Yıllık fiyat artışı en çok nerede?..
Eğitimde.
Yıllık fiyat artışı eğitimde yüzde 104.80, yetişmek mümkün değil.
Buna karşılık, Ankara'da Milli Eğitim Bakanlığı önünde dün protesto gösterisini kimler yapıyor?..
Özel okul öğretmenleri.
En çok fiyat artışı eğitim sektöründe ama, geçinemedikleri için gösteri yapanlar özel okul öğretmenleri!..
Bu durumda eğitimdeki rekor fiyat artışından kimler yararlanıyor?..
Bu manzara bile, rejimin çarpıklığını bir de bu açıdan gözler önüne sermeye yetiyor.
Yüzde 8.17'den yüzde 75.22'ye
2014 yılında Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı seçildiğinde...
İnanmak zor...
Yıllık enflasyon yüzde 8.17.
2018'de "tek adam rejimine" geçildiğinde, her şey Tayyip Erdoğan'dan sorulduğunda...
Yıllık enflasyon yüzde 20.30.
Yok "faiz sebep enflasyon sonuç", yok "Nass" derken, fiyatlar öyle uçuşa geçiyor ki, TÜİK'e göre, yıllık enflasyon dün yüzde 75.22 olarak açıklanıyor.
Erdoğan'la birlikte yüzde 8.17'den yüzde 75.22'ye ürpertici bir serüven.
Her yerde artmıyor
Yıldan yıla enflasyon azdıkça, Erdoğan aynı tekerlemeyi dile getiriyor:
"Önümüzdeki aylarda enflasyon düşecektir, biraz sabır."
O "önümüzdeki aylar" bitmek bilmezken, bir başka gerekçe ekliyor:
"Dış güçler bizi kıskanıyor. Bunu onlar yapıyor.
Ayrıca, enflasyon özellikle gıda ürünlerinde, sadece bizde değil, dünyanın her yerinde artıyor."
Doğru mu bu?..
OECD Mart ayında 74 ülkede gıda fiyatları enflasyonunu açıklıyor.
74 ülkede gıda fiyatlarındaki artış ortalama yüzde 4.9.
Türkiye yüzde 70.1 artışla 74 ülke arasında birinci, ikinci İzlanda, artış oranı sadece yüzde 7.1.
İsveç, İsviçre, Danimarka, Finlandiya, Macaristan, Çekya, Litvanya, Kosta Rika'da ise, fiyat artışı bir yana, fiyatlar geriliyor, artış filan yok, eksi yüzde 0.4 ile eksi yüzde 5.9 arasında düşüş var.
Dünyadaki gıda enflasyonu, Erdoğan'ın söylediğinin tam tersi.
Fena yıprandı
Enflasyon en çok neyi vuruyor?..
Ücretleri.
Ve elbette asgari ücreti.
Bu yıl başında asgari ücret 17.002 lira olarak açıklanıyor.
TÜİK'e göre, bu yıl ilk beş aylık enflasyon yüzde 22.72.
Demek ki...
17 bin 2 lira olan asgari ücret, satın alma gücü açısından beş ayda 3.583 lira eriyor ve 13.419 liraya düşüyor.
Milyonlarca çalışanın ücretindeki erimeye bakın siz!..
Milyonlarca insan perişan.
KHK uygulaması
Mehmet Sıddık Akış
Dün enflasyon oranları ile uğraşırken, aniden bir haber patlıyor.
"DEM Partili Hakkari Belediye Başkanı Mehmet Sıddık Akış gözaltına alınıyor, görevine son veriliyor, yerine Hakkari Valisi atanıyor.
31 Mart seçimlerinden sonra ilk kayyım uygulaması."
Sakat bir uygulama.
Hukuk açısından sakatlığı görmek üzere….
1 Eylül 2016 tarihine gidiyoruz. O sırada Olağanüstü Hâl (OHAL) var.
1 Eylül'de Tayyip Erdoğan imzalı bir KHK (Kanun Hükmünde Kararname) yayınlanıyor. Ona göre, görevden alınan belediye başkanları yerine, belediye meclis üyesi atanmasının önü kesiliyor.
Kayyım dönemine geçiliyor.
Hemen on gün sonra…
11 Eylül 2016 günü Doğu ve Güneydoğu'da 28 il ve ilçede belediye başkanı görevden alınıyor.
Anılan KHK doğrultusunda, yerlerine Belediye Meclis üyeleri değil, vali yardımcıları ve kaymakamlar belediye başkanı olarak atanıyor.
Anayasa'ya aykırı
Bugün Hakkari Belediye Başkanının yerine valinin kayyım olarak atanması, OHAL döneminde yayımlanan o kararnameye dayandırılıyor.
Oysa, Anayasa Mahkemesi'nin 1990 yılında verdiği bir karar var:
"OHAL GEÇİCİ BİR YÖNETİM BİÇİMİDİR. DOLAYISIYLA, OHAL DÖNEMİNDE YAYINLANAN KHK'LAR SADECE OHAL DÖNEMİNDE GEÇERLİDİR, SÜREKLİ DEĞİLDİR."
Şu anda OHAL mi var?..
Hayır.
O zaman?..
Olağan dönemde Belediye Meclis üyeleri dışında kayyım atamasını sürekli kılmak üzere, OHAL döneminde yayımlanan KHK'yı Belediyeler Yasasına ekliyorlar.
Arkadan dolaşarak, iki puan almak denemesi!..
Yine hukukun delinmesi, yine hukuk devletine aykırılık.
Ve yine Anayasa'ya aykırı.
Yalçın Doğan kimdir?
Yalçın Doğan, 1965 yılında Alman Lisesi'ni, 1969'da İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesini bitirdi.
Gazeteciliğe 1973 yılında Cumhuriyet'te ekonomi muhabiri olarak başladı. 1981 yılında Cumhuriyet Ankara Temsilciliğine atandı.
1989'da köşe yazarı olarak geçtiği Milliyet'te önce Yayın Koordinatörü, 1999'da Genel Yayın Yönetmeni görevlerini üstlendi. 2003'te Hürriyet Gazetesi'nde sürdürdüğü köşe yazarlığı 2015 yılında sona erdi. O tarihten bu yana T24'te köşe yazarlığına devam ediyor.
Türk Dil Kurumu, Sedat Simavi, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'in çeşitli ödülleri yanında, 2014'te yılın en iyi köşe yazarı, Halk TV'nin 'Kırılmayan Kalemler' ödülünü kazanan gazeteciler arasında yer aldı.
Her biri özgün araştırma içeren IMF Kıskacında Türkiye, Dar Sokakta Siyaset, Fenerbahçe Cumhuriyeti, Savrulanlar kitapları ile anılarını derlediği Sussam Susulmaz Yazmasam Olmaz kitaplarını yazdı. Ayrıca, Komünist Enternasyonelde Faşizmin Tahlili başlığı ile yayımlanan Almancadan yaptığı bir çevirisi bulunmaktadır. Almanca ve İngilizce bilir.
|
