunlar arasında görüntüleme, elektrokardiyogram (EKG) ve tansiyon ölçümü var. Ancak tüm yöntemler anlık bir tablo sunuyor ve günden güne ya da aydan aya değişebiliyor.
Prof. O'Regan, yapay zeka analizleriyle kalp üzerine yaşam boyu binen yükün görülebildiğini söylüyor.
Süreçte, egzersizin ardından kalbin MR (emar) görüntülemesi yapılıyor.
Çünkü erken kalp yaşlanmasının işaretleri o kadar küçük olabiliyor ki, bazen uzman kardiyologlar bile bunları fark edemeyebiliyor.
Ancak, çeşitli kalp sağlığı aşamalarındaki 40 bin kişinin görüntüleriyle ve sonrasında yaşadıklarıyla beslenen AI cihazı, riskleri tespit edebiliyor.
Sistem, MRI görüntülemenin 3 boyutlu görüntülerindeki yüzlerce ayrıntıyı inceleyebiliyor ve sonra bunları sağlıklı yaşam süren, çeşitli yaşlardaki 5 bin kişinin verileriyle kıyaslayabiliyor.
Prof. O'Regan "Kalbin erken yaşlanmasının genlerle mi, yoksa yaşam biçimiyle mi ilgili olduğunu bilmiyoruz. Genetik bilim bu yaşlanmayı yavaşlatmamıza ya da geriye çevirmemize yardımcı olabilir. Bu görüntülemelerle yeni tedavileri ve kalpteki hasar üzerindeki etkisini de değerlendirebiliriz" diyor.
Üç boyutlu yazıcıyla yapay diz
Bilim insanları, dizde kireçlenmeden mustarip hastalara yardımcı olabilecek, üç boyutlu yazıcıyla yapılan bir implant geliştirdi.
Kişiye özel ostektomi, hastanın diz eklemini korumak için kemiğin kesildiği ya da yeniden hizalandığı bir işlem.
İngiltere'deki Bath Üniversitesi'nde çalışan bilim insanlarının geliştirdiği teknik, bu ameliyatların daha çabuk ve daha güvenli yapılmasını amaçlıyor.
Üç boyutlu üst kaval kemiği ostektomi plakaları (HTO) hastanın dizinin yeniden hizalanmasında, mevcut plakalara kıyasla, dizi daha güçlü, rahat ve daha çok yük taşıyabilir hale getirmek için kullanılan bir icat.
Hastanın dizinde ne kadar düzeltme gerektiğini planlamak için, doktorlar kaval kemiğinin röntgenlerini ve CT görüntülemelerini alıyor.
Daha sonra, üç boyutlu bir yazıcı kullanılarak bir plaka oluşturuluyor.
Bu plaka daha sonra, geçici olarak hastanın kaval kemiğine iğneleniyor. Daha sonra bu iğneler çıkartılıp, iki vida takılıyor. Böylece kemiğin hizalanmasını düzeltebilmesi için bir boşluk oluşturuluyor.
Daha sonra, üst tarafa bir sabitleme plakası takılıyor.
Beş hastayla yapılan ilk güvenlik denemesinin ardından, İngiltere ve Galler'de geleneksel diz ameliyatlarıyla kıyas yapılacak testlerde yer alacak 50 hasta aranıyor.
Beyinde canlı solucan bulundu
Dünyada ilk kez, Avustralyalı bir kadının beyninden 8 santimetre uzunluğunda bir solucan çıkartıldı.
"Sicime benzeyen yapı" geçen yıl Canberra kentindeki bir ameliyatta bulundu, ancak ameliyatın raporu bu yıl kamuoyuna açıklandı.
Ameliyatı gerçekleştiren Dr. Hari Priya Bandi "Kesinlikle beklediğimiz bir şey değildi, herkes şoke oldu" dedi.
64 yaşındaki kadında aylar süren mide ağrısı, öksürük, gece terlemesi gibi semptomların ardından, unutkanlık ve depresyon da görüldü.
Ocak 2021'in sonlarında hastaneye yattı ve daha sonra yapılan görüntülemede beynin sağ ön kısmında bir lezyon görüldü.
Ancak bütün bunların sebebi, Haziran 2022'de Dr. Bandi'nin yaptığı biyopsiyle anlaşıldı.
Doktorlar kırmızı parazitin, hastanın beyninde iki ay kadar canlı kalmış olabileceğini söyledi.
Vakanın, dünyada ilk kez insan beyninde larva istilası ve gelişimi olduğu sanılıyor. Uzmanlar bunun hayvanlardan insanlara geçen hastalıklar ve enfeksiyonların oluşturduğu artan tehlikeyi gösterdiğini söylüyor.