Bizler dış politikada, göç sorunu ve Afganistan gibi konularla meşgulken, Kuzey Afrika'da çok önemli bir gelişme yaşandı. Cezayir ve Fas arasında 'diplomatik ilişkiler' kesildi.
Cezayir Dışişleri Bakanı Ramtane Lamamra, Fas'ın"düşmanca eylemleri" sebebiyle diplomatik ilişkileri kesme kararı aldıklarını duyurdu. Fas Başbakanı Sadeddin el-Osmani ise karardan"derin üzüntü duyduğunu ve yakın zamanda bu sorunu aşmayı temenni ettiklerini" belirtti.
Kökleşmiş sorunlar
Cezayir ve Fas arasındaki gerginliğin kökleri on yıllar öncesine uzanıyor. Rabat, Cezayir’i Batı Sahra bölgesi üzerinde Fas ile egemenlik konusunda ihtilafa düşen Polisario Cephesi'ni desteklemekle suçlarken Cezayir, Rabat’ı Batı Sahra'nın işgalcisi olarak görüyor ve ‘Sahravi halkının’ kendi kaderini tayin etme ilkesini destekliyor. Bu yüzden Batı Sahra sorunu Fas-Cezayir çekişmesinin temelini oluşturuyor.
Cezayir ayrıca Fas'ın Cezayir yetkililerini izlemek için Pegasus casus yazılımını kullanmasını da ilişkilerin kesilmesine 'gerekçe' gösteriyor. Geçen ay, İsrail merkezli NSO Group tarafından geliştirilen Pegasus casus yazılımıyla devlet görevlilerinin, insan hakları aktivistlerinin, gazetecilerin hedeflendiği ortaya çıkmıştı. Fransa'nın Le Monde gazetesi, Fas'tan, Cezayir'den ve Fransa’dan toplamda 10 bini aşkın telefon numarasının NSO müşterisi Fas tarafından hedeflendiğini iddia etmişti.
Cezayir ayrıca Fas'ın Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Ömer Halil'in, Cezayir'in doğusundaki bölgenin bağımsızlığını talep eden El-Kabail hareketini destekleyen açıklamalarına da büyük tepki verdi. Bu açıklama Cezayir'in Fas'taki büyükelçisini merkeze çağırmasına neden oldu.
Cezayir, 70 kişinin hayatını kaybetmesine neden olan ülkedeki yangın olaylarında Reşad ve MAK isimli iki terör örgütünü sorumlu tuttu. Fas'ın bu suçlamaları reddetmesi ve bu grupları 'siyonist grup' olarak adlandırması Cezayir'in öfkesinin artmasına neden oldu.
Batı Sahra sorunu
İki ülke arasındaki 'Batı Sahra sorunu' ise giderek 'kangrene' dönüşüyor. Afrika kıtasının kuzeybatısında konumlanan, zengin fosfat ve petrol kaynaklarıyla tanınan 270 bin kilometrekarelik bir alanı tanımlayan Batı Sahra, eski bir İspanya sömürgesi. Polisario Cephesi adlı bir örgütün 'silahlı' mücadelesi sonrası İspanya 1975'te bu bölgeden çekildi ve bölge, Fas ve Moritanya arasında paylaşıldı. Polisario Cephesi tarafından ilan edilen 'Sahra Arap Demokratik Cumhuriyeti' Fas tarafından tanınmadı. 1979'da Moritanya bölgeden çekildi. Fas ise Moritanya'nın çekildiği alanı da ilhak etti.
Uluslararası boyut
Bölgedeki sükûnet, Fas'ın Ekim 2020'de tampon bölgede Polisario Cephesi'nin Fas ile Moritanya arasındaki sınır kapısını geçişlere kapattığı gerekçesiyle başlattığı askerî operasyonla son buldu. Kasım 2020'de ise sınır kapısının kontrolü Fas yönetimine geçti. Şimdilerde Fas, egemenliğini pekiştiriyor. ABD, Fransa ve Rusya gibi ülkeler de 'Müzakereleri destekliyoruz' şeklinde 'taraf olmayan' bir tutum sergiliyorlar. İspanya ise, Fas’ın Batı Sahrası üzerindeki hegemonyasını reddediyor ve halen silah anlaşmaları çerçevesinde Cezayir ile dengeli ilişkiler üzerinden siyaset yapmayı tercih ediyor.
Bugün yaşananlar, bölgedeki bu 'kronikleşmiş' sorunların bir sonucu ve kolayca çözümlenecek gibi değil.