Esmeray*
Anam bacım; dört yaşındaydım... Beyaz bir gelinlik, kırmızı bir kuşak, kuşağın içine konan paralar... Gecenin bir yarısı kuşağın başa sarılması, gelinliğin katlanıp yere konması... Hayatımdaki en sevdiğim kadının çığlıkları oldu sanki kulağımda namus. Yaşı 14’tü. Namuslular namusu almalıydı bir şekilde ya; öyle diyorlardı. Bizi öyle büyütüyorlardı. Sonrasında namus peşimi bırakmadı.
11 yaşındaydım... Bu defa namus aşk olmuştu. Sevda olmuştu. Ne olduğunu bilmediğim bir buluğ çağı olmuştu. Saklamalıydım namusumu. En sevdiğime vermeliydim namusumu. Sonra acı oldu, çığlık oldu, kan oldu. O yaşımda birisi aldı namusumu elimden. Artık ben namussuzdum. Alan kişi de çok namusluydu. Günlerce namusumu aradım, artık geri gelmeyecekti. Gözyaşlarımda sel oldu aktı gitti namus. Biliyordum ki artık geri gelmeyecekti namus. artık o kişinin olmuştu namusum. İstediği zaman alıyordu namusu benden, aldığı anlar başköşeye oturtuyordu namusumu. Gururlanıyordu o namusla. Namuslu adam sanki namusunun kirli tarafını benim bedenime akıtıyordu. Tükürük oluyordu yeri geldiğinde namus, tekme oluyordu, öfke oluyordu. Ben namussuz bedenimle baş başa kalıyordum o ise arınıp namuslu namuslu geziniyordu.
Derken 20 yaşında artık namusum tek kişinin değildi, isteyen herkesindi. Tamamen namussuz olmuştum. Yine ağlıyordum namusuma. Günlerce aylarca aradım namusumu. Bacağımın arasında aradım, bedenimin her köşesinde aradım, bulamıyordum namusumu bir türlü. Kendimi rahatlatmak için beynimin içine gömüyordum namusu.
Meğerse namus ne kadar önemliymiş. Ağıt olmuş bir ânın dilinde, türkü olmuş bir sevdalının sazında, şiir olmuş bir şairin kaleminde. Bütün dünya namusu için yaşıyormuş. Her sınırda “Hudut namustur” yazıyor. Sınırı geçen namusu geçiyor. Bütün silahlar bütün güçler namus için seferber oluyor. Amman geçmesinler, namusumuz kirlenmesin. Sınırı geçen namuslular kadın bedeninde kusuyorlardı namuslarını. Başköşede taçlanan namus çok rahat ayaklar altına alınıyordu.
Namus artık tamamen kaybolmuştu bende, ne beynimde ne de hiçbir yerde yoktu. Atmıştım içimden.
Benden çıkan namus artık her yerdeydi, öldürülen bir trans kadının bedeninde yeniden şahlanıyordu. Oradan diğer kadınların ölü bedeninden erkeği, devleti, şerefi kurtarıyordu. Namus çok büyümüştü, namusluları kurtarmak için hiç durmuyordu. Hâkimin masasındaydı, avukatın dosyasında, sanığın iyi halindeydi namus. Ben namusumu yitirdim tamamen, aramıyorum. Oturtun namusu başköşenize namuslu namussuzlar.
Esmeray'ın bu yazısı Taraf'tan alınmıştır.